Türkülerle yaşıyor

Güncelleme Tarihi:

Türkülerle yaşıyor
Oluşturulma Tarihi: Eylül 17, 1998 00:00

Haberin Devamı

Son zamanlarda müziğin hemen her alanında ister rock olsun, isterse pop, halk müziğimize karşı yoğun bir ilgi olduğu tartışılmaz. Çağdaş Batı soundunda çalışmalarla Kubat, Şükriye Tutkun, Yavuz Bingöl gibi etkili sesler türkülerimizi yeni nesle ulaştırırken Özlem Özdil gibi gençler de geleneksel tarzda yorumlarıyla müzik dünyasında yer edinmeye devam ediyorlar. Bugünlerde de yolda, evde, radyoda hep bir ses dikkat çekiyor. Yumuşak, içten... Bu ses aynı zamanda eğitimli bir ses olarak da fark ediliyor. 22 yaşında gencecik bir halk müziği gönüllüsü. Adı Zara. ‘‘Parlak şafak’’ anlamına geliyor. Adı gibi bir anda parlayan Zara, genç olmasına rağmen kısa sürede çok yol almış. Yılların birikimini ‘‘Avuntu’’ adlı ilk albümünde sunuyor. İTÜ Devlet Konservatuvarı’ndan bu yıl mezun olan Zara, okul dönemi içinde her türlü konser ve tiyatro faaliyeti içinde yer almış. 1991 yılında lise son sınıfta Milliyet Gazetesi’nin açtığı yarışmada bunu kanıtlamış.

‘‘Biter Biter Kırşehir'in Gülleri Biter’’ adlı parçayla katıldığı yarışma sonrası salondan birinci olarak ayrılan genç türkücü, aradan iki yıl geçmeden yine aynı yarışmada bir birincilik daha almış. Sanat yolunda emin adımlarla yürümeye karar vererek konservatuvara başlamış. 1996 yılında TRT'nin açtığı Yetişmiş Ses Sanatçısı sınavını kazanmış. Ondan sonra TRT'de akitli ses sanatçı olarak halk müziğine hizmet vermiş. Müzik kadar tiyatro ile de iç çe olmuş. 1996 yılında Atatürk Kültür Merkezi'nde sahneye konulan Yunus Emre Müzikali'nde solist ve oyuncu olarak çalışmış.

Kaseti sevildi

Zara, bir de kaset sığdırdı çalışmalarına. Herkesin pop müzik yaptığı bir dönemde türkülere sarıldı. Albümde ‘‘Eklemedir Koca Konak’’, ‘‘Armut Ağacı’’, ‘‘Dostum Dostum’’, ‘‘Yeni Hamamın Üstüyem’’, ‘‘Değmen Benim Gamlı Yaslı Gönlüme’’, ‘‘Şad Olup Gülmedim’’ gibi anonim parçaların yanı sıra yeni çalışmalara da yer veren Zara, her şeyin başında eğitimin çok önemli olduğunu vurguluyor. ‘‘Neyin ne olduğunu bildiğiniz zaman her şeyi daha iyi anlıyorsunuz. Halk müziği bizim kültürümüz. Bizim kulaklarımızda doğduğumuz günden itibaren hep halk müziği var. Kültürü olmayan bir toplum yok olmaya mahkumdur. Gençlere ön ayak olmak, herkese sevdirebilmek benim için önemli bir vazife oldu. Onun için türkü söylüyorum’’ derken de neden yaşıtları gibi davranmadığını özetliyor.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!