Takıyyenin takıyyesinin takkesi

BAZI gazete ve yazarlara göre, Recep Tayyip Erdoğan ‘‘Dini istismar ederek siyaseti radikalleştirmek bizimle son buldu’’ dediği için AKP artık İslamcı değil...

Doğrudur, ironik söylem içinde, türban, İmam Hatip ve TÜBİTAK politikalarının dini istismar politikasıyla hiçbir ilişkisi yoktur ve AKP'nin tek maddelik İmam-Hatip yasa tasarısı siyaseti radikalleştirmek bağlamında kesinlikle değerlendirilemez!

Askıya alınmadan önce, İmam-Hatip yasasıyla ilgili olarak Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ‘‘Tasarı perşembe günü Milli Eğitim Komisyonu'nda görüşülecek ve ondan sonraki hafta da Genel Kurul'a inecek. Bu mesele bitecek. Bu işin acelesi var’’ diyordu. Bu mu siyaseti radikalleştirmemek? Tam tersine Cumhuriyet'e karşı bir savaş ilanı! Bakan Çelik, Cumhurbaşkanı'nın yasayı veto edeceğini, Anayasa Mahkemesi'nin iptal edeceğini bilmiyor muydu? Elbette biliyordu, biliyor. Ama seçmenine dönüp ‘‘Görüyorsunuz, biz yasayı çıkardık ama Cumhurbaşkanı ile Anayasa Mahkemesi engel oluyor’’ diyecekler. Bu mu uyumlu ve birleştirici politika?

* * *

Recep Tayyip Erdoğan, AKP'nin 1. Olağan Kongresi'nde ‘‘Cumhuriyet değerleri ile demokrat değerleri birleştirdik... Atatürk'ün milletimizin önüne koyduğu muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkma hedefine yürürken, o değerler en sağlam dayanağımız olacaktır...’’ diyor.

Bu cümle Atatürk'e, cumhuriyetin ve demokrasinin değerlerine, aklı başında halka yapılabilecek en büyük hakarettir!...

Cumhuriyetin çağdaş uygarlıklar düzeyinin üstüne çıkma hedefinin lokomotif simgesi olan Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nu işlemez hale getireceksin, Cumhuriyet'in devrim yasalarını paspas yapacaksın; öğretimi ve meslekleri İslamileştirmek için her türlü oyuna girişeceksin; halkı, öğrencileri ve meslekleri birbirine düşman iki kampa bölmek için dört nala yol alacaksın ve ardından Atatürk'ün izinde olduğunu ileri süreceksin!

Evet, gidiş yönünde değil ama ters yönde Atatürk'ün izindesiniz...

* * *

AKP'nin kimliği Türkiyelilik kimliğiymiş!

Türkiye'nin kimliğini ‘‘Ne mutlu Türküm diyene!’’ çağrısının anlamı özetler! Cumhuriyet'in toplum kimliği ulus kimliğidir. Türkiyelilik kimliği ise ümmet kimliği'dir. Ayrılıkçıların, bölücülerin, şeriatçıların, cumhuriyet ve laiklik düşmanlarının can simidi olan çağdışı dinsel kimliktir.

* * *

Şu yukardaki birkaç örnek bile AKP'nin ve liderinin Cumhuriyet'in, Atatürk'ün ve devrimlerin dostu olmadığının açık-seçik kanıtı.

AKP, Türkiye Cumhuriyeti'nin laik ve hakem devleti'ni din güdümlü Arap-İslam devleti haline getirmek için eline tutuşturulan Milli Görüş planını adım adım uyguluyor.

Ancak bu komployu ne Recep Tayyip Erdoğan'ı ‘‘Müslüman Avrupalı’’ olarak tanımlayanlar, ne de hiçbir AB ülkesinde böyle bir uygulama olmadığı halde ‘‘laik devletin en önemli görevinin din eğitimi ağırlıklı eğitim yapan klasik liseler kurmak’’ olduğu safsatasını ileri sürenler mahkum edebilirler! Onlar ancak bu komplonun ortağı ve parçası olabilirler!
Yazarın Tüm Yazıları