Yasaklıyorum

-Türkiye olsun, Amerika olsun, efendime söyleyeyim, İngiltere olsun, kadın şarkıcılarımızın çöl-kurak arazi-metruk fabrika ortamlarında donla klip çekmelerini yasaklıyorum.

Haberin Devamı

Neden çölde don? Soruyorum sevgili kadınlar, neden?
-Dizilerde söz konusu parti sahneleri olduğunda benimsenmiş “tempodan bağımsız ilgisiz bir ritimle sallan, karşındakinin kulağına eğil, ahahaha de, etrafa Kınalı Yapıncak gibi bak” sistemini yasaklıyorum. Sayenizde Yaşar Alptekin’in “Yalnızlık Bir Şarkıdır” filminden bugüne pek bir şey değişmedi. Hayır yani, o kadar Hollywood dizisi adapte ediyorsunuz, ama parti ortamı 80’ler Türk filmi figürasyonu ayarında.
-Cümleleri “sizin anlayacağınız” kalıbıyla bitirmeyi yasaklıyorum. Bir örnek vererek bu yasağımızı pekiştirelim: “Bir hafta boyunca çok yoruldum. Hafta sonunu iple çekiyorum sizin anlayacağınız” dediğimizde mesela, hitap ettiğiniz insanın zekasını, eh, biraz aşağılıyoruz. Bırak da söylediklerinden ne anlayacağıma ben karar vereyim arkadaşım.
-Karşımızdaki insanın söylediklerini onaylamak maksadıyla “Aaaaynen. Aaaaynenaynen aynen abicim” demeyi yasaklıyorum. Bu “aynen” kelimesi nereden çıktı ve neden kurtulamıyoruz kuzum?
-Yaya geçidinde yayalara yol verirken arkadaki araç sürücüsünün kornaya abanmasını ve selektör yapmasını yasaklıyorum. Ehliyeti kursa para yedirip değil de gidip bir zahmet öğrenerek alacaktın. Yayanın öncelikli olduğunu bilmiyorsan git öğren. Medeniyetsiz üçüncü dünya ülkesi vatandaşı seni.
-Memleket normalinin “sahtekarlıkla halledilen işlerle hayat yürütme” olmasını yasaklıyorum. Sayenizde basit bir samimiyet ve sohbet bile “kayırma talebi” olarak değerlendiriliyor. Hayır, bir insan, bir diğer insana nedensiz olarak da, -işini yaptırmak için değil- sebepsiz “Nasılsın?” diyebilmeli, yanlış mı düşünüyorum.
-Hakikaten’e “hakkkkattttten”, “samimiyet”e sammmmiiimmmmmiyyyyet denmesini YASAKLIYORUM.

Haberin Devamı

Müteahhitler... Bahaneciler...

-Eski apartmanları yıkıp yenisini yapmak için bina yönetimleriyle görüşen müteahhitlerin, sadece kendilerine kazandıracak projeler sunmalarını yasaklıyorum.
Yahu adam utanmasa 120 metrekarelik evi 80’e indirip boydan da kısaltacak.
Apartman yanına müştemilat yap, orada yaşayalım bari. Olmadı, daireleri 1 metre kısalt dizlerimizin üzerinde yürüyelim istersen?
Tüm daire sakinlerini sadece kendinin kazanacağı projelere ikna edebileceğini düşünmesi de ayrı bir konu tabii.
-“Bahaneci” dostlarımızın artık rastgele yalan söylemesini yasaklıyorum.
Zahmet olmazsa yalanları bir kenara not ediveriniz, hayır, sonra üzerinden birkaç sene geçince unutup aynı yalanı söyleyiveriyorsunuz.
Bunun yanı sıra “acil durumlarda söylenecek enteresan ama inandırıcı palavralar” konusunu biraz çalışınız.
Çalışınız ki, bahane uydururken şöyle diyaloglar yaşamayalım:
“Neden gelemedin?”
“Çünkü dizkapağım alnıma girdi, kulağıma da ayak bileğimi soktum, çok hastayım.”
(Grip de kabul idi oysa, zorlamaya gerek yok...)
Çünkü cep telefonumu yağmur mazgallarından aşağı yuvarlandı, bu ilk defa oluyor.
(Gerçek: üçüncü kez)

Yazarın Tüm Yazıları