‘AYM ile iftihar ediyorum’

BUGÜNKÜ yazıma başlık yaptığım yukarıdaki ifade, Sayın Başbakan’a aittir. Başbakan’ın 25 Nisan 2013’teki bu sözleri aynen şöyle:

Haberin Devamı

“Ülkem adına iftiharla ifade etmeliyim ki, şu anda özgürlükleri, demokrasiyi, milli egemenliği güçlü şekilde muhafaza eden bir Anayasa Mahkemesi var.”
Sayın Başbakan bugün AYM’yi Twitter kararından dolayı sert sözlerle eleştiriyor.
Cumhurbaşkanı Gül ise bu kararından dolayı AYM’yi kutluyor.
Bir hukukçu olarak ben de, evrensel hukuka yönelen AYM ile iftihar ediyorum.
2010 referandumu ile HSYK’nın bağımsızlığı güçlendirildiği gibi, vatandaşlara “bireysel başvuru” hakkı tanındı. Anayasa Mahkemesi’nin yapısı buna göre daha demokratik hale getirildi, eski oligarşik yapı sona erdirildi. Bu yapılanma AYM’nin evrensel hukuka yönelmesini güçlendirdi. Twitter yasağını kaldırması bunun bir örneğidir.

İKTİDARIN ELEŞTİRİLERİ

AYM’yi önce sosyolog Yasin Aktay eleştirdi; kararın “gayrimilli” olduğunu söyledi! AKP’li hukukçu Prof. Mustafa Şentop’un eleştirisi hukuki nitelikte: AYM’nin “yetki gaspı” yaptığını söylüyor; Twitter yasağına karşı idari yargıda açılmış dava vardı, AYM bunun sonuçlanmasını beklemeden karar vermekle yetki gaspı yapmıştı...
Başbakan’ın bilinen eleştirileri de anlaşılan bu iki akademisyenin görüşlerine dayanıyor.
Evvela “gayrimilli” suçlamasının hiçbir anlamı yoktur. Hak ve özgürlükler evrenseldir, milliyete, dine, ırka göre değişmez. Hak ve özgürlükler “milli” ya da “gayrimilli” diye tasnif edilemez.
Kaldı ki, AYM “Amerikan şirketi Twitter’ı” korumak için değil, Türk vatandaşlarının “haberleşme ve ifade hürriyetini” korumak için bu kararı verdi. Kararda belirtildiği gibi, “Milyonlarca kullanıcısı bulunan bir sosyal medya ağı olan twitter.com sitesine erişimin tamamen engellenmesi” vatandaşların haberleşme ve ifade hürriyetinin ihlalidir. Karar çok sayıda Anayasa maddesine ve emsal içtihatlara dayanmaktadır.

Haberin Devamı

İDARİ YARGI GECİKİRSE

AYM’nin “yetki gaspı” yaptığı iddiasına gelince... Kararda belirtildiği gibi, Twitter yasağına karşı Ankara 15. İdare Mahkemesi’ne dava açılmış ve bu mahkeme 25 Mart’ta yürütmeyi durdurma kararı vermişti; dava halen devam etmektedir.
AKP’li hukukçulara göre, AYM bu idari davanın sonucunu beklemeliydi... Kaç ay hatta kaç yıl?!
Halbuki, bir ceza davası devam ederken AYM nasıl uzun tutukluluk konusunda karar veriyorsa, bir idari dava devam ederken de hak ihlali konusunda böyle karar verebilir.
Nitekim, AYM kararında, idari mahkemenin verdiği 25 Mart tarihli yürütmeyi durdurma kararını idarenin yani hükümetin bir hafta geçtiği halde uygulamadığı, siteyi erişime açmadığı belirtiliyor. Halbuki kanuna göre “gecikmeksizin” açması gerekirdi.
İşte bu gerekçeyle, AYM kararında deniliyor ki:
“İfade özgürlüğünün demokratik hukuk devletindeki önemi dikkate alındığında TİB tarafından Twitter’a erişimin engellenmesi... bundan yararlanan tüm kullanıcıların ifade özgürlüğüne yönelik ağır müdahale niteliğinde olduğu... ve ifade özgürlüğünün ihlal edildiği...”

Haberin Devamı

İKTİDARIN TUTUMU

AK Parti iktidarı, 2004 yılında Anayasa’nın 90. maddesini değiştirerek evrensel hukuku “milli hukuk”tan üstün hale getirdi... 2010 referandumuyla “bireysel başvuru”yu kabul etti, AYM ve HSYK’yı yeniden ve daha demokratik olarak düzenledi...
Fakat bir süredir iktidar kendisinin yaptığı bu reformların sonuçlarından şikâyetçi...
Halbuki Türkiye’de hukuk sistemi ve kültürü “evrensel”e doğru gelişecekse, hiçbir iktidar, bireysel özgürlüklerin ve yargı bağımsızlığının bu kadar geniş tanımlanmasından şikâyetçi olmamalı, çünkü evrensel hukuka yöneliş geri çevrilemez.
Peki ne yapmalı?
Özgürlükler ve yargı bağımsızlığı konusunda AB ülkelerinde yürütme erki nasıl davranıyorsa, bizde de iktidar öyle davranmalı. Kendisi de, ülke de rahat eder o zaman. Buna hepimizin ihtiyacı var.

Yazarın Tüm Yazıları