Tenisçi paşalar

TÜRK ordusu sadece dosta güven, düşmana karşı da bir güç değil, çağdaş Türkiye'nin her alanda en büyük mimarlarından biri. Türk askerini daha yakından tanıyınca, ülke adına yarınlara daha da ümitli bakıyorsunuz. Spor bir ülkenin can damarlarından biridir. Atatürk 70 yıl önce, ‘‘Mühim olan her yaşta Türk insanının spor yapmasıdır’’ diyerek, bu dünya gerçeğini, ilkelerinden biri olarak göstermiştir.

Son bir ay içinde Gölcük Donanma Komutanlığı'nın ayrıca Polatlı Füze ve Topçu Okulu Komutanlıkları'nın tenis etkinliklerinde bulundum, tesislerini gezdim. Gördüklerim ve izlenimlerim bana başlangıç satırlarındaki duyguları yaşattı.

Her yaşın sporu

Her yaşın sporu tenise gelince... Düşüncem, askerlerimizin tenise önemli katkılarda bulunduğu ve bunun giderek daha verimli olacağı. Çünkü; en üst rütbedeki komutanlardan, askeri okul öğrencilerine, her yaşta aile bireyine toplumumuzda tenis seviliyor ve oynanıyor. Tenis oynayanların sayısı her gün çoğalıyor. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bünyesindeki tenis kurslarında yetişen gençlerin, Türk tenisine çok ciddi katkıları olacağına, onların da sigara, alkol ve uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan uzak kalacaklarına inanıyorum. Ayrıca, geçerli bir hobi kazanarak, tenis burslarıyla yurt içi ve dışında tahsil yapabileceklerini vurgulamak istiyorum.

Polatlı'da tenis sevgisi

Tenis dünyamızda Polatlı Topçu ve Füze Okulu Komutanı Tüm General Nejat Müldür'ün çok özel bir yeri vardır. Doğu Anadolu'dan Albay rütbesiyle tenise tutkun bir tenisçi olarak İstanbul'a gelip veteran turnuvalarına katılmaya başladığı zaman, tekniği zayıf ve deneyimsizdi. Ama inanılmaz bir enerjisi ve sürati vardı. Sözlüğünde ‘‘yorulmak’’ kelimesi yoktu. Başlangıçta ilk turu zor geçen Nejat Müldür, orduda rütbesi yükselip paşalığa ulaştığında, kortta da herkesin korkulu rüyası olup, şampiyonluklara terfi etmişti.

Ordu içinde ferdi birincilikleri bulunan, Müldür Paşa'nın son günlerdeki hedefi eylülde Antalya'da yapılacak olan Dünya Veteran Şampiyonası'na katılıp, Türkiye adına iyi bir sonuç almaktı. Ancak tenisin biyonik adamı, büyük şanssızlığa uğradı. Antrenmanda aşil tendonu koptu. Çok ciddi bir ameliyat geçirdi ve bir yıl gibi uzun bir süre kortlardan uzak kalacak. Tenis camiası adına Müldür Paşa'ya geçmiş olsun diyor, acil şifalar diliyoruz.

Teşekkürler paşam

Evet, Müldür Paşa eşine zor rastlanır bir tenisçidir. Ama karınca gibi çalışan bir yönetici olarak tenisimize verdiği hizmetler bunun çok önündedir. Onu bu kimliği ile tanımak ve sporumuz adına teşekür etmek gerekir. Ancak, bugüne kadar yaptıklarını hiçbir zaman ön plana çıkarmak istememiş, alçak gönüllülüğü ile hep gölgede kalmayı tercih etmiştir. Esasında bu bizim askerimizin ortak karakteridir. Ama Polatlı'da gerçekleştirdiklerini gördükten sonra, bunların gölgede kalmasını istemedim.

Polatlı, milli mücadelemizin dönüm noktası olan tarihi bir kentimiz. Toprakları, şehit kanları ile sulanmış Polatlı'da sivil-asker işbirliği içinde, sanat, kültür ve çevresel anlamdaki güzel gelişmeleri görmekten heyecan duydum. Bu tarihi değerlendirmek için çok önemli ve güzel şeyler yapılıyor. Okurlarımız mazur görsünler. Arada tenisin dışına çıkıyoruz. Ancak, yapılanları ve yapılmakta olanları izleyince etkilenmemek mümkün değil.

Geleceğe ümit ışı

Türk Milli Takım’ında, sayısız şampiyonları olan TED kulübünde yıllarca teknik direktörlük ve antrenörlük yaptım. Topçu Okulu'nda organize edilen tenis kurslarında, öğrencileri eğitmek ve tecrübelerimi aktarmak üzere Polatlı'da geçirdiğim iki günde duyduğum heyecan, aldığım keyif farklıydı. Tenisi bu kadar seven, içtenlikle öğrenmeye çalışan görevli personel, eş ve çocukları, gelecek için sosyal-sportif yönden bir ümit ışığı. Polatlı'daki izlenimlerim gösteriyor ki, tenisimizin geleceği için Hilmi Özkök, Cumhur Asparuk, Özden Örnek, Hurşit Tolon ve Nejat Müldür gibi tenissever paşalar, isimlerini yazamadığım komutanlar örnek ve öncü olmaya devam edecekler.

Atatürk'ün öngördüğü her yaştan insanımızın spor yapmaya başlayacağı zaman geliyor. Kuşkusuz ülkeye tenis tesisleri kazandıran, yüzlerce çocuğumuzun tenise başlamasını sağlayan kamu kesimindeki değerli, çağdaş spor düşüncesine sahip insanları göz ardı etmiş değiliz. Ne demiş Atalarımız ‘‘Bir elin nesi var, iki elin sesi var.’’ Tenis, okullarda, üniversitelerde, diğer kamu-kurum ve kuruluşlarında, ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri işbirliği ile hedefe varacaktır.