Utanç tablosu

Güncelleme Tarihi:

Utanç tablosu
Oluşturulma Tarihi: Şubat 01, 1998 00:00

Sanlı KAPTAN
Haberin Devamı

Gaziantepspor, ilk yarının tamamında oyunun kontrolünü elinde tutan, sürekli golü düşünen ve durmadan pozisyona giren taraftı. Antep oynuyor, Beşiktaş rakibini kuzu kuzu izliyordu. Sol kanattan gelişen her Antep atağı tehlike yaratıyordu. Toshack kulübeden fırlıyor, durmadan ikaz ediyordu, ama nafile. Antep, Beşiktaş defansının göbeğine yükleniyor, yine tehlike üstüne tehlike yaratıyordu. Beşiktaş buna da önlem alamıyordu. Antep'in kullandığı her köşe atışında siyah beyazlı ekip rakip takımdan en az bir iki oyuncuyu bomboş bırakıyor, Antep, Beşiktaş kalesini bombardımana tutuyordu. Kaçan goller, kaçan penaltı... Beşiktaş'ı uzunca bir süre ilahlar korudu. Elbette bu böyle devam etmezdi. Ve ilk yarının sonlarına doğru nihayet golü yediler ve rahatladılar! Attıkları beleş golü koruma becerisini bile gösteremediler.

Sivrilen tek oyuncusu olmayan, Mehmet, Amokachi, Letchkov gibi maçı etkileyecek adamların yerlerde süründüğü, rakip kaleyi hemen hemen hiç düşünmeyen, yetmiyormuş gibi kendi kalesini korumasını da bilmeyen bir takımın devreyi beraberlikle kapaması gerçekten mucizeydi. Antep son vuruşlarda biraz becerikli olsaydı ilk yarıda işi bitirirdi. 2. yarıda Beşiktaş'ta değişen hiçbir şey yoktu. Tüm oyuncular çaresizlik içinde çırpınıyorlardı. Bİr çaresiz adam da Toshack'tı. Doğrusu dün, bir kez daha kendisine acıdım. Mehmet'i, Amokachi'yi haklı olarak oyundan çıkardı, gençleri sahaya sürdü. Ağabeylerinin yapamadığını bu çocuklar herhalde yapacak değildi. Antep ikinci yarıda temposunu düşürmesiydi Beşiktaş tek puanı ble alamadan İstanbul'a dönerdi.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!