Siyasal İslam’ın kalesi olarak imam hatipler (5)

YÖK eski üyesi Sayın Bülent Serim 14.06.1973 tarih ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 32. maddesiyle ilgili zihin açıcı bir uyarıda bulundu. 14.08.09 tarihli 3 numaralı yazımda söz konusu 32. maddeyi yazmıştım:

"İmam hatip liseleri, imamlık, hatiplik ve Kuran kursu öğreticiliği gibi dini hizmetlerin yerine getirilmesi ile görevli elemanları yetiştirmek üzere, Milli Eğitim Bakanlığı’nca açılan ortaöğretim sistemi içinde, hem mesleğe, hem yükseköğrenime hazırlayıcı programlar uygulayan öğretim kurumlarıdır."

* * *

Aynı yazıda, Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nda "Hem mesleğe, hem yükseköğrenime hazırlayıcı programlar uygulayan öğretim kurumlarıdır" açıklamasının bulunmadığını da yazmıştım.

Sayın Bülent Serim, "meslek"in imamlık ve hatiplik; "yükseköğrenim"in ise ilahiyat fakülteleri ya da benzeri okullar anlamına geldiğini düşünüyor. Doğrudur, haklıdır!

Ama 1739 sayılı yasayı çıkartanlar, 32. maddede, Tevhid-i Tedrisat’ın 4. maddesinde olduğu gibi İlahiyat Fakültesi’nin adını açıkça anmıyorlar. Demek ki bir hinoğluhinlik var işin içinde. Zaten bu bulanıklıktan yararlanarak çeşitli fakültelere yıllarca korsan öğrenci soktular.

Ancak bununla da yetinmediler: 31.07.2009 tarihli "Milli Eğitim Bakanlığı İmam Hatip Liseleri Yönetmeliği" ile 1739 sayılı kanunun 32. maddesine karşı yeni bir dolap çevirdiler:

"MADDE 5- (1) Milli Eğitim Bakanlığı’nca açılan ortaöğretim sistemi içinde hem mesleğe hem yükseköğrenime hazırlayıcı programlar uygulayan imam hatip liseleri, ilköğretimden sonra dört yıl öğretim veren, bölge şartlarına ve imkánlarına göre gündüzlü veya yatılı ve gündüzlü olarak karma eğitim ve öğretim yapan okullardır" tanımıyla hem Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nu hem de 1739 sayılı yasanın 32. maddesini hamhumşaralop yaptılar. Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile 1739 sayılı yasanın 32. maddesinde yer alan "dini hizmetler" deyişi nerede? Demek ki bu okul modacı yetiştirmek için kurulmuş. Ama çıkardıkları alt tarafı bir yönetmelik ve Anayasa’nın 174. maddesinin koruyucu kanatları altında aslanlar gibi ayakta duran Tevhid-i Tedrisat Kanunu var. Bu yönetmelik hemen iptal edilir. İyi bir hukukçu, Anayasa’nın 174. maddesine ve Anayasa Mahkemesi’nin 16.09.1998 günlü ve 1998/52 sayılı kararına dayanarak imam hatipleri asıl amaçlarına döndürtebilir. Böyle bir hukukçu aranıyor ama var mı? Biraz yekinin artık!

* * *

Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun amaç ve kapsamı imam hatiplerle sınırlı değil. Bu yasa ile Türkiye’deki bütün okullar Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlanmakta ve Şeriye ve Evkaf Vekáleti veyahut hususi vakıflar tarafından yönetilen bütün medrese ve mektepler MEB’e bağlanmaktadır ya da kapatılmaktadır.

Daha önceleri mektepli, medreseli, tarikatçı olmak yüzünden ortaya çıkan bölünmüşlük toplumun birliğini, toplumsal bütünleşmeyi ve çağdaşlaşmayı engelliyordu. Atatürk 1923 yılında yaptığı bir konuşmada bu noktaya işaret eder:

"Milletimizin ve memleketimizin irfan yuvaları bir olmalıdır. Bütün memleket evládı, kadın ve erkek, aynı şekilde, oradan çıkmalıdır."

O halde ya sadece klasik genel liseler ya da sadece imam hatip liseleri olacaktır. İkisi birlikte var olup üniversite ve yüksekokullara kaynaklık edemez. Siyasal İslam şimdilik bu ikiliğe razı. Asıl amaç ve hedef klasik genel liseleri ortadan kaldırıp tersine bir Tevhid-i Tedrisat yaratmak. (Devam edecek.)
Yazarın Tüm Yazıları