Kripto para piyasa hacmi 1 trilyon doları aşacak
Güncelleme Tarihi:
Geçtiğimiz aylarda 800 milyar dolarlık hacme ulaşan kripto para hacmi manipülasyonların etkisiyle bugün 440 milyar dolar seviyelerinde. Pazara şüpheli yaklaşan büyük yatırımcıların piyasaya kademeli girişiyle bu pazarın 2018 sonunda 1 trilyon doları aşması öngörülüyor.
Blockchain teknolojisi, adını dijital para birimi Bitcoin ile duyurdu. Bu teknolojinin sadece finans alanına yönelik bir teknoloji olduğu sanılsa da sağlık sektöründen, turizme, sigortacılıktan mali denetime, yapay zekâ pazarından geleneksel ve sosyal medya kullanımına kadar hayatımızın her alanında kullanılması bekleniyor. Blockchain devrimi, sadece IT sektörünü değil, neredeyse tüm iş alanlarını kapsayacak bir gelişim potansiyeli taşıyor.
Kripto para hacmi 800 milyar dolardan 440 milyar dolara düştü
Geçtiğimiz aylarda 800 milyar dolarlık hacme ulaşan kripto para dünyasının bugün 440 milyar dolar seviyelerinde olduğunu belirten ucuracak.com CEO’su Fahri Toğa, “Pazar, tavsiyeye dayalı yatırım üzerinden yürüdüğü için çok fazla manipülasyon görülüyor. Ancak son iki yıldan bu yana denkleme katılan güçlü projeler ve ortaya konulan net fayda ile şimdiye kadar kripto pazarına şüpheli yaklaşan büyük yatırımcıların piyasaya kademeli girişi bekleniyor. Kripto piyasa hacminin bu girişlerle 2018 sonu itibariyle 1 trilyon doları aşması bekleniyor.” dedi.
Telefonla 40 yılda, Blockchain ile aylar içinde
Telefon ve elektriğin 40 yıldan uzun bir süre, kredi kartlarının 28 yıl, internetin 7 yıl, Facebook, Twitter, Youtube gibi sosyal paylaşım platformlarının ise 3 seneden az bir süre zarfında 50 milyon kullanıcıya ulaştığına dikkat çeken Toğa, Blockchain’in getireceği sürprizlere hazır olunması gerektiğinin altını çizdi.
ATM’ler kurulduğunda bankacıların işsiz kalacağı düşünülmüştü
Mutabakat ve güvenlik bakımından 3. şahısları ortadan kaldırma potansiyeline sahip Blockchain teknolojisine mesafeli bakmak yerine, bu teknolojinin açacağı kapılara odaklanılması gerektiğini vurgulayan Toğa, sözlerine şöyle devam etti. “Yeni girişimlerden sonra İş kaybetme düşüncesi geçmişte de yaşandı. ATM'lerin çalışmaya başladığı 1970’lerin Amerika'sında bankacıların işsiz kalacakları sanılırken, bunun tam tersi oldu; her sene yüz binlerce bankacı işe alındı ve şube sayıları hızla arttı. Para saymak gibi makinelerin daha iyi ve hızlı yapabileceği işlerin makinelere devredilmesiyle çalışan iş gücü; müşterilerle ilişkileri kuvvetlendirmek, olası problemleri çözmek gibi yeni ürünlerin, çözümlerin geliştirmesine katkı sağlayacak şekilde konumlandırılmalı.”