Teşviklerin kıymetini bilin, IMF'yle bu yüzden kavga ediyoruz

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan'ın Moskova gezisi sırasında Finansbank'ın Rusya otelinde düzenlediği akşam yemeğindeyiz.

Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mücahit Fındıklı'yla aynı masadayız. Fındıklı, konuşmalar bitip yemeğe geçilince, gözünü Başbakan'ın oturduğu masadan ayırmıyor. Bir anlamda "fırsat" kolluyor.

Fırsatını yakalayınca da Başbakan'la aynı masada oturan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'na yönelip, kulağına birşeyler fısıldadı. Sonra Başbakan Erdoğan'a yönelip birşeyler anlattı.

Masamıza dönünce Fındıklı'ya sordum: "Hayrola, ne konuştunuz?"

Fındıklı
, "36 ile uygulanan Teşvik Yasası'yla ilgili bir-iki küçük sorun vardı onları anlatmaya çalıştım" yanıtı verdi.

Ya Başbakan ne demişti? Başbakan'ın Fındıklı'ya söylediği söz, Uluslararası Para Fonu'yla (IMF) karşılaşılan sorunlardan birini ortaya koyması açısından ilginçti: "Kişi başına geliri 1500 doların altında kalan 36 ilimizde yeni yatırımlara verdiğimiz teşviklerin ardından oralardaki mevcut yatırımları da aynı kapsama alıyoruz. Çünkü, burada bir haksızlık vardı. Yalnız, bu kararımız tam 1.5 katrilyon liraya (1.5 milyar YTL) denk geliyor. Bu yüzden IMF'yle kavga edip duruyoruz. Yani, teşviklerin kıymetini bilin..."

Aslında 36 ile sağlanan teşviklerin etkisinin çok olumlu yansıdığı illerin başında Malatya geliyordu. Mücahit Fındıklı bundan çok memnundu, bunu da Erdoğan'a yeniden belirtti: "Biliyoruz efendim, teşekkür ederiz..."

Erdoğan
'ın Moskova'da sözünü ettiği "IMF'yle teşvik kavgası" dün bir kez de Financial Times Gazetesi'ne yansıdı. Financial Times, "IMF'yle Türkiye'nin yeni stand-by anlaşmasını illere teşvikler geciktiriyor" dedi.

Malatya, Osmaniye, Düzce, Aksaray, Adıyaman gibi bazı merkezlerde 36 ile sağlanan teşvikler sayesinde yüzler gülüyor.

Ancak, bu teşviklerin de dengesizlikler yarattığı gözleniyor. Nitekim hükümet bu yüzden 13 il daha ekleyip, sayıyı 49'a çıkarmaya soyunuyor.

O zaman da teşvik, "teşvik" olmaktan çıkacak gibi oluyor...

Ya sektörel bakın, ya da başka çerçeve çizin... Yeter ki daha "adil" bir "teşvik" formülü bulun... Yoksa bu iş çok baş ağrıtacak gibi görünüyor...
Yazarın Tüm Yazıları