Telekritik

Selim AKÇİN
Haberin Devamı

Kim sanatçı?

Herkesten, iki turlu seçim, ekrandaki şiddet, enflasyon, geçim derdi, ekonomik kriz gibi ‘‘sosyal meseleler’’i ele alan programlar beklemiyoruz. Kafayı dağıtayım, güleyim, eğleneyim, hoşça vakit geçireyim, magazin dünyasında ne olmuş onu da bileyim istiyoruz. Sadece bu da değil. Okan Bayülgen'in iki hafta önce ‘‘Zaga’’da irdelediği, 1980'li yılların Afrodit'i bugünün ‘‘neremi neremi’’ şarkısının yıldızı Banu Alkan'ın, neden bu kadar popüler olduğunu da merak ediyoruz. Yoksa gecenin kör bir vaktinde, kendine sanatçı sıfatını yakıştıranların Banu Hanım'a karşı sarfettiği galiz küfürleri niye dinleyelim, gözlerimiz kan çanağına dönünceye kadar.

Hem yine kendine sanatçı sıfatını yakıştıranlara göre, bu şarkı cinselliği çağrıştırıyormuş. Banu Hanım, ‘‘neremi neremi’’ derken dudaklarını bir başka yapıyor, gözlerindeki bakış şuhlaşıyormuş. Böyle olmamalı diyor, kendine sanatçı diyenler.

Böyle olmamalı diyenler, kendi sunduğu yarışmalarda onlarca kızı yarı çıplak ekrana çıkardıklarını hemen unuturlar. (Erhan Yazıcıoğlu)

Böyle olmamalı diyenler, Banu Alkan'ın birbiri ardına film çevirdiği zamanlarda yine Banu Alkan gibi mayolu halleriyle ekran karşısına geçip, ‘‘kötü kadın’’ rollerini gayet güzel oynadıklarını unuturlar. (Songül Ülkü)

Benim yüze aşkın bestem var deyip böyle olmamalı diyenler ise çektikleri klipte gömleklerinin düğmelerini göğüslerini gösterecek şekilde açmakta beis görmezler. (Naşide Göktürk)

Şimdi ben tüm bu hatırlatmaları ‘‘böyle olmaz’’ diye yapmıyorum. Ben sadece ‘‘ele verir talkını kendi yutar salkımı’’ atasözünü hatırlatıyorum. Yoksa, şov dünyasıdır bu, sınırları iyi çizerseniz kimi neremi neremi der, dudaklarıyla öpücük gönderir, kimi alır yanına güzel kızları yarışmasını paşa paşa sunar kimi dans eder, kimi de ‘‘yakalarsam muck muck’’ der Fransa'da işi götürür.



Yazarın Tüm Yazıları