Üstün zekalılara 'çok özel' eğitim

Güncelleme Tarihi:

Üstün zekalılara çok özel eğitim
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2002 16:07

İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi'nde, özel veya üstün yetenekli öğrencilere 'özel eğitim' veriliyor. Okuldan sonraki zamanlarını merkezde değerlendiren öğrenciler, 'zihinsel, bireysel ve bilişsel' yeteneklerini geliştiriyorlar.

Ataşehir'de bulunan ve şu anda yalnızca pilot bölge seçilen Kadıköy ilçesinde okuyan çocukların kabul edildiği İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi'nde (BİLSEM), özel veya üstün yetenekli öğrencilere okuldan kalan boş vakitlerinde eğitim veriliyor. Faaliyetlerine geçtiğimiz ekim ayının ikinci yarısında başlanan merkeze, 10-13 yaşları arasındaki 54 öğrenci devam ediyor. Türkiye'de 13 tane bulunan merkez İstanbul'da ilk olma özelliğini taşıyor. Merkezin Müdürü Hulusi Akkanat, ‘‘Burada, yaşamsal öğrenmeyi zihinsel ve bilişsel oyunlarla gerçekleştiriyoruz‘‘ diyor. 2003-2004 eğitim yılında merkeze alınacak yeni öğrencilerin belirlenmesi için kasım ayında başlayan başvurular, şubat ayında sona erecek.

OYNAYARAK ÖĞRENİYORLAR

Merkeze devam eden bir öğrenci, günde iki saat olmak üzere haftanın üç günü, toplam altı saat etkinliğe katılıyor. Etkinlikler, öğrenme süresi olan 30'ar dakikalık periyotlar halinde yapılıyor. Öğrenciler merkeze yaz tatili de dahil bütün yıl devam edecekler. Eğitim, öğrenciler liseden mezun oluncaya kadar sürecek. Akkanat, zihinsel ve bilişsel oyunlarla, yaşamsal öğrenmeyi gerçekleştirdiklerini söylüyor. Öğrenmenin dört boyutu olduğunu belirten Akkanat, ‘‘Öğrenciler öğrenmeye tanımayla başladılar. Algılama, anlama ve kavram aşamalarını yaşayacaklar. Öncelikle çocuklarda bu kavramların yerleşmesi gerekli. Böylece öğrenciler üzerinde çalışacakları bilim dalını daha iyi tanıyacaklar‘‘ diyor. Akkanat, öğrencilerin yaklaşık bir yıl sonra, kendi projeleri üzerinde çalışmaya başlayacaklarını belirtiyor.

BAŞVURULAR SÜRÜYOR

Merkeze, yalnızca pilot bölge seçilen Kadıköy'deki okullarda okuyan öğrenciler başvurabiliyor. Dört, beş ve altıncı sınıf öğrencileri, Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullara gönderdiği başvuru formları doğrultusunda, öğretmenleri tarafından aday gösterilebiliyor. Dört ve beşinci sınıf öğrencilerini sınıf öğretmenleri, altıncı sınıf öğrencilerini ise sınıf öğretmenleri ve rehber öğretmenler aday gösteriyor. Dört ve beşinci sınıf öğrencilerinin, zihinsel, bilişsel ve bireysel yeteneği ölçen Genel Yetenek Testi'ndeki 80 sorudan en az 70'ini doğru yanıtlamaları gerekiyor. Altıncı sınıf öğrencilerinin ise, 90 soruluk testte en az 80 doğruya ulaşmaları isteniyor.

Genel yetenek testi ile, öğrencilerin 'Yaratıcılık', 'Bilişsel ve Zihinsel Zeka', 'Sanatsal Zeka' ve 'Mekanik Becerileri'nden oluşan dört yetenek grubundan hangisine daha yatkın oldukları belirleniyor. Barajı geçen öğrenciler, bu yetenek gruplarından biri üzerine yoğunlaştırılmış teste tábi tutuluyor. Merkezde öğrencilere uygulanan testler, Uluslararası Özel Üstün Yetenekliler Eğitim Federasyonu tarafından tanınıyor. Merkezde görev yapmak için aday olan öğretmenler, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verilen 15 günlük bir seminere devam ediyor. Aday öğretmenler, yüksek lisans yapmış, tercihen doktorasını bitirmiş olanlar arasından seçiliyor. Seminerden sonra, her branşta yapılan sınavlarda başarı gösteren öğretmenler, ikinci bir seminere daha alınıyor. Burada, öğretmenlere 'bireyselleştirilmiş', 'farklılaştırılmış' ve 'zenginleştirilmiş' programlar anlatılıyor. İkinci sınavı da geçen öğretmenler, Bakanlık tarafından atanıyor. Şu anda dokuz öğretmenin görev yaptığı merkezde, Bilgisayar, Beden Eğitimi, Fizik ve Kimya öğretmeni açığı bulunuyor. BİLSEM'in fen ve bilgisayar laboratuvarları henüz mevcut değil. Merkezde ayrıca resim, grafik tasarım ve müzik atölyeleri ile spor etkinliklerinin yapılabileceği alanın da kurulması gerekiyor. Akkanat, donanım gereksinimlerinin şu anda eğitimi aksatmadığını fakat birkaç ay içerisinde buna ihtiyaç duyulacağını, bu nedenle hayırseverlerin desteğini beklediklerini belirtiyor.

ONLAR ‘ÇOK FARKLI’ ÇOCUKLAR

Merkeze devam eden öğrenciler, okul sonrası saatlerde, tüm yorgunluklarını unutarak etkinliklere katılıyor. Öğrenciler, BİLSEM'in kendilerine sağladığı faydaları anlatırken, kurdukları cümlelerle 'şaşırtıyorlar'. İşte öğrencilerin söyledikleri:

Sosyal ifadem gelişti Burak Tantay (11 yaşında): Etkinlikler okuldan çok farklı. Burada sosyal ifadem gelişti, artık arkadaşlarımla daha iyi geçinebiliyorum. Daha geniş açıyla düşünebiliyorum, sorulara farklı çözümler bulabiliyorum. Hem konuşuyoruz, hem de düşünce tarzımızı geliştiren oyunlarla eğlenerek öğreniyoruz. Örneğin bir gün, özgüven çalışması yaptık. İç özgüven tablosunda yer alan bazı cümlelerin bize çağrıştırdıklarını konuştuk, anılarımızı paylaştık. Okuldan çıktıktan sonra buraya gelmek zor oluyor ancak bence o zorluğa değiyor. Eve gitsem boş boş televizyon seyredeceğim, zamanım boşa gidecek. İleride Robot Mühendisi olmak istiyorum.

Geleceğe yatırım yapıyoruz Tuğçe Karakaya (11 yaşında): Buraya gelmeye başladıktan sonra hayatım değişti. Akşam eve gidince tembellik yapmıyorum. Zamanımı iyi kullanıyorum. Geleceğe yatırım yaptığımı düşünüyorum. Burada, hiçbir şeyin imkansız olmadığını gördüm. Bir şeyin birden fazla çözümü vardır. Bu bakış açısını kazandım. Piyano ve resim dersi alıyorum. Ayrıca makale ve öyküler yazıyorum. İleride, fizikçi, ressam ya da yazar olmak istiyorum.

Gereksinme olan, huy, enjekte, ediliyor Muhammed Necip Aslan (13 yaşında): Burada katıldığım etkinlikler beni geliştirdi, çevreme bakış açım değişti. Topluma daha iyi uyum sağlayabiliyorum. Kendimi daha huzurlu hissediyorum. Bize hitap eden, eğlenceli çalışmalar yapıyoruz. Burada bize toplumda gereksinme olan birçok huy enjekte ediliyor. Ben resim yapmayı ve fosil toplamayı çok seviyorum. Evimin bir köşesini mineral müzesi haline getirdim. Böcekler toplar, onları yetiştiririm ve genetik alanında kitaplar okurum. İlerde, Nükleer Enerji veya Genetik Mühendisi olmak istiyorum.

Konulara farklı bakıyorum Özge Fındık (11 yaşında): Zamanımız çok eğlenceli geçiyor. Buraya devam etmeye başladığımdan beri konulara farklı açılardan bakıyorum. Derslerimi daha kolay kavrıyorum. Ödevlerimi yaparken daha düzenliyim. Ders işler gibi çalışmıyoruz. Mesela bir ressamın resmini yorumluyoruz, grup çalışması yaparak oyunlar oynuyoruz. Ben resim yapmayı ve müzik dinlemeyi çok seviyorum, ayrıca dans kursuna gidiyorum. İleride dekoratör olmak istiyorum.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!