Seksi ayakkabı ile başlıyor

TAHMİN edeceğiniz gibi, ekonomik krizde seksin azalması meselesine fena halde taktım.

Araştırmacı gazeteci tarafım tuttu.

Olaya bizzat kendim girdim ve Cem Boyner’i aradım.

"Cem bu sonuca nasıl vardın? Kendi deneyiminden mi, yoksa satışlardaki anlamlı değişmelerden hareketle mi?"

Bu soruyu sordum, çünkü başka ülkelerde ekonomik kriz dönemlerinde yapılan araştırmalar bunun tam aksini ortaya koyuyor.

Cem Boyner, "Bu ülkede uçkuruna düşkün ne kadar çok adam varmış" diyerek başladı.

İki gündür aramayan kalmamış.

Hemen herkes aşağı yukarı aynı soruyu soruyormuş.

Bildiğimiz bir şey var.

Ekonomik kriz daha henüz en dramatik aşamasına geçmedi.

Şimdilik, "kriz geyikleri" dönemindeyiz.

Özellikle Amerika’da acayip espriler patlıyor.

Tabii Cem Boyner’in "Seks azalıyor" tespiti, bu mizaçtaki insanlara acayip malzeme veriyor.

Boyner’in ilk tespiti, kadın ayakkabıları satışındaki değişiklikle başlamış.

"Seksi kadın ayakkabısı daha az satılıyor" diyor.

Acaba seksi kadın ayakkabıları daha pahalı da ondan mı?

O konuda somut bir şey söylemedi.

Şimdi tasarımcılarla gelecek üzerinde çalışıyorlarmış.

Cevabını aradıkları soru şuymuş:

"Kadınlar daha ne kadar süre seksi ayakkabı almamaya dayanabilirler?"

Uzun süre dayanamayacakları görüşü ağır basıyormuş.

Sohbetimiz yavaş yavaş, ciddi bir sosyolojik boyuta doğru kayıyor.

Boyner, "Bosna’daki savaş sırasında kadınların rujları, direnişin en önemli moral kaynağı oldu" diyor.

Evet çok iyi hatırlıyorum.

O dönemde bu birçok gazete ve televizyonda haber konusu olmuştu.

"Moral, ekonomik krizin aşılmasında da en önemli silahtır. O nedenle kadınlar mutlaka moralli olmalı" diye devam ediyor.

Buna ben de katılıyorum.

Ama şu sorunun cevabını da bulamıyorum.

Moralli olmak için ille de seksi ayakkabı mı almak gerekli?

* * *

Ekonomik kriz ister istemez insanların tüketim alışkanlıklarını değiştiriyor.

Harcamaları kısmaya da önce, hayati nitelikte görülmeyen kalemlerden başlanıyor.

Giyim kuşam, eğlence, kültür...

Tabii araba ve konut...

Bu psikoloji, ekonomide başlayan krizde zincirleme reaksiyonlara yol açıyor.

O nedenle, ekonomik krizin hasarının azaltılmasında kadınların çok önemli rolü var.

Çünkü, genel olarak ailelerde tüketim eğilimlerini belirleyen kadınlar ve çocuklar oluyor.

Kadının morali bozulunca, krizin büyümesine erkekten daha büyük etki yapıyor.

Bence seks hayatındaki değişmelerden çok, bu psikoloji daha önemli.

* * *

Son günlerde özellikle Amerikan halkının davranışındaki değişikliklerle ilgili çok ilginç yazılar okuyorum.

Mesela, insanlar işyerlerine, iş görüşmelerinde giydikleri kıyafetlerle gidiyorlarmış.

Demek ki işlerini kaybetme korkusuyla yaşıyorlar.

İşte o zaman aklıma şu soru geliyor:

İnsanların işini kaybetme korkusu, vatanlarını kaybetme korkusundan daha mı büyüktür?

Tabii arkasından şu soru:

Vatanını kaybetme korkusunu yaşarken, rujuna, ayakkabısına, makyajına özen gösteren kadın, ekonomik kriz karşısında ne yapacaktır?

Cem Boyner gibi ben de merakla bekliyorum.
Yazarın Tüm Yazıları