Berat fermanı...

‘‘Yüzyılın son çeyreği, hayvan hakları bildirgesine sahne olmuştur. Böylece hayvan varlığı toplumsal, ahlaki, dini ve vicdani bakış açılarının tümünü kapsayan bir uluslararası hukuk platformuna oturmuştur.

Hayvan Hakları Kanun Tasarısı'nın yasalaşma sürecinde olduğu, Hayvanların Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin ülkemiz tarafından uygun bulunduğu bu dönemde, mülki ve mahalli idarelerimizin bu duyarlılıkla hareket etmelerini sağlamak açısından:

1- Hayvanların var olma, saygı görme ve korunma haklarının temini bakımından; belediyelerimiz başıboş hayvanlar için koruma-iyileştirme ve rehabilitasyon barınakları kuracaklardır.

2- Başıboş hayvanlara zehirleme, toplu itlaf gibi insanlık dışı yöntemler kesinlikle uygulanmayacak, koruma barınaklarında toplanacaklardır. Bu barınaklara götürülmeleri için yakalanmalarında ve transferlerinde de hayvanlara eziyet vermeyecek yol ve yöntemler kullanılacaktır.

3- Hayvan barınakları kurulurken, varsa üniversitelerin veterinerlik fakülteleri ve diğer ilgili birimleriyle işbirliği yapılacaktır.

4- Bu konuda faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri ile işbirliği ve yardımlaşmaya önem verilecektir.

5- Hayvan barınaklarının düzenli çalışmaları için veteriner hekim ve diğer gerekli personel yanında, yerel yönetimlerimizin bütçelerinden yeterli kaynak tahsisi yapılacaktır.....’’

*

Sağol İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu.

Yiğidi öldür, hakkını ver derler; AKP'nin bu hayvan hakları konusundaki duyarlılığı tüm doğa ve hayvanseverleri mutlu ediyor.

Bu insani bir tavırdır. Hayvanseverler bu yazıyı kesip saklasınlar. Bu bir genelgedir, valiler-belediyeler uymak zorundalar. Uymayan suç işler. Uymayanları telgraf ya da dilekçelerle Bakan Aksu'ya bildirirsiniz.

*

Bizler asla unutmamalıyız:

Bu doğanın-çevrenin-ağaçların-denizlerin-ırmakların-hayvanların sahibi biziz. Oraları ve onlar bizimdir.

Bizler el ele verip, sevgi bağları kurup, örgütlenip sahip çıkmalıyız.

Onlarsız olmaz-olamaz.