Kod komedisi

Mal aldığınız firma;

- Yıllar sonra adresinde bulunamıyorsa veya birkaç ay beyanname vermemişse,

- Aylar ya da yıllar sonra, defterlerini ibraz etmemişse ya da kaybetmişse,

- Sahte ya da kapsamı itibariyle yanıltıcı belge düzenlemişse veya düzenleyen birinden mal almışsa,

Size “Gel bakalım arkadaş, mal aldığın firma koda girdi. Sen o malların KDV’sini yeniden ve faiziyle öde. Yoksa defterlerini vergi incelemesine alırız. Ayrıca kod listesine de girersin!” deniliyor.

PATAGONYA FIKRASI GİBİ

Biri koda girince, ondan mal alanlar da koda girebiliyor. Ardından bunlardan mal alanlar da... “Böyle giderse, bütün işletmeler koda girecek” diyen Depar A.Ş.’in kurucu ortağı Fuat Yavuz, önce bir Patagonya fıkrası anlattı;

Adamın biri, değişik kadınlarla birlikte olan oğlunu şöyle uyarmış;

“Oğlum özel hayatına dikkat et. Kadınlardan bir hastalık kaparsan, senden karına, karından bana, benden anana, anandan da bütün Patagonya’ya geçer...”

Fıkradan sonra belgesini de göstererek sordu;

“Bu belgede adı geçen firma, Türkiye’nin her ilinde hatta bazı illerde birden fazla büyük gıda ve alış-veriş mağazaları olan, herkesin bildiği dev bir firma. Bizim de 2006’da mal aldığımız bu�firmanın sahte belge kullandığı tespit edilmiş. Beylikdüzü Vergi Dairesi bize diyor ki; o firmadan aldığınız bütün faturaların KDV’sini, faiziyle bildirin. Yoksa vergi incelemesine ve koda alınabilirsiniz!”

Patagonya fıkrası gibi... Dev bir firma koda alınmış. Ardından o firmadan mal alan binlerce, onbinlerce firma da koda alınma riski ile karşı karşıya.

AZİZ NESİN’LİK

Okurlarımızdan Can Gürbüz yazıyor;

“İki yıl önce, bir reklam firmasından tanıtım hizmeti aldık. 10 ay boyunca her ay 11.800 TL bankadan ödeme yaptık ve faturamızı aldık. Firmanın, naylon fatura kullandığını belirten Maliye şimdi bizden yaptığımız ödemelerin KDV’sini faiziyle birlikte istiyor. Söylenecek söz bulamıyoruz. Yaşasaydı bu maili Aziz Nesin’e gönderirdik. Size yazmayı uygun bulduk.”

Özellikle son haftalarda, kodla ilgili inanılmaz olaylar ve belgeler, yağmur gibi yağıyor.

 “Maliye, koda giren firmaların listesini yayımlasa da bilsek” diyenlerin yanı sıra “Suçsuz yere koda girdim. Dava açacağım ama dava sonuçlanıncaya kadar, kod listesinde olduğumu öğrenen benden mal almayacak. Çaresiz, evimi satıp, istenen parayı ödeyeceğim” diyenler de var.

HAYALİ İŞLEM

Bir okuyucumuz ise hem belge hem de durumu ile ilgili bir fıkra göndermiş.

“Şirketimize koda giren birkaç firmadan 10 milyon TL civarında olan alışlarımızın ‘KDV’sini, faiziyle öde’, diye yazı geldi.

Hemen vergi dairesine gittim. ‘Varlık Barışı Yasası’ndan yararlanıp, yüzde 5’le kurtarabilirsiniz’ dediler.

Muhasebecime sordum, ‘10 milyon TL beyan etmemiz isteniyor. O parayı bulamayız. Borç bulsak dahi sermayeye eklememiz isteniyor. Olmayan parayı kasada ya da banka da gösteremeyiz. Size veririz, o da örtülü kazanç dağıtımı olur’ diye vazgeçirdi. Listede mal aldığımız iddia edilen firmaların bazılarından hiç mal almamışız o da ayrı bir komedi!”

Adamın birisi, karşısındakine “bir kelime söyle” demiş. O da “Odun” deyince “Ben sana dokundum” demiş. Ardından bir kelime de ben söyleyeyim diyerek “makas” demiş.

Karşısındaki de “Ben sana dokundum” deyince “Bu olmadı” itirazına, karşısındaki “Olsa da dokundum olmasa da” demiş.

Kod olayı da son zamanlarda bu fıkraya benzemeye başladı...