Bir tahammülsüzlük örneği

Yazıda zerre kadar hakaret yoktu, aşağılama yoktu, kötü söz yoktu.
Fakat Özdalga, “Ben öyle demedim, böyle dedim” diye bir izah getirmek yerine bana hakaret eden telefon mesajları attı.
Sonra da mahkemeye gitti.
Mahkeme “Burada sana edilmiş bir hakaret yok” diyeceğine Özdalga’nın yazdığı metinden üç paragrafı çıkararak yayınlanmasına karar verdi.
Aşağıdaki “metnin” öyküsü budur.
Fazlası yok, eksiği var.

TEKZİP VE CEVAP METNİDİR

Ahmet Hakan başlıklı köşede 23 Şubat’ta “Dersimiz Alevilik” başlıklı yazıda, kapalı bir parti toplantısından basına sızan habere dayanarak, Alevilerin hakkını tanımazsak “başka grupların kontrolüne geçer” dediğim ileri sürüldü. Bu ifadeden hareketle “meseleyi hak ve özgürlükler çerçevesinde görmediğim” ve “başkalarının kontrolüne girme olduğu için hakların tanınmasını talep ettiğim” gibi görüşler bana atfedilerek eleştirilere yer verildi. 25 Şubat’ta ise “Tahammülsüze bak” ve 28 Şubat’ta “Özdalga’ya beş not” başlıkları altında kişisel saldırılar devam etti.
Öncelikle belirteyim “Alevilerin hakkını tanımazsak başkalarının kontrolüne girer” sözleri bana ait değil. O kısa cümleden hareketle Ahmet Hakan köşesinde tırnak içinde alıntı yapılarak bana atfedilen görüşler ise, yazılı ve görsel medyada konu hakkında defalarca dile getirdiğim görüşlerimin tam zıddı.
Açıklamalarımda hep vurguladığım gibi, Cemevleri konusunu daima hak ve özgürlükler temelinde ele aldım. Mesela 13.12.2012 Milliyet gazetesinde birinci sayfada yer alan açıklamamda şu ifadeler var: “Demokratik hukuk devletinde, neresinin ibadet yeri olduğuna sadece ve sadece o inanç mensupları karar verir. Devlete düşen görev, o inanç mensuplarının özgür ve eşit koşullar altında ibadet etmesinin imkânlarını sağlamaktır. Cemevlerinin tanınması, Alevilerin hakkıdır. Hakları ciddiye alalım. Aleviler yerden göğe kadar haklıdır... İbadet yerlerini tanımamakla, Alevilerin inanç ve ibadet özgürlüğü ciddi ölçüde ihlal ediliyor.” Bu örnekler kolayca çoğaltılabilir.
Kapalı bir parti toplantısında konuşulanları açıklayamam ama, söylediklerim elbette daha önce kamuoyuna açıkladığım görüşler doğrultusunda oldu. Esasen bana hiçbir siyasi avantaj sağlayamayacağını bilmeme rağmen o toplantıda konuyu gündeme getirmemin nedeni de, Alevi hak ihlalini önemsediğim içindir.

Nazmi Haluk ÖZDALGA
Ankara Milletvekili
Adına Vekâleten Av. Erhan BÜYÜKERK