Sinem Vural
Ömür GEDİK
Cihan ŞENSÖZLÜ
Nur BATUR
Son Güncelleme:
Son trend fakir mahallelerindeki lüks restoran ve kulüplerde sabahlamak
Atina sosyetesinin geceleri başlıca uğrak yeri olan Kolonaki artık boşaldı. Atina'da son trend, New York tipi restoranlar. Yani oto tamircileri ve hurdacıların bulunduğu fakir semtlerdeki eski binalar alınıyor, restore edilip son derece lüks gece mekanları haline dönüştürülüyor.
Otomobil tamircilerinin arasında ilk doğan Aristeradexia. Geniş salonunun cam tabanından binlerce şişelik şarap mahzeni ışıldıyor. Bir bakkal dükkanının tek katlı binasından yapılma Mamacas da en rağbetteki yerlerden biri. Neo taverna dönemi de denilen bu yeni akım Atina gece hayatını iyiden iyiye renklendiriyor.
Atina sahilden dağlara doğru kilometrelerce uzanan bu şehir, bezdiren trafik keşmekeşi ve dinmeyen homurtusuyla ilk anda insanı boğar. Ama yaşadıkça güzelleşen şehirler vardır ya, işte Atina bunlardan biridir. Atina 24 saat yaşar. Eğer akşam 8'de bir restorana giderseniz, garsonlar size şaşkın şaşkın bakarlar. Çünkü o saatlerde Atinalılar henüz siestanın mahmurluğunu üzerlerinden atmaya çalışırlar. Tavernalara ve restoranlara akın ancak akşam 10'dan sonradır. Bu akın gece yarısına kadar sürer. Doğrusu ben, Yunanlı dostlarımızın eğlence temposuna ayak uydurmada başarılı olduğunu söyleyemem. Ama ender ayak uydurduğum bir gece, sahil yoluna çıkınca şaşkına döndüğümü de itiraf etmeliyim. Barlarda, gece kulüpleri ve buzukilerde eğlence sabaha kadar sürdüğü için eve dönüş yolculuğu da Atina'da en erken 04'te başlıyor ve trafik iş çıkış saatlerindeki gibi sabaha karşı da kilitleniyor. Özellikle de Atina'nın son trendi Newyork tipi lüks restoranlarının civarında. Bu restoranlar oto tamircileri ve hurdacıların bulunduğu fakir semtlerdeki eski binalar restore edilerek açılıyor.
Atinalılar yazın gelişiyle birlikte yine Paraliaki'ye yani sahillere taşınmaya başladı. Kış boyunca siyasetçilerin, diplomatların, gazetecilerin ve Atina sosyetesinin uğrak yeri Kolonaki artık boşaldı. Şimdi Atina'da Paraliaki rüzgarı esiyor.
Atinalıların Paraliaki dediği, 80 kilometre uzunluğundaki sahil yolu. Kilometrelerce uzanan plajlar, İstanbul'dan göç eden Rumların yerleştiği Faliron'dan başlıyor. Bazı plajlarda geceleri de partiler veriliyor ama Atinalılar gece hayatı için büyük alanlara kurulmuş gece kulüplerini, barları ve buzukileri tercih ediyorlar.
YENİ TAVERNA AKIMI
Geceye, Osmanlı döneminde Türklerin kullandığı Paşa Limanı'nda yan yana sıralanmış balık tavernalarından birinde güzel bir balık ziyafetiyle başlayabilirsiniz. Ama artık Paşa Limanı eski popülaritesini kaybediyor. Üç yıldır Atina'da olağanüstü bir değişim yaşanıyor. Şehrin içinde hurdacıların, otomobil tamircilerinin bulunduğu fakir semtlerde New Yorkvari restoranlar açılıyor. Gece hayatı, Kolonaki gibi şık semtler yerine artık bu fakir semtlerde restore edilmiş lüks mekanlara kayıyor.
Otomobil tamircilerinin arasında ilk doğan Aristeradexia. Atina'da herkes Aristeradexia'yı konuşuyor. Giderken dar ve karanlık sokaklarında ürküyor insan. Ama akşam 10'dan sonra etrafı öylesine canlanıyor ki hemen popüler bir yer olduğunu anlıyorsunuz. Binaya dışardan bakınca da içeri girince de şaşırıyorsunuz. Dışardan bir hangara benziyor. İçine girince sanki New York'ta postmodern bir restorandasınız.
Daha önce bir oto tamir atölyesi olan kocaman bir alanın girişine inşa edilmiş açık mutfakta, bembeyaz giysileri içinde aşçılar Yunan mutfağından özel yemekler hazırlıyorlar. Zaten bu yeni trendin mimarları Yunan mutfağını zenginleştirmeyi hedefliyor. Bunda başarılı da olmuşlar. Aristeradexia'da çok farklı bir Yunan mutfağı tadıyorsunuz. İsteyen mutfağı çevreleyen barda oturuyor. Biraz içeri girince kocaman salonun orta bölümünü boydan boya kaplayan kalın cam ve bu camın altından aydınlatılan büyük şarap mahzeni dikkat çekiyor. Hafta sonunda rezervasyonsuz giderseniz masa bulma şansınız hiç yok.
BAKKALDAN LOKANTA
En popüler restoranlardan biri de Gazi'de. Yunanca, iki anne anlamına gelen Mamacas'ın yaratıcıları eski gaz fabrikasının yanındaki bir bakkal dükkanının tek katlı binasını satın alıp restore etmişler. Onlar da neo-taverna yani yeni taverna akımının öncülerinden.
Kısacası, Yunanlılar, hem tahta masa ve sandalyeleriyle tipik sokak arası Yunan tavernalarını koruyorlar, hem de yeni bir trend yaratmaya çalışıyorlar. Ama gece ışıklandırıldığı zaman daha etkileyici olan tanrıların tapınağı Akropol'e bakan teras-restoranlar hiçbir zaman popularitelerini kaybetmiyor. Atinalılar, Paraliaki'de ya da New York tipi restoranlarda, sokak tavernalarda ya da Kolonaki'nin popüler kafelerinde 24 saat yaşamaya devam ediyor.
KÜLTÜR MERKEZLERİ DE AYNI YOLDAN YÜRÜYOR
Yeni trendlerin arasında kültür ve sanat kompleksi kurmak da var. Önce Atina Belediyesi, fakir Gazi semtindeki eski gaz fabrikasını restore edip bir kültür ve sanat merkezi yaptı. Sonra yine Gazi'deki kırık dökük eski ipek fabrikasını, Atina'nın tanınmış bir ailesi satın alıp Athinais'i yarattı. Bir zamanlar farelerin cirit attığı eski fabrikanın yerinde şimdi konferans salonları, sineması, sergi salonları, New York tipi restoranı ve kırmızı barıyla modern bir kültür ve sanat kompleksi yükseliyor.
Atina sahilden dağlara doğru kilometrelerce uzanan bu şehir, bezdiren trafik keşmekeşi ve dinmeyen homurtusuyla ilk anda insanı boğar. Ama yaşadıkça güzelleşen şehirler vardır ya, işte Atina bunlardan biridir. Atina 24 saat yaşar. Eğer akşam 8'de bir restorana giderseniz, garsonlar size şaşkın şaşkın bakarlar. Çünkü o saatlerde Atinalılar henüz siestanın mahmurluğunu üzerlerinden atmaya çalışırlar. Tavernalara ve restoranlara akın ancak akşam 10'dan sonradır. Bu akın gece yarısına kadar sürer. Doğrusu ben, Yunanlı dostlarımızın eğlence temposuna ayak uydurmada başarılı olduğunu söyleyemem. Ama ender ayak uydurduğum bir gece, sahil yoluna çıkınca şaşkına döndüğümü de itiraf etmeliyim. Barlarda, gece kulüpleri ve buzukilerde eğlence sabaha kadar sürdüğü için eve dönüş yolculuğu da Atina'da en erken 04'te başlıyor ve trafik iş çıkış saatlerindeki gibi sabaha karşı da kilitleniyor. Özellikle de Atina'nın son trendi Newyork tipi lüks restoranlarının civarında. Bu restoranlar oto tamircileri ve hurdacıların bulunduğu fakir semtlerdeki eski binalar restore edilerek açılıyor.
Atinalılar yazın gelişiyle birlikte yine Paraliaki'ye yani sahillere taşınmaya başladı. Kış boyunca siyasetçilerin, diplomatların, gazetecilerin ve Atina sosyetesinin uğrak yeri Kolonaki artık boşaldı. Şimdi Atina'da Paraliaki rüzgarı esiyor.
Atinalıların Paraliaki dediği, 80 kilometre uzunluğundaki sahil yolu. Kilometrelerce uzanan plajlar, İstanbul'dan göç eden Rumların yerleştiği Faliron'dan başlıyor. Bazı plajlarda geceleri de partiler veriliyor ama Atinalılar gece hayatı için büyük alanlara kurulmuş gece kulüplerini, barları ve buzukileri tercih ediyorlar.
YENİ TAVERNA AKIMI
Geceye, Osmanlı döneminde Türklerin kullandığı Paşa Limanı'nda yan yana sıralanmış balık tavernalarından birinde güzel bir balık ziyafetiyle başlayabilirsiniz. Ama artık Paşa Limanı eski popülaritesini kaybediyor. Üç yıldır Atina'da olağanüstü bir değişim yaşanıyor. Şehrin içinde hurdacıların, otomobil tamircilerinin bulunduğu fakir semtlerde New Yorkvari restoranlar açılıyor. Gece hayatı, Kolonaki gibi şık semtler yerine artık bu fakir semtlerde restore edilmiş lüks mekanlara kayıyor.
Otomobil tamircilerinin arasında ilk doğan Aristeradexia. Atina'da herkes Aristeradexia'yı konuşuyor. Giderken dar ve karanlık sokaklarında ürküyor insan. Ama akşam 10'dan sonra etrafı öylesine canlanıyor ki hemen popüler bir yer olduğunu anlıyorsunuz. Binaya dışardan bakınca da içeri girince de şaşırıyorsunuz. Dışardan bir hangara benziyor. İçine girince sanki New York'ta postmodern bir restorandasınız.
Daha önce bir oto tamir atölyesi olan kocaman bir alanın girişine inşa edilmiş açık mutfakta, bembeyaz giysileri içinde aşçılar Yunan mutfağından özel yemekler hazırlıyorlar. Zaten bu yeni trendin mimarları Yunan mutfağını zenginleştirmeyi hedefliyor. Bunda başarılı da olmuşlar. Aristeradexia'da çok farklı bir Yunan mutfağı tadıyorsunuz. İsteyen mutfağı çevreleyen barda oturuyor. Biraz içeri girince kocaman salonun orta bölümünü boydan boya kaplayan kalın cam ve bu camın altından aydınlatılan büyük şarap mahzeni dikkat çekiyor. Hafta sonunda rezervasyonsuz giderseniz masa bulma şansınız hiç yok.
BAKKALDAN LOKANTA
En popüler restoranlardan biri de Gazi'de. Yunanca, iki anne anlamına gelen Mamacas'ın yaratıcıları eski gaz fabrikasının yanındaki bir bakkal dükkanının tek katlı binasını satın alıp restore etmişler. Onlar da neo-taverna yani yeni taverna akımının öncülerinden.
Kısacası, Yunanlılar, hem tahta masa ve sandalyeleriyle tipik sokak arası Yunan tavernalarını koruyorlar, hem de yeni bir trend yaratmaya çalışıyorlar. Ama gece ışıklandırıldığı zaman daha etkileyici olan tanrıların tapınağı Akropol'e bakan teras-restoranlar hiçbir zaman popularitelerini kaybetmiyor. Atinalılar, Paraliaki'de ya da New York tipi restoranlarda, sokak tavernalarda ya da Kolonaki'nin popüler kafelerinde 24 saat yaşamaya devam ediyor.
KÜLTÜR MERKEZLERİ DE AYNI YOLDAN YÜRÜYOR
Yeni trendlerin arasında kültür ve sanat kompleksi kurmak da var. Önce Atina Belediyesi, fakir Gazi semtindeki eski gaz fabrikasını restore edip bir kültür ve sanat merkezi yaptı. Sonra yine Gazi'deki kırık dökük eski ipek fabrikasını, Atina'nın tanınmış bir ailesi satın alıp Athinais'i yarattı. Bir zamanlar farelerin cirit attığı eski fabrikanın yerinde şimdi konferans salonları, sineması, sergi salonları, New York tipi restoranı ve kırmızı barıyla modern bir kültür ve sanat kompleksi yükseliyor.