Üç denizin sesi 10 yaşında
Güncelleme Tarihi:
Rezzan HASANBEŞEOĞLU
Oluşturulma Tarihi: Ekim 05, 2002 23:29
Tekfen Karadeniz Filarmoni Orkestrası'nın bir adı da Üç Denizin Sesi. Bu ilginç orkestra 10'ncu yıldönümünü bugünden itibaren konserlerle kutluyor. İstanbul dışındaki konserler ücretsiz. 23 ülkeden (Arnavutluk, Yunanistan, Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Rusya, Ukrayna, Moldavya, Bulgaristan, Romanya, İran, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan, Mısır, Filistin, İsrail, Ürdün, Lübnan, Suriye, Irak) 50 sanatçı sahneye çıkacak.
TEMA Vakfı ve Tekfen Holding Başkanı, Artvin doğumlu, 77 yaşındaki Nihat Gökyiğit'ten dinliyoruz bu orkestranın doğuş hikayesini:
‘‘1992'de Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KEİ) kuruldu. Orkestra şefi Prof. Saim Akçıl bu vesileyle bir Karadeniz Oda Orkestrası'nın kurulmasını önerdi. Bölge insanları işbirliğine öylesine susamışlardı ki orkestra 7 haftada kuruluverdi. İki Denizin Öyküsü adlı enerji konferansı vesilesiyle orkestraya Hazar Denizi'nin müzisyenleri de katıldı. Dönemin Cumhurbaşkanı Demirel, ‘Neden iki deniz? Bir de Doğu Akdeniz var' dedi. Ertesi yıl enerji konferansının adı Üç Denizin Öyküsü, orkestranın adı da Üç Denizin Sesi oldu ve 50 sanatçıya ulaştı. Bu orkestranın arkasındaki mana muazzamdır. Barış, istikrar ve refah umudu, bölgesel işbirliğinde kararlılık, parlak bir gelecektir.’’
İşte size Tekfen Filarmoni Orkestrası’nın nasıl bir barış ortamı yarattığını gösteren iki örnek olay:
FİLİSTİN-İSRAİL DOSTLUĞU
Üç yıl önce ilk kez Filistinli ve İsrailli müzisyenler gelir. Gökyiğit ilgilileri uyarır ve ayrı odalar isteyebileceklerini belirtir. Müziğin, en derin düşmanlıkları sıfırlayabileceğini hesaba katmaz. Ama iki müzisyen İstanbul'a gelirken dost olur ve gelir gelmez ‘‘Aynı odayı paylaşabiliriz. Orkestrada birlikte çalmıyor muyuz?’’ derler...
Provalar sırasında yan yana oturmaktadır Ermeni ve Azeri müzisyenler. Ermeni sanatçı konuşur, Azeri meslektaşı tercüme eder...
DOMRAYA DELİ PETRO, BANDURAYA STALİN DÜŞMANDI
Tekfen Karadeniz Filarmoni Orkestrası her konserinde bir ülkenin yerel enstrümanına ayrıcalık tanıyor. Suriye'den ud, Azerbaycan'dan kemança, Özbekistan'dan çeng ve tambur, Kazakistan'dan kılkobuz, Rusya'dan domra, Ukrayna'dan bandura, Bulgaristan'dan kaval, Türkiye'den ney ve bağlama. 10'uncu yıl nedeniyle bu seferki konserlerde tüm enstrümanlar sololarla yer alacak. Arif Sağ bağlama, Ercan Irmak neyle sahneye çıkacak. Enstrümanların ilginç öyküleri de var: Bandura Ukrayna'nın milli enstrümanıdır. Stalin'in ise alerjisi vardır banduraya. Bir gün bandura çalanları Moskova'ya konferansa çağırır. Ülkenin dört bir yanından ustalar akın eder, ama bir daha hiçbirinden haber alınmaz... Rusya'nın domra'sı da yok olmanın eşiğinden dönmüştür. Deli Petro tam bir domra düşmanıdır çünkü. Tüm domraların yakılmasını emreder. Sonra Deli Petro şaka yaptığını söyler. Domralar böylece yeniden doğar.
KONSER PROGRAMI
6 Ekim: Süleyman Demirel Kültür Merkezi İZMİT 19:30
7 Ekim: Milli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu ANKARA 20:00
9 Ekim: Tayyare Kültür Merkezi BURSA 20:30
12 Ekim: İş Sanat Kültür Merkezi İSTANBUL 20:30
‘‘1992'de Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KEİ) kuruldu. Orkestra şefi Prof. Saim Akçıl bu vesileyle bir Karadeniz Oda Orkestrası'nın kurulmasını önerdi. Bölge insanları işbirliğine öylesine susamışlardı ki orkestra 7 haftada kuruluverdi. İki Denizin Öyküsü adlı enerji konferansı vesilesiyle orkestraya Hazar Denizi'nin müzisyenleri de katıldı. Dönemin Cumhurbaşkanı Demirel, ‘Neden iki deniz? Bir de Doğu Akdeniz var' dedi. Ertesi yıl enerji konferansının adı Üç Denizin Öyküsü, orkestranın adı da Üç Denizin Sesi oldu ve 50 sanatçıya ulaştı. Bu orkestranın arkasındaki mana muazzamdır. Barış, istikrar ve refah umudu, bölgesel işbirliğinde kararlılık, parlak bir gelecektir.’’
İşte size Tekfen Filarmoni Orkestrası’nın nasıl bir barış ortamı yarattığını gösteren iki örnek olay:
FİLİSTİN-İSRAİL DOSTLUĞU
Üç yıl önce ilk kez Filistinli ve İsrailli müzisyenler gelir. Gökyiğit ilgilileri uyarır ve ayrı odalar isteyebileceklerini belirtir. Müziğin, en derin düşmanlıkları sıfırlayabileceğini hesaba katmaz. Ama iki müzisyen İstanbul'a gelirken dost olur ve gelir gelmez ‘‘Aynı odayı paylaşabiliriz. Orkestrada birlikte çalmıyor muyuz?’’ derler...
Provalar sırasında yan yana oturmaktadır Ermeni ve Azeri müzisyenler. Ermeni sanatçı konuşur, Azeri meslektaşı tercüme eder...
DOMRAYA DELİ PETRO, BANDURAYA STALİN DÜŞMANDI
Tekfen Karadeniz Filarmoni Orkestrası her konserinde bir ülkenin yerel enstrümanına ayrıcalık tanıyor. Suriye'den ud, Azerbaycan'dan kemança, Özbekistan'dan çeng ve tambur, Kazakistan'dan kılkobuz, Rusya'dan domra, Ukrayna'dan bandura, Bulgaristan'dan kaval, Türkiye'den ney ve bağlama. 10'uncu yıl nedeniyle bu seferki konserlerde tüm enstrümanlar sololarla yer alacak. Arif Sağ bağlama, Ercan Irmak neyle sahneye çıkacak. Enstrümanların ilginç öyküleri de var: Bandura Ukrayna'nın milli enstrümanıdır. Stalin'in ise alerjisi vardır banduraya. Bir gün bandura çalanları Moskova'ya konferansa çağırır. Ülkenin dört bir yanından ustalar akın eder, ama bir daha hiçbirinden haber alınmaz... Rusya'nın domra'sı da yok olmanın eşiğinden dönmüştür. Deli Petro tam bir domra düşmanıdır çünkü. Tüm domraların yakılmasını emreder. Sonra Deli Petro şaka yaptığını söyler. Domralar böylece yeniden doğar.
KONSER PROGRAMI
6 Ekim: Süleyman Demirel Kültür Merkezi İZMİT 19:30
7 Ekim: Milli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu ANKARA 20:00
9 Ekim: Tayyare Kültür Merkezi BURSA 20:30
12 Ekim: İş Sanat Kültür Merkezi İSTANBUL 20:30