Güle güle, Ülker teyze…

Şampiyonluğu göremedi ama hissetti… Çubukluyu oğluna emanet etti…

Haberin Devamı

---- Anne; Hadi hemen çıkmamız lazım. Birazdan otopark tıkanır.
Şimdi çıkmazsak çok gecikiriz…

----- Otur evlat otur!
Ben 20 senedir bu kokuya, bu renklere hasretim.
Kokusunu içime çekip doyasıya seyredeyim…

Futbolcular sahayı terk eder…
Saracoğlu 1907 tribününü boşalır… Stadın ışıkları söner…
Ülker teyze Hasan’a döner;
---- Evlat ver bakalım bir cigara… Ana, oğul tüttürelim birlikte…

Gecenin karanlığında, Şükrü Saracoğlu’nun yeşil çimlerine bakarak içerler sigaralarını…

***

Ülker teyzenin; oğlu Hasan’dan son isteğidir bu…
Ankara’da Bahçelievler’de oturur…
Hasan’a;
“Beni Fenerbahçe maçına götür evlat… Bir kez daha göreyim Fenerbahçe mi ” der…
Sanırım 85 yaşındaydı…
Fenerbahçe’yi o anlamlı gözleri ile o gün son kez seyretti…
Bugün Fenerbahçe sitesinde resmine baktım…
Ben de; İlk Sarı Melek, Sabiha hanıma benzettim onu…
Çok benziyorlar onlar…
Çok güzeller…
Cumhuriyet’in ilk kadınları…
Analarımız…
Ben de; 45 yıl sonra o gün gördüm Ülker teyzeyi…
Yanaklarından öptüm… İyi ki öpmüşüm…

Haberin Devamı

***
Henüz Hakkı Hasan Yılmaz;
Fenerbahçe’nin CEO’su olmamıştı…

Maçtan erken çıkar… Trafiğe kalmazdı…
O gün birlikte oturdular…
Işıklar söndü...
Sigaralarını tüttürdüler…
İyi ki de oturmuşlar…
Bir kez daha kokladı gönlünü kaptırdığı renkleri…
Şampiyonluğu göremedi ama hissetti…
Bir de, oğlu ile çok gurur duydu…
Güle güle Ülker teyze…
Çubuklu oğluna emanet…

Yazarın Tüm Yazıları