Vergisini indirince şarap kayda girmezse yeniden yukarı çekerim

MALİYE Bakanı Kemal Unakıtan, önceki hafta "Şişede fiyatın üç katı vergi olur mu, bu yük sırtımıza bindiğinden beri ayakta zor duruyoruz" diye yakınan şarap üreticileriyle buluştu.

Aslında Unakıtan’ın önceliği, şarapta üçte bir düzeyinde olan kayıtlı ürün oranının artışını görmek, sonra vergisini gözden geçirmekti.

Unakıtan, şarap üreticilerinden kendisine yönelen her yakınmada, yanıtını yapıştırıyordu: "Kardeşim 80-90 milyon litre şarap üretiyorsunuz. Kayıtlı olan ürün 20-30 milyon litreyi geçmiyor."

Bakan Unakıtan, sigara ve alkollü içkide devreye aldıkları "yeni bandrol ve üretim bandını izleme sistemi"nden umutluydu. Bu sistem şarabın da içinde bulunduğu alkollü içkilerde kayıtdışı üretim ve satışı ortadan kaldıracak, o zaman Unakıtan ve ekibi de vergileri gözden geçirecekti.

Ancak, şarap üreticileri "Vergi sadece bizi değil, üzüm üreticisini de vuruyor, bağlar sökülmeye başlandı" diye yeniden Unakıtan’ın karşısına çıkınca, en azından bir söz almayı başardı:

"Daha düşük fiyatlı olan sofra şarabını kayıt altına almak için ÖTV’sinde indirim yapabiliriz. Yalnız indirim yaparsak, sizi daha da yakından izleriz. Eğer şarap üretim ve satışında kayıtlılık oranı artmazsa, verginizi anında yeniden yukarı çekeriz."

Unakıtan, şarap üreticileriyle daha önceki görüşmelerinde sektörün ödediği verginin 60 milyon YTL’nin altına düşmesine asla tahammül edemeyeceklerini ısrarla vurgulamıştı: "20-30 milyon litre arası kayıtlı satılan şaraptan 60 milyon YTL dolayında vergi gelirimiz var. Verginizi indirdiğimizde, bizim gelirlerimizin 60 milyon YTL’nin asla altına inmemesi gerekir. Buna güvenemediğimiz için indirime gitmiyoruz."

Şarap üreticileri de Maliye Bakanı karşısında hep aynı savunmayı yineledi: "Aslında bizim beklenti ve dileğimiz şarapta alınan verginin düzeyinin Avrupa Birliği (AB) ülkeleriyle aynı olması. Siz vergimizi normale getirin, bakın kayıtlı üretim ve satış artacak, vergi kaybı değil, artışı yaşanacak."

Aslında şarap üreticileri Maliye Bakanı’nın "sofra şarabının ÖTV’sini biraz indirebiliriz" sözünden pek memnun kalmadı. Çünkü, onların beklentisi sektörün tümünü kapsayacak bir vergi indirimiydi. Ancak aralarında umutlu olanlar da yok değil:

"Sofra şarabında ÖTV indirimi olur da, bu ürünlerde kayıtlılık oranı artarsa, o zaman Maliye Bakanı’nı ’sektörün tümünü kucaklayan vergi indirimi bekliyoruz’ talebimizle daha kolay ikna edebiliriz."

Kısacası, ilk adımı Maliye atacak, sofra şarabının ÖTV’sini düşürecek...

Şarap üreticileri, "Biz de kayıtlılık oranını artırdık" diyecek...

Göreceğiz...

İngiltere’ye dolar veya Euro’yla gitsek daha mı iyi

AKBANK Private Banking’in Euromoney’den ödül alma töreni için gittiğim Londra’da Oxford Street’te döviz bürosundaki tabloda YTL’nin de alım satımı yapılan paralar arasında görünce heyecanlanmış, 50 YTL bozdurmuştum. Bu heyecanımı yazıma da yansıtmıştım.

Kimi, "Zaten eskiden beri İngiltere’de TL verip, İngiliz Poundu almak mümkündü" diye eleştirdi, kimileri de, "Alım-satım arasındaki marjın küçüldüğünü söylüyorsunuz. Hálá 28 pence fark var. Bu çok büyük" diye yüklenenler oldu.

"Eskiden beri TL’yi İngiltere’e pounda çevirmek mümkündü" diyenlere, bizim paranın bol sıfırlı döneminde döviz tabelalarına sığmadığını hatırlatmak istiyorum.

İşin "fark yüksek" yanına gelince... İngiltere’ye giderken cebimde Euro vardı. 50 YTL’yle Türkiye’den Euro alıp, sonra onunla İngiltere’de döviz bürosuna gidince 20 pound alınabiliyor. Aynı durum dolar için de geçerli.

Ben 50 YTL’yi verip, 19 pound alabilmiştim...

Arada 1 pound fark var... Bilginize...

Başbakan’ın bile torpil istediği fabrikayı leasing vergisi vurdu

ANKARA Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Doğanlar’la birlikte ekonomideki gelişmeleri değerlendirirken, üyelerinin sıkıntılardan bazı örnekler verdi:

"Hükümet ’kötü niyetli kullanım var’ diye finansal kiralamada (leasing) yüzde 1 olan KDV’yi yüzde 18’e çıkardı. Bu kararın yarattığı sıkıntının en yakın örneğini kendi üyelerimizde gördük. İş makinesi üreten bir arkadaşımız, finansal kiralamayla satışlar durma noktasına gelince İzmir’deki fabrikasını kapatmak zorunda kaldı."

Nurettin Özdebir’in anlattığına göre, söz konusu iş makinesi üreticisinde daha önce satış sırası varmış. Hatta, Başbakan’lıktan bile torpil için destek isteyenler olurmuş: "Bir gün Başbakanlık’tan aradılar, ’Bir şirket sizin üyeniz iş makinesi üreticisinden iş makinesi alacak. Bu şirkete ürünün bir an önce teslim edilmesi için yardımcı olur musunuz’ dediler."

Öyle anlaşılıyor ki, söz konusu iş makinesinin alıcıları için 17 puanlık KDV farkı, çok önemliymiş...

Maliye, çiftçinin traktör ve tarım makinelerinde KDV’yi yüzde 8’e çekti...

Özdebir’in verdiği örneğin de incelemesinde yarar var...
Yazarın Tüm Yazıları