Uykusuzluk çekenlere müjde!

Tuğrul ŞAVKAY
Haberin Devamı

Benim gibi şişman ve kırk yaşının üzerindeyseniz tehlike kapıda değil, muhtemelen içerde.

Geceleri iyi uyuyamaktan şikayetçi olmanız sizin ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğunuzu gösterebilir.

Kesin konuşmaktan kaçınmamın en önemli nedeni, bir tıp doktoru olmamam. Üstelik hekimler de hastayı görmeden bir iki belirtiyle kesin teşhis koymuyor.

En iyisi ben kendi durumumu anlatayım.

* * *

Neredeyse bir yıldır geceleri çok kötü uyumaktayım. Daha doğrusu şöyle derin ve dinlendirici bir uykudan mahrumum.

Sabahları alışılmışın çok dışında geç saatlerde kalkıyorum.

Saat hesabıyla uzun uyumuş olmama rağmen, vücudumda hiçbir dinlenme belirtisi yok.

Aksine, sanki gece boyu adamın biri beni eşek sudan gelinceye kadar bir güzel dövmüş gibi kemiklerim sızlıyor.

Sabahın ilk birkaç saatinde içtiğim onca çaya, kahveye; başımdan aşağıya akıttığım onca soğuk suya rağmen bir türlü ayılamıyorum. Kafamın yerine gelmesi neredeyse öğle saatlerini buluyor.

Evden çıkıp bir yerlere gideceksem, yolda araba kullanırken ani, saliselik dalgınlıklarla nice tehlikeler atlattım.

Birçok küçük ayrıntıyı birden hatırlayamıyorum. Çok bildik şeyler birkaç saniye sonra aklıma geliyor. Bu kısa lapsuslar, sonuçta başarıyla atlatılsa bile, insanı o anda çok rahatsız ediyor.

* * *

Hekim arkadaşlarım bu halimi görünce bende ciddi bir uyku bozukluğu olduğuna karar verdiler.

Bu durumun çok tehlikeli olduğunu söylediler.

Mesela birçok ülkede trafik kazalarının üçte biri, mikro uyku denen bu saliselik dalgınlıklardan olurmuş. Saatte yirmi otuz kilometre hızla önündeki arabaya çarpan sürücüün derdi, gece boyu çektiği uykusuzluk. Gece dinlenemeyen beyin, gündüz küçük kaçamaklar yapmaya başlıyor. Hikayenin özeti bu.

Hekim dostlarımın ortak tavsiyesi, bir uyku laboratuarına başvurmam oldu.

Sorup soruşturduğumda en gelişmiş laborutarın Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilimdalı Uyku Laboratuarı olduğu ortaya çıktı.

Prof. Dr. Hakan Kaynak ile gidip görüştüm.

Derdime deva olmaya çalıştı.

Aynı fakülteden Prof. Dr. Erbil Gözükırmızı’nın başkanı olduğu Türk Uyku Araştırmaları Derneği’nin ve sponsorların katkıları ile beş yıldızlı otel konforunda ve en ileri teknolojik imkanlarla küçük bir laboratuarı hizmete başlamış.

Laboratuara küçük dememin nedeni, şimdiden altı ay dolu olması.

Halbuki daha fazla oda ve alet olsa, daha çok kişiye daha kısa zamanda yardım etmek mümkün olacak.

Yine de buna da şükür demek gerek.

* * *

Uyku sorununuz varsa, çözümü sakın ertelemeyin.

Sizin için olduğu kadar başkaları için de tehlikeli sonuçlardan kaçının.

Mutlaka bir hekime başvurun.

Rahat ettiğinizde hekiminizle birlikte beni de hayırla anmayı unutmayın!

Polis kanunların üzerinde mi?

Birkaç hafta önceydi.

Çiftyönlü bir arayoldan Harbiye’ye doğru çıkıyorum.

Geliş yönünden bir polis arabası sivil plakalı bir arabaya yol açarak birden önüme çıktı. Polis arabasından sürekli 'yol açın' diyerek anons yapılıyor.

Kolayca tahmin edeceğiniz gibi trafik allak bullak oldu.

Yokuş yukarı arabayı durdurmak zorunda kaldım. Arkamdaki akış felç oldu.

Polis otosu ve onu izleyenler büyük bir fiyatayla basıp gittiler.

* * *

Bundan birkaç gün sonra yine Harbiye civarında Divan Oteli’ne doğru gitmekteyim.

Dalgınlıkla sarı ışıkta geçmişim.

Bir trafik polisi beni durdurup, ceza kesiyor.

Tam o sırada Trafik Vakfı’na ait bir çekici basbayağı kırmızı ışıkta basıp geçti.

Bana ceza kesen polise durumu gösterdim. 'Trafik araçları yasalardan muaf mı?' sorum karşısında polis verecek cevap bulamadı. Ceza kesmekten vazgeçip 'geçin' dedi.

* * *

İçişleri Bakanı Sayın Sadettin Tanatan’a bir sorum var. Polis, yasaların üzerinde mi? Ya da başka bir biçimde söyleyecek olursak, yasalar polisi bağlamıyor mu?

Haberin Devamı

Şimdi bu sorunun cevabını merak ediyorum.

Yazarın Tüm Yazıları