Yaşlılığa hazır mısınız

Güncelleme Tarihi:

Yaşlılığa hazır mısınız
Oluşturulma Tarihi: Eylül 27, 2005 00:00

Hayat yürüyüşünüzün ortalarına vardığınızda hipertansiyon, şeker, kolesterol gibi ‘yol arkadaşları’nın da size katıldığını görürseniz şaşırmayın! Altmışlı yılları geçince yol arkadaşlarınızın sayısı daha da artacak, prostat irileşmesi, osteoartirit, koroner kalp hastalığı gibi yeni arkadaşlar da size katılacaktır. SİZ orta yaşları adımladıkça bir biri ardına beliriveren ‘yaşlanma ile ilişkili hastalıklar’ın bazı ortak özellikleri var: Kalıcı, ilerleyici ve yıprandırıcı olmaları, doku ve organların fonksiyonlarında yavaş ama ilerleyici bir bozulmaya yol açmaları ve yaşam tarzı seçimlerinizden çok etkilenmeleri bunlardan bazılarıdır. Nasıl bir yaşlılık geçireceğinizin en önemli belirleyicileri olan bu hastalıkları ne kadar tanıyorsunuz? Karşınıza çıkmaları muhtemel bu yeni yol arkadaşlarınız hakkında neler biliyorsunuz? Yaşlılık hastalıkları hakkında biraz daha bir şeyler öğrenmek istiyorsanız bu yazıya biraz zaman ayırın. ÖNLENMELERİ MÜMKÜN MÜBu hastalıkların çoğu kalıcı ve ilerleyicidir. Bir kere ortaya çıktılar mı sizi kolay kolay bırakmazlar. Yok edilemezler ama yavaşlatılmaları veya zararlarının azaltılması her zaman mümkündür. Önemli olan size önerilen yaşam biçimi değişimlerine uymanız ve ilaçlarınızı kullanıp sağlık kontrollerini zamanında yaptırmanızdır. Eğer erken tanı konulur, uyumlu bir hasta-doktor ilişkisi sağlanırsa yaptıkları doku ve organ zararlarını azaltmak da, yaşlandırıcı etkileri yavaşlatmak da mümkündür.Bu hastalıkların tümü yaşam tarzı seçimlerinizden etkilenir. Yiyip içtiklerinizin miktar ve bileşimleri, uykunuzun süresi ve kalitesi, dinlenmeye ve eğlenmeye ayırdığınız zaman dilimleri, bedensel aktivitenizin düzeyi, stres kontrolünüz, keyifli, neşeli veya kaygılı, öfkeli olabilen karakteriniz ve daha pek çok şey, bu hastalıklara çıkarılan davetiyeler veya verilen ret cevapları gibidir. Eğer doğru seçimler yapabilirseniz bu hastalıkları önlemeniz en azından uzunca bir süre ötelemenizin sizin elinizde olduğunu unutmayın.AİLENİZİ İYİ İZLEYİNKilosu fazla, öfkesi bol, uykusu az amcanızın daha 40’lı yaşların ortalarında teslim olduğu hipertansiyon, şeker hastalığı veya kalp-damar hastalığı ile, kilosuna dikkatli, bedeni hareketli, hayata bakışı keyifli halanızın 70’li yaşlarla bile bunlarla tanışmamış olması bundandır! Hareketsiz, tembel ve fazla kilolu bir hayat süren teyzenizin normal kilolu, düzenli egzersiz yapan annenizden çok daha erken yaşlarda diz eklemlerinde ağrı ve şişlikten yakınmasının sebebi de budur. Siz hálá sapasağlamken ailenizin hipertansiyon mirasını neredeyse 10 yıl önce sahiplenen kardeşinizin veya kalp-damar hastalığına 50’li yaşlara gelmeden yakalanan teyzenizin başına gelenlerden de yaşam tarzı seçimlerindeki yanlışlıklar ve sağlık bilinci eksikliği sorumludur. Yaşlandırıcı ve yıpratıcı hastalıkların değişmeyen bir özellikleri daha var. Bu hastalıklara yakalanan hastaların hastalığa ilişkin temel bilgileri öğrenip, hastalık yönetimine aktif olarak katılmaları gerekiyor. Yaptığı bazı kaçamakların bile önemli sonuçlarının olacağını bilen, sağlık kontrollerinin önemini fark edip ilaçlarını düzenli olarak kullanan hastalarda yaşlanmayla ilişkili hastalıkların kontrolü daha kolaydır. Yaşlılık hastalıkları tüm organları etkilerYaşlanma ile ilgili hastalıkların neredeyse tamamı birçok doku ve organı aynı anda etkiler. Şeker hastalığının kalp, böbrek ve gözler kadar beyin, uç sinir ve damar sistemi içinde bir tehlike yaratığını biliyoruz. Hipertansiyon sadece kalbin değil, böbreklerin ve gözlerin de düşmanıdır. Damar sertliği sadece kalp damarlarınızı daraltmakla kalmaz, beyin ve böbrek damarlarınıza da zarar verir. Bu hastalıkların yaşlılık sorunlarını arttırmalarının ve yaşlandırmayı hızlandırmalarının başlıca nedeni birçok sisteme aynı anda zarar vermeleridir.MODERN TIBBIN HEDEFİBulaşıcı hastalıklar, salgın enfeksiyonlar ve daha pek çok alanda başarılı sonuçlar alıp ortalama yaşam süresini seksenli yılların üzerine çıkaran modern tıbbın yeni hedefi bu hastalıklardır. Yaşlanmanın kalitesini azaltan bellek kaybı, görmenin, duymanın ve cinsel gücün azalması, kas ve kemik güçsüzlüğü gibi sorunlara çözüm üreterek yaşlılığın kalitesini arttırıp yaşlılık sorunlarını hafifletmek yeni hedeftir. Daha şimdiden yıkıcı ve yaşlandırıcı hastalıklara çözüm üretmede çok önemli mesafelerin alındığını söyleyebiliriz. KENDİNE İYİ BAKMAKSizin yapacağınız şey kendinize iyi bakmaya devam etmektir. Dik durup ayakta kalabilmek, ruh ve beden bütünlüğünüzü bozmadan sağlığınızı koruyabilmektir. Birçok kez belirttik ama bir fazlasının zararı olmaz: İçinde yaşadığınız dünyanın (içtiğiniz suyun, yediğiniz yemeğin, soluduğunuz havanın), yaşamınızı paylaştıklarınızın (eşinizin, çocuklarınızın, akraba, dost ve arkadaşlarınızın), yaptıklarınızın (yiyip içtikleriniz, uykunuz, aktivite düzeyiniz, stresi yönetme becerinizin) ve daha pek çok şeyin daha çok farkına vararak, doya doya, dolu dolu ama ölçüyü kaçırmadan yaşamaya çalışın. Mutlaka siz de yaşlanacaksınız. Yaşlanmayı önlemeye değil iyi, sağlıklı ve bilge bir yaşlı olmaya bakın! AKLINIZDA OLSUNHangi sorunlar çıkıyorErişkin tipi şeker hastalığı HipertansiyonOsteoeartiritAteroskleroz (damar sertleşmesi)-Koroner kalp hastalığı: Kalp yetmezliği, kalp krizi...-Beyin damar hastalığı: Bellek bozukluğu, inme..-Uç damar hastalığı OsteoporozKatarakt, glokoma ve makula dejeneresansıOtoskleroz (işitme azalması) Prostat irileşmesiMenopoz ve andropozParkison hastalığıAlzheimer hastalığıÇeşitli doku ve organ kanserleri
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!