Türkan Şoray fenomeni

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Atilla Dorsay'ın, Türkan Şoray'ın yaşamını, sanatçılığığını - ki ikisi birbirinden ayrılamaz - anlattığı Sümbül Sokağın Tutsak Kadını ( Remzi Kitabevi ) kitabında ona olan sevgisini, bence kitabı yazmanın itici gücünü bakın nasıl kaleme getiriyor:

‘‘Ben Türkan Şoray'a âşığım. Bu bilinen anlamda bir aşk değil, tümüyle duygusal ve platonik bir aşk, bir tür hayranlık ve takdir duygularımın karışımından oluşan farklı bir sevgi türü...’’

Kitabı okurken, bu cümlenin hemen hemen her sayfaya yansıdığını farkedeceksiniz.

Türk Sineması'nda Türkân Şoray Fenomeni'ni hepimiz biliyoruz. Gerçekten de o, Türk Sineması'nda starlığın simgesidir. Yaşamıyla, sinemasıyla.

Dorsay, özelinden mesleki yükselişine kadar onun hayatını yazarken, Türk Sineması'nın da değişimini, yükseliş ve çöküş dönemlerini bize aktarıyor. Çünkü Türkân Şoray'ın yaşamından bunları ayıklamak, onun kişiliğinden bunları soyutlamak mümkün değildir. Dorsay'ın bu yöntemi kitap için çok uygun.

Bir yıldızın doğuşu ile birlikte, sinemamızdaki star kavramının yerleşmesi biribiri içinde şekilleniyor. İki unsur bir arada oluşuyor.

Belgesel çalışma niteliğinde ama bir biyografik roman akıcılığında yazılmış kitapta, dikkati çeken özelliklerden en önemlisi, Türkân Şoray'ın içtenliği, dürüstlüğü. Onu üne kavuşturan, Sultan yapan halkına, seyiricisine karşı duyduğu saygı, sevgi ve onunla her şeyi bölüşmesi.

Mutluluğu da, acıları da ekrandaki donuk görüntüden hayatın cıvıl cıvıllığına taşıyan bir ruh.

***

BAZI insanlar vardır ki, ilk görüşte sizi etkiler, onun sıcaklığı yüreğinizi, duygularınızı ısıtır. Türkân Şoray, böyle insanlardan biridir. Atıf Yılmaz'ın deyişiyle, onu ilk gören herkes âşık olur.

Ben, ünlü insanların toplumlarına, hayranlarına açık davranmalarından yanayım. Çünkü aldatılmayı affetmez hayranlar. Özdeşleştikleri, efsane kahramanı mertebesine yükselttiklerinin ihanetiyle yıkılırlar ve yıkarlar.

Türkân Şoray bunu yapmadı, tutucu bir toplum için yasak aşk sayılabilecek bir ilişkisini bile gözler önünde yaşadı.

Yazar, onu, senaristlerle, yönetmenlerle, arkadaşlarıyla birlikte ele aldığından ortaya daha gerçekçi bir Türkân Şoray portresi çıkıyor.

Türkân Şoray ve Aydınlar, kitabın en önemli bölümü bence. Güç beğenir aydınlarımız açısından başarı sayılabilir.

***

BEN de bir Türkan Şoray Sever olarak, onun üzerine güzel, başarılı, dört başı mamur bir kitap yazılmasından çok mutluyum.

Sevgiyle yazılan kitapları çok severim.

Yazarın Tüm Yazıları