Bırak 70’leri Kemal Bey

- 70’lerde evrensel sol rüzgârlar eserdi her yönden.

Haberin Devamı

-  70’lerde sol dil, en tesirli dildi.
-  70’lerde her medeni okumuş insanın birazcık solcu olması beklenirdi.
-  70’lerde sendikacılık çok havalı bir işti.
-  70’lerde sağcıyım demeye utanılırdı.
-  70’lerde moral üstünlük solculuktaydı.
Bütün bu esen fırtınaya karşın...
70’lerde Ecevit’in alabildiği oy, çok da ahım şahım bir oy değildir.
* * *
Hadi biraz daha öteye geçelim:
-  70’lerde Cumhuriyet Devrimi bugünkü kadar yıpranmamıştı.
-  70’lerde “türban” diye bir şey yoktu.
-  70’lerde “cemevi” diye bir şey yoktu.
-  70’lerde “PKK” diye bir şey yoktu.
-  70’lerde kimlik siyaseti yoktu.
-  70’lerde kimsenin aklına “renklere göre Türkler” mevzusu gelmezdi.
Bütün bunlara karşın da...
70’lerde Ecevit’in alabildiği oy, çok da ahım şahım bir oy değildir.
* * *
Yani demem o ki Kemal Bey...
İstediğin kadar mavi gömlek giy.
İstediğin kadar kafana kasket geçir.
İstediğin kadar “hakça düzen” diye slogan at.
Eline bir şey geçmez.
70’lerin Ecevit’i senin için bir model olamaz.
Çünkü 70’lerde ne varsa bugün yok oldu, 70’lerde ne yoksa bugün var oldu.
Çünkü iklim değişti, Akdeniz oldu.

Haberin Devamı

Üzgünüm, yine olmamış Mahsun

ANDIMA sadık kaldım.
Olanca iyi niyetimle gittim filme...
Beğenmemek üzere değil, beğenmek üzere.
Hatta “etki altında kalmayayım” diye yanıma kimseyi almadım.
Anayurt Oteli’nin asosyal Zebercet’i var ya...
İşte onun gibi gittim sinemaya...
Tek başıma!
Verdim bilet parasını, kuruldum şöyle sahneyi ortalayan bir koltuğa, başladım izlemeye...
Ayrıntıya girecek, filmin sonunu yazacak, filmde ele alınan konular üzerine ciddi analizler attıracak falan değilim.
Hakikaten değecek gibi değil.
Olmamış. Hiç olmamış.
* * *
Sadece şu kadarını söyleyeyim:
Eğer kendimi Mahsun’un acıklı sinema yapma çabasının komik taraflarına vurarak eğlendirmeseydim...
Eğer dudaklarıma yerleştirdiğim o ironik kıvrıma yaslanmasaydım.
Eğer filmde insanı sinir eden mesaj bombardımanından kendimi korumasaydım.
Yani...
Filmi birazcık da olsa ciddiye alsaydım.
Yenmedik tırnağım kalmazdı.
Mide ağrısından helak olurdum.
Sinemadan pasif agresif bir ruh hastası olarak çıkmam işten bile değildi.
Durum o kadar umutsuzdu yani...
* * *
Lütfen “Mahsun yine yapmış yapacağını” şeklindeki gazlamalara aldanmayın.
Lütfen “Mahsun Hollywood standartlarını yakalamış” türü “görmemişin aksiyon sahneleri olmuş” yaklaşımlarına prim vermeyin.
Lütfen kötü bir şey yazmamak için “Haluk Bilginer yine döktürmüş” diye yazanların cesaretsizliklerine kanmayın.
Çünkü...
Karşımızdaki...
Başı başka bir türküyü, sonu başka bir türküyü çığıran...
Senaryosu zayıf...
İdeolojik söylemi çocuksu ve aptalca...
Tiplemeleri karton...
Geçişleri, kurgusu tuhaf...
Ağlatmak için çekilen sahnelerinde güldüren...
Cahil cesaretine yaslanan...
Olmamış bir filmdir.
* * *
Diyeceksiniz ki:
Acımasız olma şimdi bu kadar, kum gibi ezip geçme... Emeğe biraz saygı göster.
Ben de derim ki:
Emeğe saygı, önce emek israfına karşı çıkmakla başlar.
Diyeceksiniz ki:
Türk sineması gelişsin... Destek ver, köstek olma.
Ben de derim ki:
Türk sineması böyle gelişeceğine hiç gelişmesin daha iyi.
Diyeceksiniz ki:
İnsanları neden olumsuz yönde etkiliyorsun?
Ben de derim ki:
Olumlu yönde o kadar etkileme yapılıyor, bırakın ben de olumsuz yönde etkileyeyim.

Haberin Devamı

Nasıl antipatik olunur

-  BİR: Bir masaya oturur oturmaz cepteki telefon, cüzdan, anahtarlık benzeri unsurları masanın üzerine boca ederek.
-  İKİ: Güçlüler karşısında alttan alarak, güçsüzler karşısında üste çıkarak.
-  ÜÇ: Kamusal mekânlarda “çok eğleniyorum / kimseyi takmıyorum / çok rahatım” izlenimi vermek için yüksek sesle gülerek.
-  DÖRT: Göz dışarıda olduğu halde ısrarla ve inatla evlenerek...
-  BEŞ: Bebek severken bebekleşerek...

Yandaş gazeteyi tanıma kılavuzu

BİR gazetede...
Hem “Kemal Bey’den bir numara olmaz” tezi işleniyor, hem de bütün yazılar Kemal Bey konusuna ayrılıyorsa...
Bilin ki o gazete, majestelerinin gazetesidir.
* * *
Bir gazetede...
Türban sorununu çözmek isteyen CHP’lilere, türban sorununu çözmek istemeyen CHP’lilerden daha fazla yükleniliyorsa...
Bilin ki o gazete, majestelerinin gazetesidir.
* * *
Bir gazetede...
“Önder Sav gitmeden CHP’den bir şey olmaz” diyenler, Önder Sav gittikten sonra da “CHP’den yine bir şey olmaz” diye yazıyorlarsa...
Bilin ki o gazete, majestelerinin gazetesidir.

Yazarın Tüm Yazıları