Vahap Munyar: Deppler, piyasaları yatıştırmaya geliyor

Vahap MUNYAR

IMF Avrupa Başkanı Michael Deppler, bugün Türkiye'ye geliyor. IMF Türkiye Masası Şefi Carlo Cottarelli ile yetinilmeyip, Deppler'in de devreye girmesi, Türkiye'ye ek desteğin

hızla devreye sokulmasına dönük adım olarak niteleniyor.

ANKARA'da ekonomi bürokratları, İstanbul'da bankacılık sektörü geçen haftayı uykusuz gecelerle geride bıraktı. Özellikle Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel ile Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp, gece gündüz Uluslararası Para Fonu (IMF) yetkilileriyle doğrudan temas kurdu.

Geçen haftanın kritik konusu Türkiye'nin IMF'den istediği ek destekti. Kimilerine göre 5 milyar dolar, kimilerine göre belki de daha fazla olabilecek ek destek konusunu, yerinde görüşmek üzere bugün IMF'nin Avrupa Başkanı Michael Deppler başkanlığında bir heyet Türkiye'ye geliyor.

Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel'e soruyoruz: ‘‘Deppler'in gelmesi ne anlam taşıyor?’’

Erçel şu yanıtı veriyor: ‘‘Bu durum, Türkiye'ye verilmesi gündemde olan ek desteğin en hızlı şekilde sağlanacağı anlamına geliyor. Gelip durumu yerinde görecekler. Neler yapılabileceği konuşulacak.’’

Erçel, hem IMF'nin, hem de Türk hükümeti ve bürokrasisinin hızlı hareket ettiğine inanıyor.

IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer, Türkiye Masası Şefi Carlo Cottarelli, son iki hafta içinde Türkiye'nin ekonomi bürokratları ile sıkı temas içinde olmuş.. MF Başkanı Horst Köhler'in destek mesajını hızlı bir şekilde vermesi, bu bağlantılar sağlamış.

Erçel, hükümetin de son günlerde işi çok hızlandırdığını unutmamak gerektiğini vurguluyor. Buna Türk Telekom'un blok satışıyla ilgili adım atılmasını, vergilerle ilgili kararnameleri, kamu bankalarını özerkleştirecek kanunun uygulamaya dönük kararnamelerinin gündeme gelmesini örnek gösteriyor.

Ek destek ne kadar olacak?

Erçel, ‘‘Bu konularda rakam telaffuz etmek yanlış olur. Önemli olan IMF'nin ciddi anlamda desteğini ortaya koyması. Verilen mesajlar ve atılan adımlar IMF'nin işi sıkıya aldığının göstergesi’’ diyor.

Erçel, son iki haftada yaşananları hem Türkiye, hem de IMF için ciddi bir test olarak da değerlendiriyor.

LİRAYI NEDEN KISTI?

Erçel, ‘‘Hafta içinde Türk Lirası'nı yeniden kıstınız. Neden bu kararı aldınız?’’ sorusunu da şöyle yanıtlıyor:

‘‘Piyasayı rahatlatmak için IMF'yle temasa geçtip, anlaştığımız limitleri aşma pahasına piyasaya likidite verdik. Ancak, sonunda bir de baktık ki, Türk Lirası'nı kapan, dönüp bizden döviz alıyor. Evet, rezervimiz şu anda 18.8 milyar dolar, bu anlamda sorun yok. Ancak, her gün oluk oluk da döviz vermemiz de doğru olmazdı. Dövize yönelişin durması gerekiyordu. Biz de yeniden IMF limitlerine döndük. Nitekim dövize yöneliş durdu. Biz de faizlerin fırlayacağını tahmin ediyorduk. Bu sorunların hepsini önümüzdeki hafta atlatacağımızı düşünüyoruz.’’

Deppler'in gelişiyle piyasalar sakinler mi? Ekonomi bürokrasisi, hükümet, hatta IMF de artık sadece olumlu mesaj vermenin piyasaları sakinleştirmeye yetmeyeceğinin farkında.

Deppler ve ekibinin incelemesi sonrası en azından ek destek rakamı kesinleşirse, yani işin adı konulursa, o zaman işe yarar.