Yangın ve çağrışım

Bodrum’dan sonra Manavgat.

Yarın kimbilir neresi.

Haberin Devamı

Aklımıza ilk gelen:

-Sabotaj mı, kaza mı?

“İnşallah kaza’dır” diye dua etmek ne komik...

Kaza dedikleri, ya bir izmarit, ya da benzer bir cehalet... Yâni biz cehalet’i tercih eder haldeyiz. Yeter ki sabotaj olmasın.

Ne fark eder?

Cehalet değilse ihanet’tir.

Elleri kırılsın.

***

Bizim çocukluğumuzda yavru kurtlar pek yaygındı. İzci kulüpleri, adeta doğa’nın bekçisiydi.

Uzun yıllar izcilik ihmal edildi.

Özal’ın son yıllarında tekrar hayata geçti. Çok ciddi bir programdı bu... Çok organize bir örgüt yetişiyordu.

O çark devam ediyor olsaydı,

3-4 milyon çocuk, şimdi ormanlarımızı bekliyor olacaktı.

Hem de şarkılarla, türkülerle, neş’eli kamplarla... Sımsıkı arkadaşlık bağlarıyla.

Ne yazık.

Haberin Devamı

O çocuklar, artık tatil köylerinde sadece güneşleniyorlar. Geceleri de malum işte.

***

İzci yok, bekçi yok, korucu yok, gönüllü kadro yok, motorlu veya atlı polis yok, buna karşılık cehalet ve ihanet devam...

“İnşallah cehalettir” demek neyi kurtarır?

İster cehalet olsun, ister cinayet, ister ihanet... Neticede ciğerlerimiz yanmaktadır. Her yıl bugünler, aynı rezalet.

İsim de bulmuşlar:

- Orman Yangını Mevsimi

Allah akıl fikir versin.

Denizde boğulma mevsimi, damdan düşme mevsimi... Bizde mevsim çok... Trafik kazaları ise, 12 ay süren en uzun mevsim.

Bu kadar zeki bir millet, seçim vaatlerine kolay kolay kanar mı dersiniz?

Yazarın Tüm Yazıları