Kriz saatlerinde Tayyip Bey neredeydi

Amerika, Türkiye'ye verdiği sözleri tutmamış, Peşmergeler'in Kerkük'e girmesine göz yummuştu.

Bu durum Türkiye'nin Kuzey Irak'a müdahale şartlarından biriydi.

Şimdi ne olacaktı?

Türkiye'nin Kuzey Irak'a bir müdahalesi bırakın Kürt grupları Amerikan askerleriyle de çatışmasına yol açabilirdi.

Şakası yok, çok kritik saatler yaşıyorduk.

Ancak aynı anlarda Ankara'da anlayamadığım bir hareketsizlik vardı.

Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık suskundu.

Ortalarda görünen, krize müdahale eden sadece Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'dü.

Bu arada Kerkük'ten gelen haberler giderek daha vahim bir hal alıyordu.

Peşmergeler kentin altını üstüne getiriyorlar, nüfus ve tapu dairesindeki evrakları yağmalıyorlardı.

Bu kritik saatlerde Abdullah Gül tek başına boğuşuyordu.

Powell'la, Kürt liderlerle konuşup güvence alıyor ve bunu kamuoyuna açıklayarak biraz ortalığı rahatlatıyordu.

Saatler ilerledikce Amerika verdiği sözler doğrultusunda duruma el koyuyor, akşama doğru kriz tam olmasa da büyük ölçüde aşılıyordu.

* * *

İşin tuhafı, dehşet verici bu gelişmeler sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ortalarda yoktu.

Öyle ki Başbakanlığın önüne gelen ve infial halinde olan Türkmenlerle bile ‘‘Meşgulüm’’ diyerek görüşmüyordu.

Ben meslek yaşamımda ilk kez böyle bir olay yaşıyorum.

Benim bildiğim böyle önemli krizlerde duruma dışişleri bakanları değil, başbakanlar el koyar.

Gerekli girişimleri başbakan yapar, sonra halkın karşısına çıkıp gerekli bilgileri o verir.

Devletin kuralları ve geleneği bunu gerektirir.

Ama önceki gün Başbakan ortalarda yoktu.

Dışişleri Bakanı, Başbakan'ın yapması gereken görevleri üstlendi.

Gelişmeleri de halka o açıkladı.

AKP iktidarında devlet geleneklerine, göreneklerine aykırı davranışlara sürekli tanık oluyoruz.

* * *

Başbakan böyle günlerde ağırlığını koymayacak, görevini dışişleri bakanına bırakacaksa niye o koltukta oturuyor?

Kriz bir gün önce yaşanmış, ertesi gün ortalık büyük ölçüde yatışmış, Başbakan ondan sonra ortaya çıkmış nutuk atıyor.

Zaten Tayyip Bey'in en iyi yaptığı iş, sakin günlerde çıkıp nutuk atmak, demagoji yapmak.

İyi de Türkiye gibi koca bir ülkeyi böyle yönetmeye imkán yok.

Zor zamanlarda tam siper olup, işler normale dönünce ortalığa çıkarak başbakanlık yapılmaz.

Tayyip Bey'in bu tavrını kendi partisi ciddi olarak sorgulamalı.

Grup toplantısında milletvekilleri kriz saatlerinde neden ortalıkta görünmediğinin hesabını başbakandan sormalı.

Önceki gün yaşadığımız bu olayı önümüzdeki günlerde de sık sık yaşayabiliriz.

Çünkü Kuzey Irak'ta kriz tam olarak çözümlenmedi. Her an yeni krizler meydana gelebilir.

Her krizde biz çıkıp ortalıkta başbakan arayacaksak yandık demektir.

Bir ülkenin başbakanının çapı böyle kriz dönemlerinde ortaya çıkar.

Koltukta oturup, nutuk atmakla ne başbakan olunur, ne de lider.