Devletin alım gücüyle akıllı tahta, tablet ve yeni ilaç yatırımı gelir

HAKAN Güldağ’ın başkanlığını yürüttüğü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesindeki Medya ve İletişim Meclisi olarak geçen hafta ziyaret ettiğimiz Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’le daha sonra sohbet ettik.

Haberin Devamı

Ergün, bakanlığının yeni yapısıyla TÜBİTAK’ın “ilgili kurumlar” arasına girmesinden memnundu:
- Daha önce aramızda bağ yoktu. Kopukluk oluyordu. Şimdi daha iyi oldu.
Ardından kurulan teknopark sayısına dikkat çekti:
- 2002’de Türkiye’de 2 teknopark vardı. Bugün 40’a çıktı. 30’u aktif durumda. 10’u ise, hukuki olarak kurulmuş, binalarını falan yapıyorlar.
Ar-Ge merkezlerine vurgu yaptı:
- 3 yıl önce Ar-Ge Merkezleri Kanunu’nu çıkardık. 3 yılda Ar-Ge merkezi statüsünde çalışır hale gelen şirket ve kuruluş sayısı 100’ü buldu. Buralarda 12 binden fazla Ar-Ge elemanı çalışıyor. Çoğu da mühendis.
Tam bu noktada Türkiye’ye yüksek teknoloji yatırımı çekme konusunda ortaya koyacakları yeni formülü paylaştı:
- Yatırım görüşmelerinde artık kamunun toplu alım gücünü ciddi anlamda kullanacağız. Yatırımcıya, “Gel Türkiye’de üretim yap, tümünü senden alalım” diyeceğiz.
- Hangi sektörlerde olacak bu?
- Örneğin ilaçta. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) çok büyük bir alıcı. SGK’nın bu gücünü ilaç fiyatlarını düşürmede çok güzel kullandık. Şimdi aynı gücü kullanıp, ilaç şirketine, “Gel yatırım yap” diyeceğiz.
- Gelecek yatırımın mevcutlardan farkı ne olacak?
- Biz, henüz patent süresi bitmemiş, yani “jenerik” pazarına inmemiş ilaç üretimini de Türkiye’ye çekmek istiyoruz. SGK’nın alımlarına, ödemelerine bakacağız, bu anlamda üretime zorlayacağımız ilaçları bulacağız.
- Aynı şey tıbbi cihazlar için de olabilir mi?
- Elbette... Sağlık Bakanlığı ile tıbbi cihaz üreticilerini biraraya getireceğiz. Henüz bizde üretimi olmayan tıbbi cihazlar için de aynı formülü uygulayacağız.
- Bu uygulama, savunma sektöründeki off-set modelini başka sektörlere de yansıtmak gibi mi olacak?
- Evet... Off-set uygulaması savunma sanayinde çok iyi oturdu. Bu şekilde savunma sanayi önemli ölçüde gelişti. Şimdi bu modeli başka sektörlere yaymak istiyoruz.
Nihat Egün, örneği bilişim sektörüne uzattı:
- Şimdi okullarda “akıllı tahta”ya geçiyoruz. 700 bin akıllı tahtaya ihtiyaç olacak. 700 bin adetlik alım, herhalde yatırım çekmeye yeter. Bunların yenilemeleri, yeni açılacak okulları da olacak.
Hemen elektronik kitap işini de ekledi:
- İlköğretim ve lise öğrencilerine kitaplarını ücretsiz veriyoruz. Önümüzdeki dönemde bu uygulama elektronik kitaba dönüşecek. 14-15 milyon tablet bilgisayar anlamına geliyor bu.
- Oldukça yüksek bir rakam. Üstelik devlet alacak, öğrenciye ücretsiz verecek değil mi?
- Evet... Yani, burada da alıcı olan taraf kamu. O zaman tablet üreticilerini karşımıza alacağız, “Gel burada üret, senden alalım” diyeceğiz.
- Alım gücünü yatırım çekmede kullanma konusunda attığınız adımlar, yaptığınız görüşmeler var mı?
- Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nda bu konu üzerinde durduk. Artık gündeme getireceğiz.
Aslında 14-15 milyon adet tablet bilgisayar, 700 bin adet akıllı tahta, müthiş bir iç pazar anlamına geliyor...
Böyle bir pazara gelmek istemeyen üretici olur mu?

Haberin Devamı

Kamu ihalelerinde ‘adres gösteren şartname’ olmayacak

Haberin Devamı

NİHAT Ergün, Kamu İhale Kanunu’ndaki “yerliyse yüzde 15 pahalı alabilirsin” maddesine dikkat çekti:
- Daha önce kanuna, “Yerli istekli varsa, yüzde 15 yüksek fiyatlı olsa da tercih edilebilir” dedik. Şimdi buna “Türkiye’de üretilen ürün”ü ekledik.
Bunun nedenini şöyle açıkladı:
- Yerli istekli, “Yüzde 15 yüksek fiyat”la da olsa ihaleyi alıyor, sonra da ithal ürün kullanabiliyordu. Son düzenlemeyle avantajı “Türkiye’de üretilen ürün” lehine çevirdik.
İhale şartnamelerine dikkat çekti:
- Zaman zaman ihalelerde, “Adres gösteren şartname” eleştiriler gündeme geliyordu. Bunların önlenmesi için şartnameleri çok dikkatli izleyeceğiz.

100 bin lira hibeyle iş makinesi  simülatörü yaptı, Sanko ortak oldu

Haberin Devamı

BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bir süre önce İstanbul’daki iş makineleri fuarını gezerken, dipte köşede kalmış stant dikkatini çekti. Stantta iş makinesi simülatörü geliştiren genç girişimciler vardı, bilgiyi verdiler:
- Bakanlığınızdan 100 bin liralık hibe almıştık. Onunla bu simülatörü geliştirdik.
- Nereden aklınıza geldi böyle bir proje?
- İş makinesi operatörü bir arkadaşımız vardı. Kendisini iş makinesi kazasında kaybettik. Ondan sonra böyle bir simülatör geliştirmeye kafa yorduk.
- Şimdi ne yapacaksınız? Seri üretime geçebilecek misiniz?
- Seri üretime geçecek gücümüz yok.
Nihat Ergün, Sanko Grubu’ndan Adil Konukoğlu’nu yanına alıp, yeniden genç girişimcilerin standına gitti:
- Bak Konukoğlu, sen iş makinesi üretiyorsun. Bu arkadaşların geliştirdikleri simülatör de sektörünüzde çok işe yarayacak. Onlara ortak olun, seri üretime geçsinler.
Ardından Konukoğlu’nu uyardı:
- Yalnız, yüzde 50’den fazla pay almayın. İşi ele geçirmeye kalkmayın. Birlikte çalışın.
- Anlaştılar mı?
- Anlaştılar. Şimdi iş makinesi simülatörü üretilecek. Ayrıca ihracatı da gündeme gelecek.
- Söz konusu girişimciler sizden 100 bin lira hibeyi ne zaman almışlardı?
- 2009 yılında almışlardı. Yani, ilk alanlardandı o girişimciler. Biz söz konusu girişimcilere, “Alın 100 bin lirayı, isterseniz batırın, helali hoş olsun” demiştik ve hâlâ da öyle diyoruz. Aralarından böyle projeler çıktıkça ne kadar doğru bir iş yaptığımız anlaşılıyor.

Haberin Devamı

Türk malı oto raporu eylül başında gelecek

BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’e Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Türk malı otomobil üretimine dönük çağrısı üzerine kolları sıvayan Otomotiv Sanayi Derneği’nin (OSD) çalışmalarının son durumunu sorduk:
- Size raporu ne zaman sunacaklar?
- Eylül başında getirecekler.
- Hükümet programında “Türk malı otomobil üretimine destek” de yer aldı. Nasıl bir destek verilecek?
- Manzarayı bir görelim, ona göre karar vereceğiz.
- Ortaya para mı koyacaksınız?
- Türk otomotiv sektörü böyle bir yatırımı yapacak güçte. Tasarımına varıncaya kadar otomobili ortaya çıkarabilecek yetenekte. Bizim motive etmek amacıyla arsa tahsisi, vergi kolaylığı gibi desteklerimiz olabilir.
- Kamunun satın alma gücü Türk malı otoda da kullanılabilir mi?
- Kamuda filoların oluşturulması da Türk malı otomobili destekleme yöntemleri arasına girebilir...

Yazarın Tüm Yazıları