Ya bizim Avustralya

Kytanyn esas sahipleri Aborjinler’in ba?yna gelenler, ilk ba?ta karikatürize duran ama daha sonra destansyla?an büyük bir a?k, annelik duygusu syfyr olan aristokrat bir kadynyn birdenbire kendini annelik duygularyna kaptyrmasy ve daha birçok ?ey...
“Avustralya” bol katmanly, süresi çok uzun, aslynda kli?e-lerle dolu, ama o kli?elerin hiç de rahatsyz etmedi?i, bilakis zevk verdi?i görkemli bir film.
Hafta sonu izledim, vaktin nasyl geçti?ini anlamadym. Kafama bir tek ?ey takyldy film boyunca...
Bizde Avustralya gibi bir film çekilse ne olurdu?
Evet çeksek ne olurdu? Yani “Türkiye” adynda bir film. Yçinde a?ky da, dramy da, bu ülkeye dair ba?ka siyasi sorunlary da (mesela Kürt sorunu) baryndyran görkemli, destansy bir film. Yyi olmaz myydy? Herkes konu?maz myydy? Tamam “Avustralya”nyn ?öyle bir ?ansy var. Yönetmeni de iki ba?rol oyuncusu da uluslararasy arenada kendini göstermi? ba?aryly ve ünlü isimler. Bizim böyle isimlerimiz yok. Bir tek yönetmen olarak Ferzan Özpetek ve Fatih Akyn akla geliyor. Oyuncu namyna birileri yok.
Ylla ki yabancy oyuncu oynatmak gerekiyor. Hadi bunu da geçtik. Böyle bir filme Avustralya hükümetinin destek oldu?u gibi bizim hükümetimiz destek olur muydu? Yçinde typky “Avustralya”daki gibi Aborjinler sorunu i?lense mesela? Açykçasy ?u anki halimizle hiç sanmyyorum. Yani bizim “Avustralya” filmi hayal gibi.
Biz hâlâ iki uçurum arasynda debelenip duralym Türk sinemasynda. Bir tarafta “Yumurta”lar, “Üç Maymun”lar di?er tarafta “Arog”lar, “Muro”lar... “Avustralya”lar filan hayal...

Neden Avustralya

Avustralya filmini izledikten sonra uzun süredir Avustralya’ya gidip orada ya?amayy dü?ünen ve bu konuda ciddi bir hazyrlyk yapan arkada?ym Ediz’e sordum, “Neden Avustralya?” diye... Çünkü Avustralya benim üniversite dönemimde bir efsaneydi. Yurtdy?ynda ya?amak isteyenlerin, burada bir ?ekilde mutsuz olanlaryn kapa?y atmak istedi?i ilk ülkelerden biriydi. Hâlâ öyle mi bilmiyorum. Ama ben hazyr bu filmle gündeme gelmi?ken Avustralya yolcusu Ediz’e sordum bu soruyu.Y?te yanyty: “Neden Avustralya? Avustralya’ya giden arkada?larymla yazy?tykça bu soruyu daha fazla gündeme getirdim ve ara?tyrmalara ba?ladym. Dört sene önce e?itim için gidip geri dönmeyen arkada?larymla yazy?malarym syrasynda ö?rendiklerim ?unlardy:
Di?er ülkelerde seneler sonra alynan çaly?ma iznini uçaktan indikleri ilk günde alyyorlardy. Kaçak i?çi olmadan... Çaly?ma hayatyndaki ö?rendiklerini okulda puan olarak geri alyyorlardy. Ynsanlar ho?görülü ve önyargysyzdy. Bürokrasinin en az oldu?u ülkelerden biriydi...Kysacasy, burada insan ömrünü kysaltan her ?eyin orada olmady?yny ö?renmek gitme planlarymy hyzlandyrmamy sa?lady.
Ayryca bir bilgisayar mühendisi olarak kendi ülkemde gerekli ya?am standartlarynyn çok altynda bir ekonomik gelire sahibim. Bu da farkly arayy?lar içerisine sürüklenmeme neden oluyor.Tüm bunlaryn yany syra Avustralya her yerden ba?ymsyz, ke?fedilmeyi bekleyen dünyanyn en büyük adasy olarak içimde heyecan uyandyryyor...”