Ciğerimi tutuşturan şu melun yasa

Ben de çok kürtaj geçirdim. Ama, seve seve, koşa koşa değil. Ağlaya ağlaya! Şu yasa teklifini asla kabul edemiyorum. Bedenine yapılan bu müdahaleyi Türk kadını da asla unutmaz.

Haberin Devamı

Dereden tepeden söz eden yazılar yazmak tamam, iyi de nereye kadar?
Bıçak gırtlağa dayanmışken havada insanın sırtını ürperten yasa teklifleri uçuşurken, üç maymunu oynayıp suya sabuna dokunmayan yazılar yazmaya devam etmek zor.
İnsanın da istiap haddi var çünkü; utanıyor.
Mıh gibi hatırlıyorum. Hiç unutmam deprem olmuş, yer gök alabora, ben daha önce yazmış olduğum bir lokanta yazısını göndermek için ‘Gönder’ tuşuna basacağım. Elim gitmemiş, titremişti.
Ciğerim yanarken, belli ki felaketin ertesi gün öğreneceğim boyutu ciğerimi daha çok yakacakken, tutup şunun tuzuymuş bunun biberiymiş diye yazılmış bir yazıyı yollamak bana küfür gibi gelmişti. Çetin Altan’a sığınmıştım o dönem. “Bugün içimden yazı yazmak gelmiyor” diyerek...
Şimdi de ciğerim tutuştu. Bu sefer ciğerimi tutuşturan doğa değil politika. Ve de yasallaştırılmaya çalışılan şu melun yasa.
Çocuk sahibi olma yaşını çoktan geçtim. Ama yasaklanmaya çalışılan şu kürtaj var ya o kürtaj, işte onu iyi bilirim.
Çünkü 30’la 40 yaş arası çok kürtaj geçirdim.
Sayısını bilsem yazacağım da bilmiyorum. Kötü anıları siler ya hafıza o hesap.
Hey hey hey! Durun hele: 30’la 40 yaş arası sayısız kürtaj geçirdiğini söyleyen şu garibi hemen taşlamayın. Alnına hemen oynak, hafifmeşrep, aşüfte yaftası yapıştırmayın. Recmetmeye kalkıp bulduğunuz her çakılı, her taşı, her kayayı üstüne atmayın. Çarpılırsınız.

Haberin Devamı

AĞLADIM AMA HAYATTA KALDIM

Evet, çok kürtaj geçirdim. De neden? Şu bulutlu havada kim vurduya gitmesin, yarın öbür gün başı belaya girmesin diye adını vermiyorum ama bütün kürtajlarımı Türkiye’nin en iyi jinekologlarından olan doktorum söylediği için oldum. Seve seve değil, koşa koşa değil; ağlaya ağlaya.
Ağlamasına çok ağladım ama hayatta kaldım. O dönemi hatırladığımda gözüme bir yatağa çakılı halim bir de adı bende gizli doktorumun yüzü gelir. Hipokrat yemini etmiş biri olarak o zarını hep benden yana attı.
Can mı yoksa canın canı mı? Şimdi kürtaj serbestliğini “Eğer kurul raporuyla tasdik edilirse” diye başlayan cümlelere bağlamak niyetindeler ya, başından bu bela geçmiş biri olarak söyleyeyim... Olmaz efendim olmaz!
Türkiye’de rapor kuruldan çıkana dek can bedende durmaz. Şu yasayı destekleyen tek bir kişinin benim geçtiğim cehennemden geçtiğini bilsem gam yemeyeceğim de... Yok.
Nasıl olsun fetva çıkaranların da yasa teklifi sunanların da sunulan teklifi dibine kadar savunanların da hepsi erkek... Birkaç da sahibinin sesi kadın.
Şimdi kürtaj olduğumu itiraf ettim ya alnıma kim bilir ne damgalar vurulacak... Sadece benim anlıma vurulsa neyse de doktorumun boynuna da bir yafta asılacak... Çıkarılması öngörülen yasaya göre bu gün hayatta olmamı sağlayan doktorum cellat, ben katil sayılacağım öyle mi? Öyle...
Sözün bittiği yerde şarkı söylenir ya, Fatih Ürek şarkısıyla cevap vereyim o zaman: Hadee hadeee hadeee..
 
TÜRK KADINI UNUTMAZ

Haberin Devamı

Tek tesellim bu yasa teklifinin yol açtığı infial. Bugüne kadar sesi soluğu çıkmayan da, havadan sudan yazan da, köşesinde oturup etliye sütlüye karışmayan da galeyana geldi...
Sosyal medyada, sokaklarda meydanlarda tepki sel gibi... Büyüyor.
Gazetelerde tam sayfa ilanlar, internette ‘Bedenim benim’ diye haykıran kadınlar, haykıran kadınlara destek veren yürekli adamlar...
Durun bitmedi... Türkiye balık hafızalıdır, bunu da nasılsa unutur deyip geçmeyin... Kadın kısmı unutmaz. Çocuğuna bulaşanı, bedenine karışanı affetmez.
Önce mimler, sonra anlatır, baktı karşısındaki anlamıyor bir daha anlatır. Onu da mı anlamadı işte o an isyan eder. Öleceğini bilse sonuna kadar gider... Unutmayın bir kenara yazın..
Gün gelecek geriye dönüp baktığınızda vahvahlanacaksınız.
Dilim tutulsaydı da söylemeseydim, elim kırılsaydı da oy vermeseydim diyeceksiniz.
Sizleri vezir eden de kadınlardı, rezil edecekler de onlar...
Öğrenin artık: Pimlerini çekmeyeceksiniz. Ohh yazdım, rahatladım.

Yazarın Tüm Yazıları