Susurluk, daha nice yıllara!

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

Susurluk tıpkı domino oyunu gibi. Kimse elindeki taşı ekleyecek uygun bağlantı bulmakta zorlanmıyor. Susurluk haritasının yüzü her gün değişiyor.

Susurluk'taki devlet-mafya-kontgerilla üçgenini hedef alacağını sandığımız Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın kıymetli zamanının 20 gününü Budapeşte'de Mesut Yılmaz'a atılan yumruğu aydınlatmaya ayırması bu yaklaşımın doğal sonucudur.

Üstelik ‘‘bir kamu görevlisinin’’ ihbarından yola çıkan Kutlu Savaş anlaşılan ilginç bir işbirliğini ortaya çıkardı:

Mehmet Eymür'ün yakın mesai arkadaşı olarak bilinen Duran Akfırat, her taşın altından çıkan Yeşil'e sahte pasaport temin etti. 23 Kasım 1996 tarihinde birlikte Esenboğa VİP salonundan çıkış yaparak Budapeşte'ye uçtular. Mesut Yılmaz ertesi gün Budapeşte'de saldırıya uğradı.

* * *

‘‘Devlet memuruyla en az 5 cinayet sanığı ve aranan suçlunun VİP salonunda ne işi var?’’ sorusu değil 20 gün, 20 ay, hatta gerekirse 20 yıl araştırmaya değerdir. Kimsenin itirazı yoktur.

Ama iki ‘‘memurun’’ Budapeşte ziyaretini Mesut Yılmaz'a saldırı olayı ile irtibatlı göstermek biraz fazla kolaycılık sayılmaz mı?

Çünkü gazetecilik okullarının daha ilk sınıfında ‘‘Beş N’’ kuralı öğretilir. Haberde mutlaka, ‘‘Kim, Ne zaman, Nerede, Nasıl, Niçin’’ sorularının yanıtının yer alması istenir. Yeşil-Yılmaz olayında bu beş sorudan ikisine sunulan yanıtlar pek sağlam gözükmüyor.

* * *

Gelin önce ‘‘Nerede?’’ sorusuna bakalım.

Mesut Yılmaz Berlin'deki EDU toplantısından yurda dönerken özel uçağı Budapeşte'de yakıt ikmali için mola verdi.

Uçakta bulunan Cavit Kavak'ın ifadesine göre ani bir kararla Hilton Oteli'ne gidildi. Otel lobisinde saldırı yaşandı.

Peki Yeşil, Yılmaz'ın Budapeşte'de konaklayacağını 24 saat önceden nasıl bilebilirdi ki?

İkinci sorumuz da, ‘‘Niçin?’’ olmalı.

Çünkü amaç sadece Yılmaz'ın burnuna yumruk atmak değildi. Asıl senaryo, saldırıdan hemen sonra medyaya edilen telefonlarda satılmaya çalışılan uydurma bilgide saklıydı. Bu telefonlarda, Yılmaz'ın otel kumarhanesinde saldırıya uğradığı ileri sürülerek Susurluk'u aydınlatmak isteyen ANAP liderine çamur atılıyordu.

Ve bu senaryoda Yeşil'e değil, olsa olsa bir kameraya ihtiyaç vardı.

Nitekim o günlerde, Tansu Çiller yağcısı bir TV kanalının olaydan hemen önce Budapeşte'de kamera aradığı iddiası gündeme geldi.

* * *

Susurluk geçen bir yılda anayasal güçlerden yürütme (hükümet) ve yasamayı (TBMM) ezdi geçti, yargıda tahliyelerle güç kazandı.

Eğer anayoldan uzaklaşır ve istihbarat savaşı ürünü, eksik bilgilerin peşine düşersek işimiz zordur.

Daha nice yıllara...

Yazarın Tüm Yazıları