Glukozamin işe yarıyor mu?

Kıkırdak dokusunun bütünlüğünü koruyan doğal ürünlere muazzam bir ilgi var. Üstelik bu ürünlerin eklemlerdeki ağrıyı da azalttığı anlaşılınca ilgi iyice arttı.

Haberin Devamı

Yaşlanmak bütünsel bir süreçtir, beden ve ruh birlikte yaşlanır. Dahası bedenin her bir hücre, doku ve organı yaşlanmaktan -üç aşağı beş yukarı- eşit oranlarda pay alır. Kısacası göz yaşlanırken kalp, cilt yaşlanırken karaciğer, böbrekler yaşlanırken akciğeriniz dinç kalmaz.

Yaşlanmaktan eklemleriniz de etkilenir, eklemlerinizin kayganlık ve elastikiyetini sağlayan kıkırdak dokusu da bu süreçten nasibini alır, incelmeye, yapısal bakımdan bozulup tahrip olmaya başlar. Hele bir de fazla kilolu biriyseniz, eklemleriniz taşıdığı ağırlığa dayanamayarak daha çok yük altında kalacak, özellikle de kıkırdak dokunuz beklenenden daha erken yaşlanacaktır.

Kıkırdak dokusuna zarar veren yalnızca bedensel ağrılığınızın artması da değildir. “Gencim bana bir şey olmaz” diye düşünüp “dağ bayır dolaşayım, hoplayayım, zıplayayım” derseniz de kıkırdak dokunuz hasar görebilir. Kıkırdak dokusunun hasarlanması demek, özellikle diz ve kalça eklemleri söz konusu olduğunda daha çok ağrı, hareket kısıtlanması, daha güçsüz eklemler demektir.

Zaten bu nedenle de kıkırdak dokusunun bütünlüğünü koruyan doğal ürünlere yönelik muazzam bir ilgi var. Üstelik bu ürünlerin sadece kıkırdakları korumadığı, eklemlerdeki ağrıyı da azalttığı anlaşılınca ilgi iyice arttı.

Diğer taraftan ‘gluko-zamin’de de ‘kondroitin’de de, ağrı kesicilerde, özellikle nonsteroid ağrı kesicilerde görülebilen böbrek problemleri görülmüyor. Bunlar özellikle de glukozamin, bazılarında mide ağrısı ve bulantısı yapabiliyor ama bu olasılık da reçeteli ağrı kesicilere göre bir hayli az.  Tabii ki bunlar benim görüşlerim.

Haberin Devamı

SADECE DOKTOR TAVSİYESİ İLE...

Diğer taraftan “nasıl olsa doğal üründür” diyerek bu iki ürünü sorumsuzca kullanmak da doğru değil. Bunların da belirli süre ve dozlarda ve sadece doktorlar önerdiğinde kullanılması gerekiyor. Ayrıca etkinliklerinin reçeteli antiromatizmal ilaçlar kadar net olmayabileceğini de unutmamak lazım. Glukozamin ve kondroitinin günlük dozları kişiye göre ayarlanıyor. Prensip olarak glukozamin için günde 1500 mg’ın, kondroitin için 1200 mg’ın üstüne çıkılmaması tavsiye ediliyor.

Son yıllarda bu ikiliyi “kolajen hidrozilatları”, özellikle de “tip 2 kolajen hidrozilatları” ile desteklemenin beklenen yararı daha da artırabileceği yönünde görüşler var. Bu görüşlere ben de katılıyor, imkân buldukça bu üçlüyü -glukozamin+kondroitin+kolajen hidrozilatı- birlikte kullanmaya gayret ediyorum. Kuşburnu özleri, MSM içeren destekleri, köpek balığı kıkırdağı içeren destekler ise ciddi bir fayda sağlamıyor.

NE YAPMALI?

Haberin Devamı

Eklemlerinizde ağrı, şişme, kızarıklık, hareket sınırlılığı gibi belirtiler ortaya çıktığında tıbbi yardım istemelisiniz. Eklemlerimizi travmalardan -düşmekten, burkmaktan- korumalısınız. Onlara güç ve kuvvet veren, yan bağlarını destekleyen fiziksel egzersizleri ise ihmal etmemelisiniz.

BİR BİLGİ

LDL oksitlenmesi tehlikeli

Kötü kolesterol olarak da tanımlanan LDL kolesterolün esas zararının okside olduktan yani oksidasyona uğradıktan sonra (okside LDL) ortaya çıktığını gösteren çok sayıda bilimsel bulgu var. LDL kolestrolün oksidasyonunu artıran -dolayısıyla damarsal zararlarını maksimuma çıkaran- şeylerin başında sigara geliyor.

Bilinen en güçlü okside edici zararlılardan biri olan sigaradan başka kan şekerindeki yükselmelerin de önemli bir oksidasyon yapıcı olduğu biliniyor.

Zaten bu nedenledir ki sigara içenler kadar insülin direnci, gizli şeker ya da açık şeker hastalığı olanlarda da koroner damar hastalığına yakalanma ihtimali (eğer bu süreçlere LDL kolesterol yüksekliği de eşlik ediyorsa) 5-10 katına çıkıyor.

Belki size şaşırtıcı gelebilir ama oksidatif stres üreten, vücuttaki serbest radikal yükünü arttıran zararlı şeylerden biri de aşırı ve yoğun fiziksel aktivitedir.

Gereğinden fazla yoğunlukta, yükte ve sürede egzersiz yaptığınızda oksidatif stres seviyeleri artıyor, bu artış kronik yorgunluk, bitkinlik, halsizlik yanında oksidasyon süreçlerini de ve tabi bu arada LDL kolesterolün oksidasyonunu da artırıyor.

Zaten bu nedenle de gereğinden çok, daha uzun süreli ve yoğun, ağır egzersiz yapmanın fayda yerine zarar vereceği düşünülüyor.

Yazarın Tüm Yazıları