Van, Susurluk’tan önemli

VAN olayını inceleyen Emniyet Genel Müdürlüğü müfettişlerinin raporları dün kamuoyuna yansıdı:

Müfettiş Dr. Osman Olgun ile Ümit Aksoy’a göre, silahlı baskın yaparak polisin elinden uyuşturucu kaçakçısı Hamit Bayram ile eylem ortağı Hüsnü Özbuz’un kaçırılması...

Bu zanlıların ‘alıcı’ sandıkları polise satmayı önerdikleri 48 kilogram eroinin buharlaşıp (!) kaybolması...

Polisi basanların başındaki Mustafa Bayram isimli sabıkalı eski milletvekili ile adamlarının, ‘kanun temsilcisi’ dediğimiz polise karşı zor kullanıp beşini -deyim yerindeyse- haşat etmeleri...

Onların bu eylemlerini, aşiret reisi bir eski milletvekilinin alenen desteklemesi ve ‘Mustafa Bayram’ın üstüne gideni pişman etme’ sözü vermesi, anlaşılan pek de önemli değilmiş.

Nitekim bu müfettişler olayı ‘adi bir zabıta vakası’ gibi görmüşler ve konuyu ‘Bir polis memurunun, yanında konuşulanları amirlerine aktarmayı ihmal etmesi; bir polis müdür yardımcısının, kendi müdürünü olaylardan haberdar etmemesi ve ötekinin -özellikle Van Emniyeti’nde Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürü olan Tayfun Albayrak’ın- zanlı Hamit Bayram’ı Malatya’dan Van’a getiren ekiple işbirliği yapmaması’ ile sınırlı tutmuşlar.

Oysa ortada uyuşturucu kaçakçılarının devlete meydan okuyacak güce ulaştıkları gerçeği var.

Bu raporu Emniyet Genel Müdürlüğü ile İçişleri Bakanlığı’nın benimseyip benimsemeyeceği henüz belli değil. Ama benimserlerse yandık demektir.

İşin tuhafı dünkü haberlerden anlaşıldığına göre daha da beteri söz konusu. Nitekim raporda özetle ‘zanlı Hamit Bayram ile eylem ortağını Malatya’da yakalayıp Van’a getiren polis ekibi ile işbirliği yapmadığı’ ileri sürülen, görevi itibarıyla tam aksini yapması gereken Tayfun Albayrak, Van’dan terfian Ankara’ya hem de Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Narkotik Şube Müdürlüğü’ne tayin edilmiş.

Hadi diyelim ki Van esasında -uyuşturucu kaçakçılığı yönünden- temiz bir yöredir. O nedenle bu tayinde bir anormallik yoktur.

Peki ama, ‘Van’da İl Jandarma Komutanlığı yüzbaşılarından Orhan Ünlüsoy’un, uyuşturucu kaçakçılığı yapmak ve piyasaya sahte para sürmek için çete oluşturmak’ suçundan, İsmail Şahin Arvasi ve Necmettin Bedirhanoğlu isimli eylem ortaklarının da ‘çete üyesi olmak’ suçundan tutuklandıklarını’ nasıl göz ardı edelim?

Bunların bir de polis memuru Süha Aktaş isimli eylem ortağı varmış.

Meğer bu sütunda 13 Temmuz günü çıkan yazıyı:

Görüldüğü gibi Van’da Susurluk benzeri bir olay var... Devletin yetkilerini kullananlar üzerinde ciddi şüphe bulutları dolaşmasına sebep olan... Ağalık düzeninin tüm gücüyle devam ettiğini ortaya koyan... Ve uyuşturucu kaçakçılarının ortalıkta cirit attığını gözler önüne seren bir durum.

Türkiye’yi yönetenler temizliği önce devlet kadrolarından başlatmadıkça, bu düzenin belini kıramazlar...

Bunu da ancak o uyuşturucu şebekeleriyle ortaklığı olmayanlar yapabilir
’ diyerek bitirirken tam da yaranın üstüne parmak basmışız.
Yazarın Tüm Yazıları