Türkiye'nin böbrek haritası çıkarılacak
Güncelleme Tarihi:
A.A
Oluşturulma Tarihi: Şubat 08, 2006 11:59
Türk Nefroloji Derneği'nce hazırlanan ve Türkiye'nin böbrek haritasının belirlenmesini amaçlayan, Ulusal Böbrek Yetmezliği Önleme Programı Projesi'ne, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nun (TÜBİTAK) onay verdiği bildirildi.
Erciyes Üniversitesi (EÜ) Rektörü ve Türk Nefroloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Cengiz Utaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'deki kronik böbrek hastalığının sıklığının bilinmediğini, bunun da erken müdahale ve koruyucu hekimlik çalışmalarını olumsuz etkilediğini belirtti.
Dünyada böbrek hastalığını önlemeye yönelik çalışmaların yoğunlaştığı bir ortamda, Türkiye'de hiçbir bilimsel verinin olmamasının büyük bir eksiklik olduğunu vurgulayan Utaş, böyle bir ortamda böbrek hastalığı sıklığının araştırılmasının kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.
Türk Nefroloji Derneği'nden Prof. Dr. Gültekin Süleymanlar ile birlikte yaklaşık 1 yıl önce “Ulusal Böbrek Yetmezliğini Önleme Programı Projesi çalışmasına başladıklarını ve bir süre önce TÜBİTAK'a sunduklarını ifade eden Utaş, projenin kabul gördüğünü ve destek kararı çıktığını kaydetti.
Projenin, tüm bölgelerdeki böbrek hastalıkları ve sıklığının araştırılmasına, hastalığın hangi cinsiyette ve yaş gruplarında daha sık görüldüğünün belirlenmesine ve coğrafik dağılımlar arasındaki farklılıkların ortaya çıkmasına imkan sağlayacağına dikkati çeken Utaş, şunları söyledi:
“Kronik böbrek hastalığı, giderek artan ve özellikle hastaların akıbeti açısından halen yeterli iyileşmenin sağlanamadığı bir toplum sağlığı sorunudur. Türkiye'de bu hastalık ancak, son dönem böbrek yetmezliğine gelindiğinde ortaya çıkıyor. Yani, diyaliz ya da böbrek naklinden başka seçenek kalmıyor. Biz, hafif, orta ve ileri dönemlerdeki hastaları da bilmek istiyoruz. Projenin hayata geçirilmesiyle, erken tanı ile hastalığın ilerlemesinin önlenmesi ya da geciktirilmesine yönelik çalışma yapma şansına sahip olacağız. Risk faktörlerini bilip, koruyucu çalışmalar yapabileceğiz.”
EKONOMİK BOYUTU
Prof. Dr. Utaş, ülkemizin böbrek haritasının çıkarılmasıyla birlikte önemli bir ekonomik kazanç elde edileceğini ve bu alandaki sağlık harcamalarının hissedilir derecede azalacağını belirtti.
Türkiye'deki bilinen böbrek hastalarının teşhisinin son dönem böbrek yetmezliği aşamasında ortaya çıktığını, diyaliz ve böbrek nakli gibi tedavi yöntemlerinden başka çare kalmadığına işaret eden Utaş, bu yöntemlerin de pahalı olduğunu ve sağlık harcamalarında önemli bir yer tuttuğunu anlattı.
Utaş, şöyle devam etti:
“Tüm bölgeleri kapsayan sahalarda 1 doktor ve 1 teknisyenden oluşan 12 takım, anket, kan alma ve idrar alma çalışmaları gerçekleştirecek. Bilgiler veri merkezinde toplanarak değerlendirilecek. Risk değerlendirmesi yapılarak tedavi ve izlenmeyi gereken stratejiler belirlenecek. Sonuçta da erken müdahale, önleme çalışmaları yapılacak. Bu da, ileri dönem hastalarının ve tedavi giderlerinin azalmasına yol açacak.”
Projenin bir yararının da böbrek nakli konusunda olacağını dile getiren Utaş, “Bazı kişilerde hastalık ve komplikasyonlar o kadar ilerlemiş oluyor ki bu kişiler böbrek nakli şansını da kaybediyor. Proje, bu kişilerin sayısının azalmasına ve daha uzun süre yaşamalarına imkan sağlayacak” diye konuştu.
Dünyada böbrek hastalığını önlemeye yönelik çalışmaların yoğunlaştığı bir ortamda, Türkiye'de hiçbir bilimsel verinin olmamasının büyük bir eksiklik olduğunu vurgulayan Utaş, böyle bir ortamda böbrek hastalığı sıklığının araştırılmasının kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.
Türk Nefroloji Derneği'nden Prof. Dr. Gültekin Süleymanlar ile birlikte yaklaşık 1 yıl önce “Ulusal Böbrek Yetmezliğini Önleme Programı Projesi çalışmasına başladıklarını ve bir süre önce TÜBİTAK'a sunduklarını ifade eden Utaş, projenin kabul gördüğünü ve destek kararı çıktığını kaydetti.
Projenin, tüm bölgelerdeki böbrek hastalıkları ve sıklığının araştırılmasına, hastalığın hangi cinsiyette ve yaş gruplarında daha sık görüldüğünün belirlenmesine ve coğrafik dağılımlar arasındaki farklılıkların ortaya çıkmasına imkan sağlayacağına dikkati çeken Utaş, şunları söyledi:
“Kronik böbrek hastalığı, giderek artan ve özellikle hastaların akıbeti açısından halen yeterli iyileşmenin sağlanamadığı bir toplum sağlığı sorunudur. Türkiye'de bu hastalık ancak, son dönem böbrek yetmezliğine gelindiğinde ortaya çıkıyor. Yani, diyaliz ya da böbrek naklinden başka seçenek kalmıyor. Biz, hafif, orta ve ileri dönemlerdeki hastaları da bilmek istiyoruz. Projenin hayata geçirilmesiyle, erken tanı ile hastalığın ilerlemesinin önlenmesi ya da geciktirilmesine yönelik çalışma yapma şansına sahip olacağız. Risk faktörlerini bilip, koruyucu çalışmalar yapabileceğiz.”
EKONOMİK BOYUTU
Prof. Dr. Utaş, ülkemizin böbrek haritasının çıkarılmasıyla birlikte önemli bir ekonomik kazanç elde edileceğini ve bu alandaki sağlık harcamalarının hissedilir derecede azalacağını belirtti.
Türkiye'deki bilinen böbrek hastalarının teşhisinin son dönem böbrek yetmezliği aşamasında ortaya çıktığını, diyaliz ve böbrek nakli gibi tedavi yöntemlerinden başka çare kalmadığına işaret eden Utaş, bu yöntemlerin de pahalı olduğunu ve sağlık harcamalarında önemli bir yer tuttuğunu anlattı.
Utaş, şöyle devam etti:
“Tüm bölgeleri kapsayan sahalarda 1 doktor ve 1 teknisyenden oluşan 12 takım, anket, kan alma ve idrar alma çalışmaları gerçekleştirecek. Bilgiler veri merkezinde toplanarak değerlendirilecek. Risk değerlendirmesi yapılarak tedavi ve izlenmeyi gereken stratejiler belirlenecek. Sonuçta da erken müdahale, önleme çalışmaları yapılacak. Bu da, ileri dönem hastalarının ve tedavi giderlerinin azalmasına yol açacak.”
Projenin bir yararının da böbrek nakli konusunda olacağını dile getiren Utaş, “Bazı kişilerde hastalık ve komplikasyonlar o kadar ilerlemiş oluyor ki bu kişiler böbrek nakli şansını da kaybediyor. Proje, bu kişilerin sayısının azalmasına ve daha uzun süre yaşamalarına imkan sağlayacak” diye konuştu.