Tıpta görüntülemenin gücü artıyor

Güncelleme Tarihi:

Tıpta görüntülemenin gücü artıyor
Oluşturulma Tarihi: Şubat 04, 2011 12:13

Türk Radyoloji Derneği, 10 Şubat tarihinin Avrupa Radyoloji Günü belirlenmesine ilişkin açıklama yaptı.

Haberin Devamı

Bundan 116 yıl önce X ışınlarını bularak insanlık ve tıpta büyük bir buluş ile çığır açan Wilhelm Conrad Röntgen’in ölüm yıldönümü olan 10 Şubat tarihi, Radyoloji konusunda kamu bilincini artırmak için, Avrupa Radyoloji Derneği’nce “Avrupa Radyoloji Günü” olarak belirlendi. Türk Radyoloji Derneği'nin konuyla ilgili yaptığı açıklama şöyle:

"X ışınlarının bulunduğu günden bugüne yaygın olarak kullanılan röntgen yanı sıra, bilgisayarlı tomografi, ultrasonografi ve manyetik rezonans görüntüleme yöntemlerinin gelişmesi sayesinde vücudun bütünlüğünü bozmadan vücudun derinliklerindeki tüm dokuların çok ince detayına kadar görüntülemesini sağlanabilmektedir.

Modern tıpta görüntüleme vazgeçilmez bir araçtır. Radyoloji “ tıbbın gören gözü” olmanın yanı sıra ve aynı zamanda” şifa sağlayan elidir”. Kanserden inmeye kadar pek çok hastalık ve sorun radyolojik tetkiklerle teşhis edilmekte ve yine girişimsel radyoloji ile tedavi de edilebilmektedir.

Haberin Devamı

Tıbbın gören gözü olmasına karşın Radyoloji tıbbın görünmeyen yüzüdür. Radyolojide dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok önemli işler başarılmakta ancak ne yazık ki yapılan bu çalışmalar yeterince tanıtılamamaktadır. Bu yıl ilki düzenlenecek olan “ Avrupa Radyoloji Günü”nde 17 Avrupa ülkesinin Radyoloji Dernekleri ile birlikte radyolojinin önemine ve yapılan çalışmalara dikkat çekilmesi hedeflenmektedir. Derneğimiz bu etkinliği “radyoloji ve kanser” başlığı altında tanıtma kararı almıştır.

Türkiye gibi nüfusu ve kanserli hasta sayısı giderek artan toplumlarda kanserli hastaların teşhis ve tedavilerinin yönetimi çok daha fazla önem taşımaktadır. Kanser vücutta normal anatomik oluşumlar içerisinde büyüyen farklı hücre ve doku gurupları ile kendini gösteren tümörler oluşturan çağımız insanının en önemli sağlık problemlerinden biridir. Radyolojik yöntemler, vücuttaki tüm anatomik detayı gösterdiği gibi kanserin oluşturduğu tümörü de görmemizi sağlamaktadır.

Tümörün varlığını belirlemenin yanı sıra tümöre ait boyut, hacim ve kanlanma gibi özellikler ortaya konabilmekte, tümörün bölgesel ya da vücutta yaygınlığını da ortaya koyarak tedavi seçeneğinin belirlenmesini sağlamaktadır. Ayrıca tedaviye cevabın belirlenmesi ve takibinde de görüntüleme yöntemlerinin önemli rolü bulunmaktadır.

Radyolojik yöntemlerinin günümüz tıbbında çığır açan çok önemli bir aşaması olan Girişimsel Radyolojide de radyolojik yöntemler radyoloji uzmanının gören gözü olmakta, bu sayede vücutta ilgili doku ve organlara ulaşılması, tanı ve tedavi amaçlı gerekli işlemlerin yapılması mümkün olmaktadır. Tarama programlarının da kanser ile mücadelede oldukça önemli bir yeri vardır. En az zaman kaybı ve en ekonomik yolla ve en az zararlı yöntem seçilerek kişinin yaşına, cinsine ve genetik riskine göre belirlenen kişiye özgü tarama protokolleri oluşturulmalıdır.

Radyolojik görüntüleme yöntemleri ile tümöral dokunun yapısal özellikleri, kanlanması gibi özellikleri belirlenerek ön veriler elde edilmekte, görüntüleme eşliğinde biyopsi ile doku tiplemesi yapılarak hastaya uygun tedavi seçenekleri belirlenmekte ve amaca yönelik tedavi uygulanabilmektedir.

Girişimsel radyolojik yöntemler; görüntüleme yöntemleri eşliğinde tümöre ulaşarak yüksek ısı ile ya da soğutma gibi enerji uygulayarak tümöral yapının yok edilmesi şeklinde olabildiği gibi, anjiografik yolla başlıca karaciğer tümörlerinde olmak üzere tümörü besleyen damara ulaşarak verilen özel ilaçlarla uygulanabilmektedir. Girişimsel radyoloji ayrıca tümörlere bağlı damar ya da safra yolu gibi oluşumlarda ortaya çıkan tıkanıklıkları stentle açarak tedavi sağlayabilmektedir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!