İnceden taktikler

KEMAL KILIÇDAROĞLU’NA - Kelebek gibi uç, arı gibi sok... Dans et... Dans et... Sakın açık verme... Sakın boşluk bırakma... Matematiksel git... Sıkı hazırlan...

Kıytırık belgelerle çıkma karşısına... Bu adam Dengir Bey’e pek benzemez... Bir kararda duramaz... Açığını yakaladı mı çok pis dalar... Haylaz oğlan çocuğu sırıtışıyla adamı çileden çıkarır... "Psikolojik çökertme" taktikleri uygular... Bu nedenle hiç ama hiç beklemediği bir anda sağ iç cebinden çıkaracağın 7 belgeyle şaşkına çevirmelisin onu... Ansızın çıkar belgeleri... Sakın toparlanmasına izin verme... Unutma ki toparlandığı anda kafa göz girecektir... En iyisi tek yumrukta nakavt! Eğer tek yumrukta yere seremezsen bin bir emekle oluşturduğun o meşhur "Kılıçdaroğlu efsanesi" püf diye sönebilir... Aman dikkat... Bu bayram biraz demagoji tarihi oku... Ünlü demagogların yaşamöykülerine bak... Poker oyna... Elini belli etmemenin inceliklerine dair dersler al... Dans et... Kelebek gibi uç, arı gibi sok...

MELİH GÖKÇEK’E - Bir unvan maçına çıkıyorsun... Gün senin günündür... Dengir Bey’in intikamını al... Şaban Bey’in yüreğini soğut... Öyle bir gir ki olaya Tayyip Bey "Aslan Melih" desin, başka bir şey demesin... AKP teşkilatlarından "gol" sesleri yükselsin... Ama uyarıyorum: Bu zamana kadar girdiğin tüm kavgaları kesin galibiyetle sonuçlandırmış olman seni yanıltmasın... Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu, hiç boş bir adam değil... Unutma ki: Hayatını tümüyle teftişe adamış iyi bir müfettiş, dünyanın en masum insanını bile belge manyağı yapacak kudrete sahiptir... Eh, sen de dünyanın en masum insanı değilsin... Bu yüzden geçmiş zaferlerine yaslanıp, "Ben onu bir lokmada çiğner atarım" falan deme... Yüzünün donukluğuna sakın aldanma... Nezaketine kanma... Karşı belgelerini hazırla... Onu tartışma masasının öznesi yap... Gün senin günündür... Şaban Bey aşkına... Dengir Bey aşkına... Oğlun Osman Gökçek aşkına... Gir kavgaya... Gümbürdet meydanı...

Polise kimlik sormadan önce okunacak yazı

BİR: Celalettin Cerrah Bey’in gazına gelerek, sizden kimliğinizi isteyen polise, "Önce ben sizin kimliğinizi görebilir miyim?" diye aksi bir karşılık vermeyin... Gaza gelmeden önce bin kez düşünün... Unutmayın ki: Dayağı yedikten sonra Cerrah’ın da yapacağı bir şey yoktur...

İKİ: Şöyle bir kıyaslama yapmanızda sayısız yarar var: Polise kimlik sormak ile DTP mitinginde bozkurt işareti yapıp "Kahrolsun PKK" diye bağırmak, benzer türden bir risk analizi yapmayı gerektirir...

ÜÇ: Fazla Amerikan filmi seyredip memleket gerçekliğinden kopmamakta yarar var: Bizim polisimiz New York polis departmanında görev yapan Amerikan polisleri gibi daha sormadan kimliğini uzatmaz... Daha da kötüsü bizim polisimiz, "kimliğini göster" talebiyle karşılaştığında kendisini aşağılanmış hisseder...

DÖRT: Bizim polisimiz, kendisinden kimlik isteyenin, aslında sopa istediğini düşünebilir... Bu nedenle polisten kimlik istemeden önce bazı ön açıklamalar yapmanızda sayısız fayda vardır...

Haklısın Ayşe

DEMİŞTİM ki:

"Ben Hürriyet’te yazabiliyorum da... Zaman Gazetesi yazarı Nihal Bengisu Karaca, neden Hürriyet’te, Milliyet’te, Vatan’da, hatta Sabah’ta yazamıyor? Yoksa mesele Nihal’in başındaki örtü müdür?"

Ayşe Arman meseleye başka bir boyut kazandırdı...

Soruyu şöyle soruyor:

"Zaman gazetesinde bana yazı yazdırırlar mı?"

Cevap veriyorum:

Yazdırmazlar Ayşe, yazdırmazlar...

Hatta ve hatta...

Her gün aynı noktaya atış yapmadığım için...

Herhangi bir duvara yaslanmayı reddettiğim için...

Artık bana bile oralarda yazdırmazlar...

Mukayeseli bakış: AROG ile MURO

AROG süper teknolojiyi arkasına takmış da geliyor... MURO ise süper reytingi sırtlanmış da geliyor...

AROG esprisini, "Fırlama bir Türk taş devrinde" meselesine yüklüyor... MURO ise esprisini, "Karikatürize bir devrimcinin maceraları" meselesine yüklüyor...

AROG’da Cem Yılmaz esprilerinden oluşan konulu parodiler çıkacak karşımıza... MURO’da ise Kurtlar Vadisi’nin en esprili karakterinden parodiler çıkacak karşımıza...

AROG Cem Yılmaz esprilerine bayılan şehir ahalisinin filmi olacak... MURO ise taşra kahvelerini dolduran Kurtlar Vadisi sevdalılarının filmi olacak...

AROG kopartan diyalogların filmi gibi görünüyor... MURO ise kopartan durumların filmi gibi duruyor...
Yazarın Tüm Yazıları