Afganistan'daki Taliban yönetiminin lideri Molla Ömer'in geçen hafta Pakistan'a kaçan koruması, Taliban'ın ‘‘İslam’’ adına insanları duvarlara nasıl çivilediklerini anlattı.
85 yaşındaki dedesinin dövülmesinin ardından ailesinden birinin Taliban tarafından talep edilmesi üzerine ‘‘zorla’’ Taliban'a katılan
Hafız Sadıkullah Hassani, Taliban'ın vahşetine nasıl ortak olduğunu dünyaya duyurdu.
Sovyetler'in Afganistan'ı terk etmesinden sonra iç savaş yaşayan ülke için Taliban'ın iyi olacağına inandığını belirten
Hassani, muhasebe eğitimi aldığı halde gizli polis olarak görevinin video izleyenleri, iskambil oynayanları, sakalı yeterince uzun olmayanları, uçurtma uçuranları ve yeterince kapalı olmayan kadınları bulmak ve cezalandırmak olduğunu söyledi.
Hassani, ‘‘ülke öyle bir hale geldi ki, herkes herkesi ihbar ediyordu. Bütün zevkli uğraşları yasaklamıştık’’ dedi.
KARGALAR TİTRESİNHassani'nin anlattığına göre Taliban'ın gizli polisine şu şekilde tal
imat verilmişti:
‘‘İnsanlar arasında şöhretiniz öyle kötü olsun ki, sizi gördükleri zaman tir tir titresinler. İnsanları dövebilir, açlıktan öldürebilirsiniz. Biriminiz yeni işkence yöntemleri de bulmalı. Öyle yöntemler olmalı ki, insanlar acıdan çığlık attığı zaman yuvalarındaki kargalar bile korkudan titremeli. Eğer işkenceden kurtulan olursa, bir daha gözüne uyku girmemeli.’’
Yakalanan ‘‘günahkar’’ insanlar ıslak sopalarla kemikleri görülünceye kadar dövülüyordu. Daha sonra kanlar içinde aç ve susuz bırakılan bu insanlar ölüme terk ediliyordu'' açıklamalarında bulunan
Hassani, ‘‘bazen ekmek parçaları atardık önlerine, kan revan içinde sürünmelerini görmek için’’ diye ekledi.
BİN LADİN YÖNETİYORİslam adına gerçekleştirdikleri vahşetten başarılı bulunan
Hafız Sadıkullah Hassani, Taliban tarafından daha sonra kadınlarının iyi dans etmesiyle bilinen günah şehri Herat'a yollandı.
Hassani, Herat günlerini şöyle anlattı:
‘‘Herat'ta en kötü işkenceler yapıldı. Bir adamı o kadar çok dövdük ki çıplak mıydı değilmiydi belli değildi. Yaralarına da bağırsın diye tuz sürüyorduk.’’
Daha sonra
Molla Ömer'in koruması olan
Hassani, bazı insanları elleri ve ayaklarından baş aşağı duvarlara çivileyip öylece bıraktıklarını da anlattı ve utanç içinde
‘‘dünya böyle barbarlık görmemiştir’’ dedi.
Hassani, bir gün kaçmaya ve bu barbarlığı dünyaya anlatmaya karar verdiğini de söyledi.
Afganistan'ı
Molla Ömer'in değil terör şefi
Usame Bin Ladin'in ve Arap militanların yönettiğini anlatan
Hafız Hassani,
‘‘Ülke tamamen Araplar'ın kontrolü altında, Kandehar'ın bütün önemli yerleri, havaalanı, kışla ve tank tümeni tamamen Araplar'ın komutasında’’ dedi.
Taliban'ın eğitim kamplarına iki kez gittiğini belirten
Hassani, bu kamplardan da Arap ve Pakistanlılar'ın sorumlu olduğunu, Pakistan'daki dini okullardan gelmiş çok sayıda öğrenci bulunduğunu ve Taliban'ın içinin Pakistanlı kaynadığını söyledi
BOMBAYLA BALIK AVIHassani, aynı kabileden geldiği için, kaçmadan önce bir süre Taliban lideri
Molla Ömer'in korumalığını yaptığını da anlattı. Sovyetler ile savaşta tek gözünü yitiren
Molla Ömer'in orta boylu, tıknaz yapıda olduğunu belirten
Hassani, ‘‘Hiç kıpırdamayan, yeşil bir takma gözü var. O hep yatakta oturur, etrafa direktifler verir ve teneke bir kutudan para dağıtır’’ dedi.
Molla Ömer'in son derece cahil ve aptal olduğunu, sadece adını yazabildiğini söyleyen
Hassani, Molla Ömer ile
Bin Ladin'in el bombalarıyla balık avladıklarını da söyledi.
ABD'nin M
olla Ömer'den
Usame bin Ladin'i istediğini duyunca çok güldüklerini belirten
Hassani şöyle bu konuda şöyle dedi:
‘‘Amerikalılar çok saf. Molla Ömer Bin Ladin'
i kimseye teslim edemez. Olsa olsa Bin Ladin, Molla Ömer'
i teslim edebilir.’’