Vatandaş yabancıya ev satışı istemiyor, yatırımcı ‘İhracat sayılsın’ yoklaması çekiyor

- Mall of İstanbul’daki konutlarımıza 29 farklı ülkeden alıcı geldi. Ön satışla yabancılardan sağlayacağımız gelir 200 milyon liraya ulaşıyor. Yani, 100 milyon dolar düzeyinde.
Ardından sektörün talebini ortaya koydu:
- Mütekabiliyet (karşılıklılık) mevzuatındaki değişiklikle özellikle Körfez Bölgesi’ne satışlarımız canlandı. Yani, gayrimenkul önemli döviz geliri kapısı olmaya başladı. Şimdi hükümet bir adım daha atıp yabancılara gayrimenkul satışını da ihracat saysa çok iyi olur. Belki yabancılara satış bu şekilde KDV muafiyeti kapsamına girer.
Bu noktada Emlak GYO’nun ikincil halka arzını anımsadı:
- Emlak GYO’nun yüzde 25’lik ikincil halka arzında 3.2 milyar liralık gelir oluştu. Emlak GYO hisselerinde yabancı payı yüzde 68’e ulaştı. Kaç sanayi şirketinin yüzde 25’inin halka arzında bu boyutta bir gelir oluşur? Gayrimenkul büyük döviz girdisi yaratacak sektör olarak karşımızda duruyor.
Sonra da 10 Aralık 2013’te İstanbul’da düzenleyecekleri “Gayrimenkul Zirvesi”nde detaylarını paylaşacakları araştırmadan ipuçları verdi:
- 5 bin kişinin katılımıyla araştırma yaptırdık. Araştırmaya katılanların yüzde 65’i, “Yabancılara konut satılmasını istemiyoruz” dedi.
- Bu yaklaşımı neye bağlıyorsunuz?
- Vatandaşlarımız bu işe “Vatan toprağımız satılıyor” şeklinde yaklaşıyor. Oysa, örneğin 1000 konutluk rezidansta bir daire alan yabancıya arsadan bide 1 pay düşüyor. Yani, vatan toprağı bir yere gitmiyor.
Yabancılara konut satışına karşı çıkılmasının diğer nedenine değindi:
- Araştırmaya katılanlar, yabancıların konut aldıkları sitelerde, bölgelerde “sosyal yapıyı bozduğunu” düşünüyor.
Aziz Torun, araştırmadan dikkatini çeken şu sonuca işaret etti:
- İstanbullu için gayrimenkul alırken önemli etkenler arasında yüzde 39’la trafik sorunu öne çıkıyor.
Sonra deprem konusuna dikkat çekti:
- İstanbul’da konu alımında depreme dayanıklılık konusu yüzde 6 gibi bir oranla çok gerilerde kalıyor.
Buna şu yorumu getirdi:
- Vatandaşlarımız yeni projelerin deprem yönetmeliklerin uygun yapıldığını düşünüyor. Yeni projeleri peşinen depreme dayanıklı kabul ediyor.
Yabancılar konusuna yeniden dönüp Türkiye’de konut almalarının yarattığı diğer gelir noktalarına vurgu yaptı:
- Yabancılar ülkemizde gayrimenkul alımıyla birlikte emlak vergisi, aidat gibi düzenli ödemeleri yapmaya başlıyor. Mobilya başta olmak üzere iç dekorasyon yaptırıyor. Ayrıca, ortalama 2-3 ay konaklasa, ailesiyle birlikte ciddi harcama yapması söz konusu oluyor. Bunlar ülkemize döviz girişi anlamına geliyor.
Vatandaş istemese de proje sahibi şirketler yabancılara gayrimenkul satmak için can atıyor.
Bu yolla gelen dövizin artışı, “vatan toprağı” tedirginliğini ortadan kaldırmaya yeter mi?

Kurallar önceden konulsun ‘imar’ tartışmaları bitsin

GYODER Başkanı Aziz Torun, derneğin İcra Kurulu Üyesi Füsun Yılmaz Phillipson’un da katıldığı buluşmada İstanbul’daki bazı projelerle ilgili tartışmaları şöyle değerlendirdi:
- Hükümet ve yerel yönetimler kuralları önceden koysun, imar durumu tartışmaları projelerin bitirildiği günlere sarkmasın. Bugün yüksekliği veya yoğunluğu tartışılan projelerde kurallara uyulmuştur. Ancak, kamu yönetimi bazı projeler ortaya çıktıktan sonra fikir değiştirmiştir. Bu yüzden gündeme gelen tartışmalar yatırımcıya sıkıntı yaşatıyor.