Tarkan ve Sezen “yanıyor dünya” diyor

Samsun Demir, kolu kırılsa da işinden gücünden eksik kalmıyor ama.
Geçmiş olsun dileklerimin arasında söylemeden geçmedi; Behzat Gerçeker yönetimindeki ENBE Orkestrası’nın “Kalbim” albümü 10 günde 50 bin satınca, DMC ikinci baskıyı yapmış.
Albümde benim favorim, söz ve müziği Sezen Aksu’ya ait olan “Herşeye Rağmen”. Sözler ve müzik etkileyici, Tarkan’ın yorumu ise muhteşem.
Muhteşem olan bir başka şey de bu şarkının doğa ve çevre konularını ele alıyor olması.
“Yanıyor dünya, sonumuz yakın, gel bütün gücünle kalbime tutun” diyen “Herşeye Rağmen”, doğanın insanlar tarafından nasıl da katledildiğini ve bunun çözümünün insanların sevgi ve aşk ile bir araya gelmesi olduğunu anlatıyor.
Her haliyle Sezen Aksu’ya ve Tarkan’a yakışır bir şarkı “Herşeye Rağmen”.
Bu şarkıyla başlayan “Kalbim” albümünün kalanı da su gibi akıyor, dinleniyor.
Kısa sürede 50 bin satmasının sırrı burada sanırım.
Ve tabii Ajda Pekkan. Süper-starımız ancak müzik dünyasına yeni bir isim sunulursa düet yapmayı kabul edeceğini söylemişti.
O isim Eren Sandal. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Şan bölümü 1. sınıf öğrencisi.
Bence gerek sesi gerekse de yorumuyla Ajda Pekkan’a “İyi ki bu düeti yapmışım” dedirtmiştir.
Yaklaşık 40 kişinin emek verdiği “Kalbim”in şefi, bir anlamda tutkalı konumunda olan Behzat Gerçeker’i ve DMC’yi, bu güzel şarkıları bu özel isimlerle buluşturdukları için tebrik ediyorum.

Merkür mü, kürk mü?

Salı sabahı herkes Merkür’ün bize yapacaklarını konuşur, ben de “Hurafedir, bir şey olmaz” derken, Merkür beni de çarptı. Araya Cengiz Semercioğlu’nu koyarak...
Cengiz, bir yerlerde söylediğimi düşündüğü “Hayvanlara yapılan katliamı protesto etmek için kürk benzeri kıyafetler giyiyorum” cümlesinin üzerine bir yazı kurgulamış.
Kendince dalgasını geçmiş.
Üzüldüm doğrusu.
Okurken kendimi sabah gazeteyi açıp “Ama ben böyle demedim ki” diye feryat eden ünlüler gibi hissettim.
Geçenlerde “Beni herkesle kıyaslayabilirsiniz, Mahsun Kırmızıgül’le de Charlie Chaplin’le de” cümlesi, “Beni Mahsun’la değil, Charlie Chaplin’le kıyaslayın”a dönüştürülmüş Özcan Deniz geldi aklıma.
Ve daha bir gün önce bana dert yanıp, “Biten hamileliğimle ilgili ağzımdan çıkmayan cümleler okuyorum gazetelerde” diyen Hande Ataizi...
Canlarının ne kadar acıdığını daha iyi anladım.
Neyse, tahmin ettiğiniz gibi ben de Cengiz’in üzerine yazı yazdığı o cümleyi kurmadım. Hayvan katliamı, kürk benzeri kıyafetlerle protesto edilir mi hiç!
Protesto amaçlı söylediğim şuydu: “Gerçek kürk giyenleri ayıplıyor ve bunları satan mağazaları da protesto ediyorum.” Olayın doğrusu budur, Cengiz’in bunun üzerine diyeceği varsa, buyursun gelsin!