Teke tek...

Fatih ALTAYLI
Haberin Devamı

Biz değil, CIA gocunsun

ÇILDIRMIŞ olmalıyız... Oturmuş iki haftaya yakın bir süredir Tansu Çiller'in CIA adına casusluk yapıp yapmadığını tartışıyoruz. Ortalıkta birtakım belgeler geziyor.

Karşılaştığım tanıdıklar soruyor: ‘‘Belgeleri gördün mü? CIA ajanı mı?''

‘‘Evet gördüm.''

Bunun dışında yanıt vermiyorum.

‘‘Evet ajan'' desem ne olacak, demesem ne?

Bana bu soruyu soranlara, ben hemen bir dizi başka soruyla yanıt veriyorum.

‘‘Sence Tansu Çiller'in servetindeki inanılmaz artış normal mi?''

‘‘Sence İstanbul Bankası batarken bu aile bu işten para götürdü mü?''

‘‘Sence TOFAŞ işinde zarfların Özer Çiller tarafından açılmasından avantaj sağlayanlar oldu mu?''

‘‘Sence TEDAŞ'ta Çiller masum mu?''

‘‘Sence Çiller örtülü ödeneği cebine indirdi mi?''

‘‘Sence Çiller Parsadan'a 5 milyarı verdi mi?''

‘‘Sence bunların Amerika'daki mal varlıklarını edinmek için yurtdışına gayri yasal yollardan para çıkarttıkları doğru mu?''

‘‘Sence Parsadan'ı örtülü ödeneği dolandırmaktan mahkûm eden mahkeme Çiller hakkında da suç duyurusunda bulunmalı mıydı?''

Aldığım yanıtları tahmin ediyorsunuzdur herhalde...

Hal böyleyken, Çiller CIA ajanı olsa ne olur, KGB ajanı olsa ne olur?

CIA ajanlığına gelinceye kadar, Çiller'in çantasında daha neler neler var!

Bana sorarsanız Çiller CIA ajanı ise, bu işten gocunması gereken bizden çok CIA olmalı...

Ben CIA başkanı olsaydım, şimdiye kadar çoktan bir soruşturma başlatırdım...

Kendi memleketine bunları yapan bir kadın, CIA'ya neler yapmaz ki!

CIA sırlarını KGB'ye satmak, CIA'dan para sızdırmak onun için çocuk oyuncağı olurdu herhalde...

Bu nasıl sınıflandırma?

BİZİM televizyonların haberleri serseri mayın gibi...

Yine de bazılarının kimlikleri ve kişilikleri var...

ATV siyasi haberlerin en iyisi. Derli toplu... Anlaşılabilir siyasi haber veriyor.

Kanal D Haber, polis adliye haberlerinde başarılı...

Show Haber ise yaşamın içinden haberler veriyor. Bir nevi günlük reality show...

Star Haber'i anlayabilene ise aşkolsun...

Tam bir çorba...

Bir zamanların parlak çocuğu Ufuk Güldemir, şimdilerde garip bir habercilik anlayışı içinde...

Fakat geçen cuma idi yanılmıyorsam, tam cılkını çıkardı...

Tansu Çiller'i Yaşar Kemal'le aynı sınıfa soktu ve düşünce suçlusu ilan etti...

Biliyorsunuz, Sevgili Kemal'in de hesabını veremediği mal varlıkları, şaibeli serveti, nüfuz ticareti yapan bir eşi, yargısız infazlar gerçekleştiren bir çetesi vardır. Ve Yaşar Kemal bu yüzden düşünce suçlusudur.

Bu haberi görünce içimden geçenleri yazamıyorum.

Ancak Yaşar Kemal'le, Tansu Çiller birlikte düşünce suçlusu sınıfına giriyorsa, Ufuk Güldemir'in hangi sınıfa girdiğini yazmak da bir gün bana nasip olacak herhalde...

İnsana ait bir şey

Etuğrul ÖZKÖK'ün en sevdiğim yazıları, pazar günleri yayınlananlardır.

Özkök'ün gerçek kişiliğini o yazılarda görürüm hep.

Bu pazarki yazısında Tenessee Williams'ın ‘‘İguana Gecesi'' adlı kitabından filme çekilen ‘‘İguana Geceleri''nden küçük bir diyalog koymuştu yazısına...

Son derece naif bir diyalog...

Ve şöyle noktalanıyor:

‘‘İnsana ait hiçbir şey beni şaşırtmaz.''

Acaba bu sözü söyleyen kitap kahramanı şöyle bir Türkiye'ye uğrasa.

Bu sözü söyleyebilir miydi?

Yoksa başımıza erkek ya da kadın, ama insan diye geçirdiklerimizin insanlığından mı şüphe ederdi...

Batı mı, Doğu mu karar verin!

SON zamlardan sonra, bizim mi köprü ve otoyollardan, yoksa köprü ve otoyolların mı bizim üstümüzden geçtiği konusunda pek karar veremedim.

Boğaz köprülerinden bir kez geçmenin bedeli 250 bin lira oldu.

Otobanlarda en kısa mesafe ise 200 bin lira..

Dünyanın en kalitesiz otobanlarında, dünyanın en pahalı tarifesi...

Önemli değil...

Ülke için gerekliyse veririz...

Fakat önemli olan bir şey var...

Bu otobanlardan ve köprülerden insan gibi geçmek istiyoruz...

Aylar, yıllardır yazıyorum, paralı otoyollarda inanılmaz bir gişe işkencesi var...

Özellikle hafta sonlarında kilometrelerce kuyruk, inanılmaz bir vakit kaybı ve işkence söz konusu.

Bakın Sayın Güneş Taner...

Biz bu parayı vereceğiz...

Siz de, fiyatlarını durmadan örnek gösterdiğiniz Batı ülkelerinden, ABD'den örnek alın...

Şu otobanlara ve köprülere elektronik geçiş sistemleri kurdurun...

Yoksa ben Fatih Altaylı olarak, gişelere geldiğimde uzun bir kuyruk olduğunu ve buna rağmen bazı gişelerin kapalı olduğunu görürsem, o gişelerden para vermeden geçeceğim..

Paramızı cebimizden alırken, Batı standardı, anamızı ağlatırken Doğu standardı istemiyoruz...

Tamam mı?

NE ZAMAN ADAM OLURUZ

Haberciliğin ciddi bir iş olduğunu, televizyon habercilerinin tamamı

anladığı zaman...

Yazarın Tüm Yazıları