SÖZ GÜMÜŞŞE…

Sevgili Serdar,

geçenlerde, koltuğa oturduğu günden bu yana tezkereden hayat pahalılığına, çevre kirliliğinden IMF’nin tutumuna, vergi affından Dünya Bankası temsilcisinin beyanlarına kadar her konuda görüş serdeden, zaman zaman sahip olduğu şapkayı başka şapkalarla karıştıran TBMM Başkanı Arınç’ın bu hallerini eleştirmiştim. Hatta anamuhalefet partisine bile ihtiyaç duyulmaması gerektiğini hatırlatmıştım. Tabii eski TBMM başkanlarından örnekler de sunmuştum.

Geçtiğimiz hafta, Turkish Daily News Gazetesi’nin kuruluş yıldönümü kokteylinde kendisine uzatılan mikrofona ters bakan ve “Hayır görüş bildirmeyeceğim” diyen bir TBMM Başkanı görünce hayretlere düştüm.

Nasıl olurdu da konuşmazdı?

Nasıl olurdu da bir mikrofon görünce görüş serdetmezdi?

Nasıl olurdu da soru sorulunca yanıt vermezdi?

Arınç’ın susması hayra alamet değil gibi geldi bana.

Gerçi şimdi bazıları çıkıp “Yahu şu gazeteci takımına yaranmak ne kadar zor. Konuşuyor suçlu, susuyor suçlu” diyebilirler.

Bu olay öyle böyle değil. İddia üzerine TBMM Başkanlığı seçimlerine giren ve kazanıp koltuğa oturan Arınç’ın tutum ve davranışlarını ilk günden itibaren izleyenler bilirler ki, AK Parti içinde geleceğe yönelik planlar yapılabilir. Çok başlılık bir kere uç vermesin. Yönetim zaafiyeti patlak vermesin. Hemen bunu değerlendirmeye çalışanlar çıkabilir.

Bu olayda birilerinin Sayın Arınç’a “Her konuda görüş bildirme” şeklinde bazı şeyleri hatırlattığını duydum.
Hatta bunu bir atasözüyle izah ettiklerini de:

“ Söz gümüşse sükût altındır” gibi.

Gerçi yerli yersiz konuşmaların insanın başına dert açabileceğine ilişkin bu atasözü iki yanı keskin kılıç gibidir. Karşı tarafa zarar vermek isterken kendi başlarının derde girmesine de yol açabilirler.

Her ne hal ise Arınç’ın durumunu ileride izlemeye devam edeceğiz.

Sevgiler,

Sezai