Tuhaf değil mi?

Bu olayların patlayacağına dair 3 ay önce istihbarat gelmiş...miş.

Haberin Devamı

Peki ama bu olaylar, ilk gün polisin bir yanlışıyla başlamadı mıydı?

Bunu herkes kabul ediyor. Cumhurbaşkanı ediyor, Başbakan ediyor, Başbakan Yardımcısı ediyor, Vali ediyor... Ve de özür dileniyor.

Buradan ne anlam çıkar?

Demek ki polis öyle davranmasaymış, olaylar bu boyuta gelmeyecek ve parktaki eylem, gayet safiyane bir biçimde sürecekmiş...

Öyleyse Büyük Oyun nedir?

3 ay öncesinden alınan istihbarat, neyin istihbaratıdır?

***

Acaba şunu mu demek istiyorlar?

1- Ağaçları sökenler kasten söktüler.

2- Eylemciler, oyunun bir parçası olarak oraya bilhassa geldiler.

Fakat yetmez... Öyleyse.

3- Polisler ilk günkü o sert müdahaleyi kasten yaptılar.

Mümkün mü?

Sevgili okuyucular, bu durumda, Büyük Oyun’un içerisinde bakın kimler rol almış oluyor:

- Ağaç sökücüler.

- Eyleme başlayan çevreciler.

Haberin Devamı

- Polisler ya da şefler, amirler.

Mümkün mü?

Böyler bir organizasyon, ancak geniş bir mutabakatla olur. Biz Türklerde de öyle bir marifet yok.

***

Gerçi devletin içinden yardım gelmezse, böyle işleri organize etmek mümkün değildir.

E o zaman kimden şüpheleneceğiz?

Belediyeden mi, mülkiyeden, adliyeden, itfaiyeden mi, yoksa hepsinden mi??Öyleyse zaten yanmışız ölmüşüz de ağlayanımız yok.

Unutmadan...

Bu arada öğreniyoruz ki,

498 eylemci’yi kapsıyan bir araştırma yapmışlar. “Son Seçim’de hangi partiye oy verdiniz diye...” Ne tesadüfse AK?Parti’ye oy veren tek kişi yok... Keşke 5-10 kişi olsaydı da bari inandırıcı bir tablo doğsaydı.

***

Her neyse.

Topçu Kışlası için referandum ihtimali belirmiş öyle mi?

Yok canım... Bahis konusu olan, Kışla falan değil, maksat İstanbul Belediye Başkanlığı Seçimi için bir yoklama, bir anket, yani genel prova...

Haa... Referandumda “Soruyu nasıl soracaklar” diyorsanız, biliniz ki önemi yok. Neyi sorarlarsa sorsunlar Erdoğan’a evet / Erdoğan’a hayır’dan başka cevap bulamazsınız.

Yazarın Tüm Yazıları