Yalçın Bayer: Askerin Güneydoğu seferberliği

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

YÜKSEKOVA Hakkári üzerinden helikopterle geçtiğimiz Cilo Dağları'nın zirvelerinde kar hálá erimemiş. Tertemiz bir hava, altımızdaki vadiler yemyeşil.

1.5 yıl önce Diyarbakır'dan Van'a nakledilen Jandarma Asayiş Komutanlığı'nın davetlisiyiz. Ancak organizasyonu yapan Genelkurmay Başkanlığı. Gezinin adı ‘‘Basın Turu’’.

Asayiş Komutanı Korgeneral Kemal Yılmaz; Van, Siirt, Şırnak ve Hakkári'nin güvenliğinden sorumlu. Bölgeyi gezin, görün, değerlendirin diyor.

Yılmaz'a soruyoruz. Kaç terörist var?

- Küçük gruplar halinde 500 terörist dağlarda. Yurtdışında da 5000 terörist silahlı eğitime devam ediyor.

- Durum nasıl?

- PKK terörü eskisine oranla bir hayli azaldı.

Gerçekten terör kontrol altında. PKK güçleri geriletilmiş... Güvenlik sorunu evet de, siyaset için bir şey söylemek olanaksız. Dışarıya bakarsak başka gerçekler var. Türkiye her zaman kuşkulu olmak zorunda. Çünkü sorunu Türkiye çözecek.

* * *

Van, gölüyle güzel bir kent. Doğası muhteşem. Kurtuluşu turizmde ama o süreç henüz başlamış değil. Sebze, gıda, hayvancılık gibi yatırımlarda kıpırdama dikkati çekiyor. Yalnız sınır ticaretinin yasaklanması ve mazot, kınayla sınırlandırılması ekonomik yönden sıkıntı yaratıyor.

ASKER GENÇLİK EL ELE

En önemli projeyi Jandarma yürütüyor. 16 merkezde lise son sınıf öğrencileri için üniversiteye hazırlık kursu açmışlar. Bu kurslara toplam 1250 öğrenci devam ediyor. Son dört yılda 255 kursta 3848 vatandaşa, bu yıl ise mayıs ayına kadar açılan 85 kursta 2213 vatandaşa okuma-yazma öğretiyorlar. Bilgisayar ve İngilizce kursları da ayrı...

Ziyaret ettiğimiz kurslardan birisinin kapısında ‘‘Mehmetçik-Gençlik el ele, üniversiteye’’ yazıyor.

Asayiş Komutanı'nın eşi Şernaz Yılmaz subay ve astsubayların eşleriyle inanılmaz beceriler ortaya koyuyorlar. Köylü kadınlara çay partileri, müzik şölenleri, bölgede kültür gezileri düzenliyorlar. Sağlık sorunu olan kadınları ameliyat ettirmişler. Hatta bunların içinde bir teröristin eşi de var.

‘‘Kirvem Mehmetçik olsun, nikáh şahidim Mehmetcik olsun’’ kampanyasıyla 1308 çiftin resmi nikáh işlemlerini yapmışlar, 2800 çocuk sünnet ettirilmiş.

Askerler, devletin henüz fark edemediği başka işler de yapıyor. Anahtar teslim ilköğretim okulu inşa ediyor.

Nitekim dün 65 milyara mal olacak Mehmetçik-Basın İlköğretim Okulu'nun temeli Yüksekova'ya bağlı Kamışlı Köyü*nde atıldı.

Askerler 'bölge halkı cahil kalmasın istiyoruz' diyorlar. Jandarma Asayiş Komutanı Korgeneral Kemal Yılmaz, ‘‘Terörle, irticanın ana nedeni olan eğitime katkımız artarak sürecektir’’ diyor. Öğretime kapalı okul bırakmamışlar. Hatta lise mezunu korucuları eğiterek, öğretmen olarak köylerde görevlendirmişler.

Kemal Yılmaz'a ‘‘Askerlerin bu çalışmalarda köyün enstitüleri gibi çalıştıkları gözleniyor. Bu da ilginç bir model’’ diyoruz.

- Eh bir anlamda benzer yanları var.

- Siyasi irade nerede?

- Ayrılık yok. Biz milli bir bütünüz, her şeyde varız.

Evet askerler halkla ilişkiler düzeyinde yaptıklarını anlatmak istiyorlar; belki de Güneydoğu'nun psikolojik halini siyasilerin dikkatlerine sunmak...

PKK ile mücadelede Silahlı Kuvvetler belirgin ölçüde rahatlayınca eğitim ve ekonomi görevlerini de bir ölçüde üstleniyorlar.

Yani işin ucunu bırakmaya hiç niyetli olmadıklarını gösteriyorlar.

Bugün de gezimizi Siirt ve Şırnak'ta sürdürüp askerin diğer çalışmalarını izleyeceğiz.

Sınır'da kaçağa

önlem iyi oldu

VURGUNCULUĞU ve rezilliği anlaşılınca Tarım ve Köyişleri Bakanı Gökalp, sınır ticareti yoluyla yapıldığı gösterilen meyve ve sebze ticaretini geç de olsa durdurdu.

Gökalp ‘‘52 çeşit ürün, hiç sağlık analizleri yapılmadan getiriliyordu. Benim milletim kalitesiz gıda tüketmeye layık değildir. Bunun için sınır ticaretini durdurduk. İsteyen beni bu konuda istediği yere şikáyet edebilir’’ diyor.

Sınır ticaretinin gerçek amacı, sadece o sınır ilinin gereksinimi karşılamak... Hiçbir zaman böyle olmadı.

Delik-deşik sınır kapılarından sokulan tonlarca fıstık, Antep fıstığının rakibi bugün. Nedense tek kilo giriş kaydı yok.

Gökalp'in doğru karar aldığı söyleniyor.

Bu karar doğrultusunda bu aylarda tezgáhlarda gördüğümüz İran karpuzu yok artık.

Üretici bu bakımdan sevinçli malı değer bulacak diye; ‘‘Yağışlar biraz fazla oldu ama 10 güne kadar bollaşacak’’ diyorlar.

* * *

TEMA Başkanı Hayrettin Karaca, Adana'daki ‘Toprak ve Tohum Paneli’nde, ‘‘Uyanın erozyonla karşı karşıyayız, ülke elden gidiyor. Gelir dağılımındaki adaletsizlikle birlikte açlık, sefalet ve yoksulluk tehlikesi geliyor’’ diyerek, her zamanki uyarılarını Bakan Gökalp ve Sakıp Sabancı'ya karşı yaptı. Görevlerinin ne kadar zor olduğunu da bir sitemle dile getirdi:

‘‘Dişi ağrıyan TEMA'ya geliyor; çevresel yönden bizi kurtarın diye... Paramız yok, geçen yıl kadromuzda yüzde 20 indirim yaptık. Ne yapacağız, evet TEMA varlıklı insanlar tarafından kuruldu ama nereye kadar. Nihat'ın (Gökyiğit) aradığı bir kişinin ödü patlıyor para isteyecek diye, geri aramıyor. Ancak ümitsiz değiliz, toplumsal barış topraktan geçecektir.’’

Karapınar'ın çölleşmesine karşı yaptığı mücadelesiyle bilinen Prof. Bahri Çevik'in bu uyarısına ne demeli?

‘‘Tarımı başıboş bırakırsak daha çok Ürgüp'deki peri bacaları çoğalacaktır.’’

* * *

ADANA Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak'la ne zaman karşılaşırsak sitemi hazırdır:

‘‘Benim çalışmalarımı hiç yazmıyorsunuz.’’

Akdeniz ve Türkiye Belediyeler Birliği'nin de başkanlıklarını yürütüyor.

Kendisini Türkiye'nin en deneyimli belediye başkanı sayarken ‘‘İstanbul'a belediye başkanı olsaydım, İstanbul böyle rezil mi olurdu?’’ diyor. ‘‘Avrupa ve ABD'de emsali olmadığını’’ savunduğu 'Yeni Adana'daki 100 bin konutu ve Seyhan Nehri çevresindeki projeleri ile iftihar ediyor kendince... ‘‘Ben kırsala değil ama kentsel erozyona karşı savaş verdim’’ diye ekliyor.

ÇİTOSAN özelleştirmesiyle EBK'nin Sincan Taşımacılık'a verilen 45 işçiden 12'si 'torpille' yeniden geri alınmış. Diğerleri ortada kalmış. Bakan Yüksel Yalova'nın danışmanları, 'haksızlık yapıldığını' söylemişler. EBK Genel Müdürü Veli Şahin mağduriyetin giderileceğine söz vermiş ama hiçbir işlem yapılmamış. Emeğinden başka hiçbir geliri olmayan bu insanlara yazık değil mi?

Yazarın Tüm Yazıları