TMSF: İnce yöntemleri bilmeyen bizim yetkilerimizi tartışmasın

Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun (TMSF) katkılarıyla düzenlenen "Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması" konulu 1’inci Uluslararası Ticaret Hukuku Sempozyumu’nda bir konuşma yapan Ertürk, şunları söyledi: "Bankaların içinin boşaltılmasının hangi ince yöntemlerle, hangi dolambaçlı yollarla gerçekleştirildiği bilinmeden ve bunlar anlaşılmadan TMSF’nin yetkilerinin tartışılması bizi yanlış sonuçlara ulaştıracaktır. Ve bu yasal düzenlemelerin yapılmaması halinde, bankaların içinin boşaltılmasının topluma yüklediği maliyet her gün artıyor. Çünkü faiz çalışıyor, 70 milyar dolarlara ulaşan maliyetlerin, en azından bir kısmının geri kazanılabilmesi, mümkün olamazdı. Bu gerçeklerin dikkate alınmasında büyük bir yarar vardır."

GERÇEK DIŞI REKLAMLAR KULLANILDI: Ahmet Ertürk, tasarruf mevduatına tanınmış olan sınırsız mevduat güvencesi nedeniyle bazı müteşebbisler tarafından sırf kendi grup şirketlerine kaynak aktarmak ve sınırsız kredi vermek için özel bankaların kurulduğunu belirterek, şöyle devam etti: "Bu bankaların ortaklarıyla, yöneticileri yaptıkları gerçeğe uymayan reklamlarla mevduat sahiplerinin ilgi odağı haline gelmiş ve kapı arkasında yaptıkları yüksek faiz anlaşmalarıyla, halkın parasının mevduat olarak toplanmasını sağlamış, bu paraların neredeyse tamamını kendilerine, eş ve çocuklarına ve yakın akrabalarına ait müesseselere, şirketlere, off-shore bankalarına ve sadece kağıt üzerinde var olan tabela şirketlerine kaynak olarak aktarmışlardır." Ertürk, bu şekilde kanundaki tanımıyla banka kaynaklarının olumsuz kullanıldığının tespiti üzerine BDDK tarafından bu bankaların TMSF’ye devredilmeleri ya da faaliyet izinlerinin kaldırılması şeklinde önlemler alındığını aktardı.