Bu bayram çocuk oldunuz mu?

BAYRAMLAR evvel emirde çocuklar için yaratılmıştır.

Hiç olmazsa çocuklar birkaç gün çocukluklarını yaşasınlar diye.

Çocuklar, doya doya çocuk olsunlar diye.

Allah'tan, İstanbul'da oturduğumuz semtte gelenek bir nebze olsun yaşıyor.

Oturduğumuz ev bahçeli, müstakil bir yapı. Bayram namazından hemen sonra çocuklar kapıyı çalmaya başlıyorlar, eşim hiç üşenmeden bahçeyi aşıyor, merdiven iniyor, el öptürüyor ve onlara daha evvel bankada bozdurduğu birer gıcır 500 binlik veriyor.

Benim çocukluğumda rayiç gıcır 5 TL idi, şimdi rayiç gıcır 500 bin TL.

* * *

Çocuklar bizim evde gıcır para dağıtıldığını birbirlerine duyuruyorlar, eve akın akın geliyorlar.

Keratalarda laf da eksik değil!

Hanımın gıcır banknot dağıttığını gören bir velet soruyor:

- Teyze, yoksa bunları sen evde basıyor olmayasın?

Son güzelliklerini yaşayan çocuklar hálá namuslular.

Hanım, kapıyı çalan çocuğun yanındaki çocuğa da bahşiş vermeye kalkınca, o itiraz ediyor:

- Yok teyze, bana daha önce verdin. Ben sadece arkadaşımı getirdim. Parayı denkleyince maytap almaya gideceğiz.

Ancak, aralarında açıkgözleri de var. Yeni yürüyen kardeşini evden emanet alan oğlan, ona da hanımın elini öptürüyor:

- Öğrensin! Öğrensin!

Eline tutuşturulan paranın ne işe yaradığını bilmeyen şaşkın kardeşin elinden 500 bini, paranın ne işe yaradığını bilen 6-7 yaşındaki ağabeyi, biz kapıyı kapar kapamaz, kapıyor.

Ziyan olmasın diye!

* * *

Tamam bayram çocukların!

Ama biz yetişkinlerin payına da bir şeyler düşmüyor mu?

Mesela, üç günlük de olsa: Çocuklaşma hakkı!

Biz yetişkin olduğumuz için ne kadar çok sorumluluk yükleniyor, ne kadar çok somurtuyor, ne kadar çok sıkılıyor, ne kadar çok stres kaldırıyoruz, gülmeyi kendimizden ne kadar çok esirgiyoruz!

Ama, yılda birkaç gün olsun; çocuklaşmak, şımartılmak, okşanmak bizim de hakkımız...

Kendi adıma konuşuyorum!

Ben yılda birkaç gün olsun:

Alabildiğine şımartılmak, büyüklerimin elini öpüp onlardan bahşiş almak, doyasıya tatlı yemek, bacaklarımı sallayarak hiçbir iş yapmadan oturduğum yerde gerinmek, hatta ve hatta lunaparka gidip salıncağa binmek, bakkaldan maytap satın alıp komşu kızını korkutmak istiyorum.

Tamam biliyorum, artık beni şımartacak anam babam yok, büyüklerimin sayısı da çok azaldı.

Ama ben yine de onlar varmış gibi hareket etmek istiyorum.

Ne yapayım elimde değil; onları özlüyorum, onların beni şımartmasını özlüyorum.

Yılda birkaç gün olsun, çocuk olmak istiyorum!
Yazarın Tüm Yazıları