Eşim bana kızınca salonda yatıyor

Eşim son zamanlarda benimle çok kavga etmeye başladı, özellikle şu son bir aydır. Beni komşumun eşinden kıskanıyor, ona saygısızlık etmeyle suçluyor. Kızınca yastığını alıp salonda yatıyor.

Haberin Devamı

Merhaba Güzin Abla, ben 21 yaşındayım, hemşireyim, eşim de 24 yaşında, rütbeli asker. Üç yıldır tanışıyoruz, 1 buçuk yıldır evliyiz. 6 ay öncesine dek çalışıyordum ama artık çalışmıyorum. Çünkü şehir değiştirmek zorunda kaldık.
Eşimin mesleğinden dolayı lojmanda oturuyoruz, bu yüzden şehir merkezine de çok uzağız. Burada gezilecek, dolaşılacak, alışveriş yapılacak, oturulacak park, bahçe hiçbir şey yok.
Eşim son zamanlarda benimle çok kavga etmeye başladı, özellikle şu son bir aydır. Beni komşumun eşinden kıskanıyor, ona saygısızlık etmeyle suçluyor. Kızınca yastığını alıp salona gidiyor. Bana sürekli değiştiğimi söylüyor. Başka gidebileceğim bir yer olmadığı için komşuma giderken haliyle süsleniyorum diye kıskanıyor. Başka yapacak bir şeyim olmadığı için telefonumla çok uğraştığımı söyleyip sinirleniyor.
Biraz borcumuz var; bir an önce bitsin de rahat edelim istiyorum, bunu konu ettiğimde, ona hesap soruyor oluyorum. Bir de o konuşurken lafını bölüyormuşum. O istiyor ki bir konuyu komple anlatsın, ben de lafa karışmayı, ancak o sustuktan sonra, sorum varsa sorayım; çok saçma değil mi?
Ben de tam tersi karşılıklı fikir alışverişini, sohbeti çok seviyorum. Bu suç mu anlayamıyorum. Sence bebek çözüm olur mu, benimle uğraşmaktan vazgeçer mi? Çünkü evde boş kaldıkça bana sarıyor galiba. Sence sabretmek zorunda mıyım?
Rumuz: Bu nasıl evlilik

Haberin Devamı

Sevgili kızım, sen eşini gerçekten seviyor musun? Birbirinizi severek mi evlendiniz? Bu sorular kafama takıldı. Çünkü belli ki alıştığın bir hayattan kopup, uzaklara gidince, hele çalışan bir kızken, evlendikten sonra işini bırakınca mutsuz olmuşsun. Aranızda bir kopukluk var gibi...
O seni anlamıyor, sen onu anlamıyorsun. Eşin senin onunla ilgilenmeni bekliyor, sen süslenip püslenip komşuya gidiyorsun. Onunla bir şeyler yapmak yerine, örneğin bir oyun oynamak gibi...
Lojman şehirden uzak olabilir, ama şehre inmek için hiç mi vasıta yok? Şu anda bebeğiniz olmadığına göre, gezmek için bir engeliniz de yok. O halde hiç değilse haftada bir gece dışarı çıkın, şehre inin.
Lojmanda görüşebileceğiniz, anlaşabileceğiniz hiç mi arkadaşlarınız yok? İnsanlarla tanışıp, iletişim kurmak kadının işidir. Erkekler bu konuda hiç girişimci değildir kızım. Sen bunu sağlamalısın.
Adam sözünün kesilmesini istemiyor olabilir. Bırak önce o konuşsun. Sen daha sonra fikrini söylersin. Ama belli ki aranızda bir şeyler iyi gitmiyor. Elimde olmadan seks hayatınız nasıl, diye düşünmekten kendimi alamadım.
Bu konuda biraz daha sıcak davranamaz mısın mesela? Ve tabii böyle bir durumda çocuk yapmayı düşünmemelisin. Önce aranızdaki sorunları çözün. Henüz evliliğiniz oturmamış, bu durumu düzene sokun.
Sabretmekten söz ediyorsun, kızım. Sabredecek ne var ki, ortada? Aslında çözümlenmeyecek bir sorun yok aranızda.
Her evlilik gibi, ilk yıllarda yaşanan basit sürtüşmeler bunlar...

Yazarın Tüm Yazıları