Tahran Senfoni’ye Türk şef
Güncelleme Tarihi:
Tahran Senfoni Orkestrası’nı yeniden kurması için görevlendirilen ünlü İranlı şef Alexander Rahbari, batonu Türk şef Erol Erdinç’e emanet etti. Rahbari, 25 şef arasından tercih ettiği Erdinç’ten, bu yıl orkestra ile İran’da dört konser vermesini, master class derslerine girmesini ve turnelere eşlik etmesini istedi.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, dört yıldır kapalı olan Tahran Senfoni Orkestrası’nı açması için, aralarında Berlin Filarmoni’nin de olduğu 120 orkestra yöneten ve 250 albüme imzasını atan İranlı şef Rahbari’yi ülkeye davet etti. 40 yıl sonra ülkesine dönerek Orkestrayı kuran Rahbari, geçen mayıs ayında Beethoven’ın 9’uncu Senfoni’si ile açılışı yapmıştı. Orkestra ile daha sık konserler düzenlemek isteyen ve usta şef adaylarına master class derslerin verilmesini isteyen Rahbari, bir süpriz yaparak seçimini maestro Erol Erdinç’ten yana kullandı.
Rahbari, Erdinç’i listesindeki 25 şef adayı arasından “Principal Guest Conductor” tanımlamasıyla orkestranın ve master class sınıfının başına getirdi. Orkestra ile ilk konserini 4 Kasım’da veren Erdinç, Mozart’ın Requiem’ini icra etti. İran’da ilk defa şef adaylarına yönelik yapılan master class’ta da Erdinç’in 16 öğrencisi bulunuyor. Sanatçı, Orkestra ile bu yıl Tahran’da 30-31 Aralık, 4-5 Mayıs ve 17-18 Ağustos tarihlerinde üç konser daha verecek; ABD ve Çin gibi çeşitli ülkelere turneye gidecek. Her konserinde uvertür olarak bir İranlı bestecinin eserini da çalacak olan Erdinç, diğer yandan da master class’lara devam edecek.
Yaklaşık 90 orkestra sanatçısı, 132 koristten oluşan Tahran Senfoni’yi yöneten Erdinç, sorularımızı şöyle yanıtladı:
- İlk konseriniz nasıldı?
Orkestrayı nasıl buldunuz? Çok iyi geçti. Müzikten anlayan, seçkin bir dinleyici kitlesi var. Orkestranın tümü İranlı, yabancı hiç yok. Dünyada çalıştığım Leningrad Filarmoni ve Rusya Devlet Senfoni Orkestrası da başta olmak üzere, bu kadar disiplinli bir orkestra görmedim. Çalışma istekleri müthiş. Her şeylerini veriyorlar. Belki bir tek Leningrad ile kıyaslayabilirim disiplin açısından. Davranışları çok nazik ve yaptıklarından gurur duyuyorlar.
- Türkiye-İran arasında ortak bir proje olacak mı?
Benim orada olmam, İran’la dostane ilişkilerimizin yeniden canlanması, kültürel alışverişimizin tekrar gündeme gelmesi manasına da gelebilir. İki ülke arasında orkestralar gidebilir. Eserlerimizin İran’da çalınabilir, solistlerimiz de gidebilir. İran’dan da buraya gelinebilir. Benim orada olmam kültürel bir köprü kurabilir. Bu fikri Rahbari de çok destekliyor. Böyle bir süreç başlayacaktır.”