Tehlike çanı çalıyor

Güncelleme Tarihi:

Tehlike çanı çalıyor
Oluşturulma Tarihi: Ekim 31, 2017 16:02

Ligin 10. haftası geride kaldı. Gençlerbirliği ve Osmanlıspor, kuyunun dibinde kendisini yukarıya çekecek ipi bekleyen insan gibi çare arıyor.

Haberin Devamı

Ligin bir matematiği olduğu unutulmasın. 2 ekibin de kümede kalması için, 3 takımı altına alması gerekiyor ki bu da küçük çaplı bir mucize demek. Haftaya rakipler Galatasaray ve Fenerbahçe. İki takımın kendi arasında oynayacağı maç da düşünüldüğünde işlerin daha da zorlaştığını söylemek mümkün.

Özgür Şahiner: Puanınız az olsa da altınızda takımın bulunması size farklı bir motivasyon sağlar. Gençlerbirliği ve Osmanlıspor, sezonda bunu başaramadığı için işleri yoluna koymaları zorlaşıyor.
Eray Görgülü: Ankara’nın Süper Lig’deki iki temsilcisi, ilk yarı bitene kadar en az hasarla gitmeli ve devre arasında kadrolarda köklü değişiklikler yapılmalı.
Deniz Gürel: Şu gerçeği atlamayalım. Gençlerbirliği, bu haftaki Evkur Yeni Malatyaspor karşısında olduğu gibi, Başkent’teki çoğu maçını boş tribünler önünde oynuyor. yani, onlar için bir iç saha avantajı zaten yok.
Fatih Tekeci: Futbol vaat değil, sonuç oyunudur. İsmail Kartal, aldığı sonuçlarla “şampiyon olacağız” inancını taraftara aşılayacak olan kişidir, öyle de yapıyor.

Sorular:

Haberin Devamı

1- Geçen sezon, deplasmanda en az puan alan 2 takım düştü. Gençler ve Osmanlı’nın, 10 maçta, toplam 2 puanlık dış saha performansı ne ile açıklanabilir. Bu performansla lige tutunabilirler mi ?
2- Yediğiniz gol, sıralamadaki yerinizi de belirliyor. Bu konuda sıkıntılı 2 takımın basit gol yeme hastalığı, bireysel hata ya da taktiksel yanlışlıktan mı kaynaklı ? Çözüm ne olabilir?
3- İsmail Kartal’ın, kulüpteki ekonomik sıkıntıyı dile getirmesi ve sezon başından beri ‘şampiyon olacağız’ diye bir söylemim olmadı sözlerini nasıl değerlendirirsiniz ?

Özgür ŞAHİNER

PUAN ORTALAMANIN ALTINDA

1- Ligin yeni ekipleri bile deplasmanda kazanırken, Başkent’in iki takımı, galibiyet alamadıysa; teknik ekip tercihleri, kadro kalitesi, oyuncu grubunun motivasyonu, hepsi birden tartışma konusu olur. Rakipler çok güçlüydü diyemezler, çünkü dış sahada kazanabilecekleri rakiplerle oynadılar. Kural belli, deplasmanda kazanamıyorsan kaybetmeyeceksin. İçeri-dışarı fark etmez, 10 maçta 7-8 puan, maç başına 1 puan ortalamasının altında. Bu da lige el sallama anlamına gelir.

Haberin Devamı

DOĞRU SAVUNMA NEREDE

2- İki takım, başarısız olduğu alanda, kendi olumsuz istatistiğini geriye çekti ancak yine de yenildi. Gençler’in yediği golde, Adem’in etrafında 4 kırmızı-siyahlı oyuncu var ve kimse müdahale etmiyor. En yakın Malatyalı 20-30 metre uzakta. Çok adamla savunma, doğru ve iyi savunma olmadığı gibi geriye çekilip beklemek, güçsüz rakibe de cesaret verir. Çözüm, formsuz isimlerin kenara çekilmesidir. Osmanlıspor, klasik bir Hakan hatasına kurban gitti...

KULÜBÜN HEDEFİ BELLİ

3- İsmail Kartal, zor şartlarda mücadele ettiklerinin altını bir kez daha çizdi. Bu çıkış, olumsuz bir sonuçta gelebilecek tepkinin önüne kalkan çekme düşüncesi de olabilir, rüzgarı arkasına almış takıma, sahip çıkılması gerektiği mesajını kamuoyuna verme isteği de. Şampiyonluk baskısını kaldırmak zordur, ancak A.Gücü’nün bu kadar transferi ne için yaptığı ve koyduğu hedefi bellidir. Artık bu yoldan geri dönüş de olmaz.

Haberin Devamı

Ligde 10 hafta geçildi. Sezonunun üçtü biri geride kalmak üzere. Gençlerbirliği ve Osmanlıspor, tam anlamıyla ağırlığını bir türlü koyamadı. Sezon başındaki galibiyet hasreti bitti ancak puan istikrarı sağlanamadı. Bu kulvardaki iki takımın havası, yalancı bahar havası gibi.. Bir hafta kazanıyor, mutlu oluyor, ertesi hafta kaybediyor karalar bağlıyor. Taraftarın endişesi hep canlı kalıyor... A.Gücü’nde ise zirveye ortak olmanın gururu hakim. İlk bölümdeki tablodan çok farklı, gelecek adına ümitliler. Sonraki süreç takımlara ne getirir, Hürriyet Ankara Futbol Masası ekibinin görüşlerini aldık.

İSTATİSTİK YOL GÖSTERİR

İstatistikler her zaman doğru sonuca götürmeyebilir ancak kesinlikle yol gösterir. Evet, karamsar olmak için erken fakat hesabı da iyi yapmak gerek. Geride kalan sezon ligden küme düşen Adanaspor (2) Gaziantepspor ise (3) kez dış sahada kazanma başarısı göstermiş. Bu şu anlama geliyor, lig terazisinde, iç saha kadar dış sahadan getirilecek puanlar da büyük önem taşıyor. Hem Gençlerbirliği hem de Osmanlıspor, 10 haftalık süreçte, bu yöndeki eksikliklerini, gelecekte geliştirmek zorunda.

Haberin Devamı

Eray GÖRGÜLÜ

DEVREDE KÖKLÜ DEĞİŞİM ŞART

1- Her iki takım, yeni sezona başarılı bir giriş yapamazken, kendilerini bir türlü toparlayamadı. Teknik direktör değişiklikleri de ne Gençlerbirliği’ne ne de Osmanlıspor’a olumlu bir hava getirdi. Ankara’nın Süper Lig’deki iki temsilcisi de ilk yarı bitene kadar en az hasarla gitmeli ve devre arası transfer döneminde kadrolarda köklü değişiklikler yapılmalı. Aksi takdirde, Ankara tarihinde ilk kez aynı sezon iki takım birden küme düşer.

KABUL EDİLİR GİBİ DEĞİL

2- Gençlerbirliği’nde bu haftaki mücadelede Palitsevich’in hataları kabul edilir gibi değildi. Maçın başındaki hareketi penaltıydı ancak hakem vermedi. Üstüne, Adem Büyük’e çok kolay geçildi ve pozisyonun devamında rakip golü buldu. Az kalsın, ikinci gol de Palitsevich’in hatasıyla gelecekti, ancak rakip atamadı. Osmanlıspor’da ise defans hatalarına hücum hattının hataları da eklendi. Özellikle Umar Aminu, bu kadar hata yapmasa, deplasmandan en azından 1 puan kurtarılabilirdi.

Haberin Devamı

ŞAMPİYONLUK VAADİ GERÇEKÇİ OLMAZDI

3- Bu yıl için ‘şampiyonluk’ vaadi, zaten gerçekçi olmazdı. Bence, İsmail Kartal, bu gerçeği dile getirirken, önümüzdeki günlerde yaşanabilecek sıkıntılara da dikkat çekmek istedi. Sarı-lacivertlilerde yaşanan bu mali sıkıntılara, köklü bir çözüm yolu bulunmazsa, devre arasında önemli oyuncular, takımdan ayrılmak isteyebilir. Tecrübeli teknik adamın şimdiden bu sıkıntıyı dile getirmesi, camiada bir farkındalık yaratacaktır.

Deniz GÜREL

DÜŞMELERİ ŞAŞIRTMAZ

1- Deplasmandan alınan puanlar elbette çok önemli ve ligde kalmanın şartlarından. Ancak şu gerçeği atlamayalım. Gençlerbirliği bu hafta olduğu gibi Başkent’teki çoğu maçlarını boş tribünlere oynuyor. Yani bir iç saha avantajı zaten yok. Osmanlıspor tribünleri de geçen sezonki coşkudan çok uzak. Her ne kadar üst sıralardaki takımlarla arada puan farkı az olsa da takımlarımız bir türlü dipten çıkamıyor. Üzülerek söylüyorum ki artık iki takımızdan birinin düşmesi kimseyi şaşırtmaz.

PAS YOK ŞUT YOK

2- Yenebileceği ya da puan alabileceği rakiplerden, iki temsilcimiz de puan çıkaramadı. İki takımın da sorunu benzer aslında. Pas sayılarına bakıyorsunuz, rakibinin yarısı kadar, pasların isabet oranları, rakiplerinden çok düşük. Maç boyunca rakiplerinin yarısı kadar şut çekebilmişler. Oyun olarak rakiplerinin gerisindeler. Buna bir de bireysel hatalar eklenince mağlubiyetler kaçınılmaz oluyor. Üst sıralardakiler ile fark daha fazla açılmadan, iki ekip de bir oyun kimliğine kavuşmalı.

ŞAMPİYON OLACAĞIZ DEMELİ

3- Bu hafta, birinci lige çıkma adaylarından İstanbulspor önünde alınan galibiyet çok kıymetli. Ankaragücü’nün ekonomik sorunları yeni bir mesele değil. Bu takıma Ankara’nın sempatisi var ve bu sorunların çözülmesi için pek çok kesim elinden geleni yapıyor. Teknik Direktör İsmail Kartal, temkinli davransa da artık takım da şehir de şampiyonluk havasına girdi. Bence İsmail Hoca, iddialı bir şekilde ‘şampiyon olacağız’ demeye başlamalı...

Fatih TEKECİ

GEÇEN SEZONU MUMLA ARIYOR

1- Gençlerbirliği, Süper Lig İlhan Cavcav Sezonu’na daha iddialı bir takım ve teknik adamla giriş yapmalıydı. Şimdi bu hatalarının cezasını çekiyor. Osmanlıspor ise Bülent Uygun ile lige başlamanın sancılarını yaşamaya devam ediyor. Yani, geçen sezon başlangıcını mumla arayan her iki başkent temsilcisinde de yönetimsel hatalar ön planda. Deplasmandan galibiyetler çıkaramadıkça, lige tutunmak zor.

HATA KREDİSİ TÜKENDİ

2- Gençlerbirliği, iyi savunma yaparak da maç kazanılabileceğini kendi evindeki Medipol Başakşehir ve Beşiktaş maçlarında gösterdi. Kazandılar, çünkü sahadaki 11 oyuncu da görevini yaptı, birbirlerinin açıklarını kapattı. Elbette bireysel hatalar oluyor, olacak da... Ancak hem Gençlerbirliği, hem de Osmanlıspor kolay gol yemeye artık izin vermemeli. Çünkü hata yapma kredileri artık tükendi.

FUTBOL SONUÇ OYUNUDUR

3- Ankaragücü, son 6 haftada (5 galibiyet 1 beraberlikle) 16 puan topladı. İlk 4 haftada sadece 2 puan alan bir takım için bu tablo, “Şaha kalktı” diye özetlenebilir. Futbol vaat değil, sonuç oyunudur. İsmail Kartal, aldığı sonuçlarla “Şampiyon olacağız” inancını taraftara aşılayacak olan kişidir, öyle de yapıyor. Her şeyin iyi gittiği bu tabloyu, ekonomik sebeplerin bozabileceği endişesini taşıyan İsmail Kartal’ın oyuncularından yana tavır almasını ise doğru buluyorum.

BAKMADAN GEÇME!