Ve yıkım başladı! 725 konut...

Merkez Sur ilçesinden geçen Dicle Nehri’ne hakim tepede bulunan ve türkülere konu olan tarihi Kırklar Dağı’nda 6 yıl önce yapımına başlanan, daha sonra mahkeme kararı ile inşaatı durdurulan 725 konutun ilk etabının yıkımına başlandı. Bugün sabah saatlerinde Kırklar Dağı’na giden Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ekipleri, çevrede güvenlik önlemi aldıktan sonra, iş makineleriyle bir blokta yıkım işlemlerini başlattı. Yıkım işleminin yapıldığı blokların çevresine güvenlik şeridi çekilirken, konut sahiplerinin herhangi bir taşkınlık yapmaması için polis tarafından geniş güvenlik önlemleri alındı. İş makinesiyle yıkımına başlanan blokun, yıkım kararı verilen ilk parsel olduğu belirtilirken, yıkım işleminin birkaç gün süreceği öğrenildi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan vekili Cumali Atilla da yıkımın yapıldığı bölgeye giderek incelemelerde bulundu. Belediye yetkililerinden blokların yıkımı ile ilgili bilgi alan Atilla, hakkında konutların diğer bloklarında da inceleme yaptı.

SUR BELEDİYESİ 10 GÜN SÜRE VERMİŞTİ

2 gün önce (27 Aralık) inşaatı yapan Kırklardağı İnşaat Şirketi’ne yazı gönderen Sur Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Yapı Kontrol Şefliği, konutların ilk etabını oluşturan 80 konutluk 4 bloğun yıkılması için 10 günlük süre (6 Ocak’a kadar) tanındığını bildirmişti. İnşaat şirketine gönderilen yazıda, 4 ayrı parsel üzerinde 31 Aralık 2010 tarihinde alınan inşaat ruhsatlarının geçerlilik sürelerinin dolması sebebiyle konutların 15 Kasım 2017 tarihinde İmar Kanunu gereği mühürlendiği kaydedilmişti. Yıkım kararının Sur İlçe Belediye Meclisi’nin 11 Ağustos 2017 tarihli ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 15 Eylül 2017 tarihli imar planının iptali kararına dayandırıldığı belirtilen yazıda, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın imar planının iptal edilmesi ve yeniden onaylanma ihtimalinin bulunmadığı yönünde görüş bildirdiği de kaydedilmişti. Yazıda, 4 ayrı parsel üzerindeki 80 konutluk yapıların kaçak ve ruhsatsız sayılması nedeniyle 10 gün içinde yıkılması istenmiş, aksi takdirde gerekli işlemin Belediye tarafından yıkımın yapılacağı ve masrafların yüzde 20 fazlasıyla inşaat şirketinden tahsil edileceği belirtilmişti.

SOSYAL TESİSLER DE YER ALACAKTI

Daha önce kapatılan Bağıvar Belediyesi sınırlarında bulunan Kırklar Dağı, 2001 yılında imara açılmış ve imarda eğitim tesisi olarak gösterilmiş, 2008 yılında imar planı revize edilmiş ve 2009 yılında da yapı için ruhsat verilmişti. Merkez Sur Belediyesi’nin de onayıyla Kırklar Dağı’na ilk etapta ’1+1’ ve ’2+1’ olarak 10 katlı, 4 blokta, 80 konut yapılması; ikinci etapta ise 15 katlı bloklarda toplam 600 konut ile birlikte 27 katlı bir otel, yüzme havuzu, tenis kortu, sentetik buz pisti, 2 büyük süs havuzu, anfitiyatro, öğrenci yurdu, alışveriş merkezi, cami, gezi alanları ve park orman yapılması planlanmıştı.

EV SAHİPLERİ:360 KİŞİ MAĞDUR OLDU

Konut projesinden ev alan ve bugün yıkımın yapıldığı Kırklar Dağı’na gelen vatandaşlar, burada kaçak proje ve aykırı bir durum olmadığını belirterek, "Bunun imar iznini DBP vermişti. Daha sonra kayyum atandı. Diyarbakır’a gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı, buranın yıkılacağını söylemişti. Bunun üzerine belediye inceleme başlattı. Bakanlıktan bir heyet gelip, burada 10 gün boyunca incemelerde bulundu. Kanuna, ruhsata, projeye aykırı hiç bir şey bulamadılar. Benim gibi 360 kişi burada mağdur oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanının ağzından çıkan iki kelime ile burası yıkılıyor. Mahkeme kararıyla yıkılacak bir şey değil. Bizim de hakkımızı verin, bizi perişan ettiniz. Şu an bu binalarda 18 aile ikamet ediyor. Hakkımızı verin yıkın. Kanuna aykırı ve kaçak bir durumu yok. Hakkımızı verin, biz kamu yararına karşı değiliz. Tapularımız var, kaçak bir durum yoktur" dedi.

Kırklar Dağı konutlarında ev alanların avukatı Mehmet Sıddık Kaya ise aynı zamanda buranın mağdurlarından biri olduğunu belirterek, "Yaklaşık 1 ay önce inşaatın mühürlemesi yapıldı. Gerekçe olarak imar kanunun 32’nci maddesi gösterilmişti. Ancak atıfta bulunan bu madde yanlış. Çünkü burası ruhsatı alınarak inşaata başlanan yerdir. 5 yıllık sürede bitmediği için ruhsatın yenilenmesi için Sur Belediyesi’ne başvuruda bulunuldu. Ancak Sur Belediyesi ruhsat yenileme işlemini tamamlamadı. Süreç böyle devam ediyordu. Ruhsat yenileme ve inşaatın yıkılmasının yanlış olduğu anlatmak için belediyeye başvurduk. 27 Aralık günü Sur Belediyesi’nce kendimiz tarafından yıkılması için 10 günlük süre verildi. Ama Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bu süreyi beklemeden yıkım işlemine başlamıştır. Yıkımı sağlayan Büyükşehir Belediyesi kayyumu ve ilgililer hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağız. Vatandaşların mağdur olmaması için tazminat davası açacağız. Burası ruhsat alınarak yapılan bir yerdir, gecekondu değildir. Burası ancak kamulaştırılarak yıkılabilir. Müteaahitler zaten vatandaşları mağdur etmişlerdi. Bu uygulama vatandaşı ikinci kez perişan etmiştir. Bu konutların hepsi satılmış durumda" diye konuştu.

Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan yazılı açıklamada ise, şöyle denildi:

"Kırklar Dağı efsanelere, türkülere konu olmuş şehrimizin önemli mekanıdır. Bu kültürel mirasın bir türkü tadında kalması ve yaşaması adına ’Kırklar Dağının Düzü’ yeniden ortaya çıkıyor. Kırklar Dağı’nı beton yığınına çeviren bu ilkel anlayış artık bu kadim şehrin değerleriyle oynayamayacaktır. Bu ucube yapıların yıkılması sade bir yıkım değil bu şehrin kültürüne ve mirasına sahip çıkmaktır. Kırklar Dağı’nda yer alan ucube yapıların yıkılması kadim bir tarihin şehri olan Diyarbakırımızın kültürüne ve tarihine sahip çıkmasının bir gereğidir. Peygamberler, sahabeler ve evliyalar şehri Diyarbakır, kadim kültürüne ve değerlerine sahip çıkmaya her zaman devam edecektir. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olarak şehrimizin kültürünün ve ortak mirasının korunması ve geleceğe taşınması önceliklerimiz arasındadır. Devletimizin ve hükümetimizin bize verdiği görevleri en hassas şekilde hukuk ilkeleri çerçevesinde yerine getirerek kadirşinas Diyarbakırlı hemşehrilerimize hizmet etmeye gayret ediyoruz. Kırklar Dağı’nda gerçekleştirilen yıkım çalışmaları da hukuk çerçevesinde yapılmaktadır. Bazı çevreler hemşehrilerimizin ve şehrimizin ortak mirası olan Kırklar Dağı’nın yapılaşmasında sessiz kalırken bu gün mağdur edebiyatı yapmaları da abesle iştigaldir. Şehrimizin ortak mirasını özel mülkiyete açılması şehrin kültürüne ve ortak mirasına sahip olan tüm yaşayanların aslında mağdur edilmesidir. Bu gün tekrardan Kırklar Dağı olması gerektiği gibi tüm Diyarbakırlılarındır."

Belediye açıklamanın sonunda ise, hukuk ilkeleri ve yasalar çerçevesinde yapılan işlemde hiç kimsenin mağdur olmasının söz konusu olmadığı hatırlatılarak, "Devletimiz ve belediyemiz yaptığı tüm işlemlerde hukuk ilkelerini ve hakları önceliklendirmiş olup yaptığı hiçbir iş ve işlemde vatandaşın mağduriyetine sebep vermemiştir"denildi.