K.Irak'a askeri harekât sorunu çözer mi?

İşte bir dizi soru. Bu sorulara yenilerini de kolayca ekleyebiliriz.
Ama esas konu  kan dökülmesini engellemektir.
 Güney Doğu sorununu iyi tarif etmek ve gerekeni yapmaktır.
Devletin yapması gereken de budur.
Yıllar boyunca süregelen ve her yıl daha da içinden çıkılması olanaksız hale gelen Güney Doğu sorununu yeterince ve olması gerektiği şekliyle devletimizin yetkilileri tarif edememiştir.Kamu oyunu bu konuda aydınlatamamışlardır.

Kamu oyu hep bilmece çözer gibi neyin ne olduğunu anlamakta güçlük çekmiştir.
Bugün bile Sayın Başbakan ve sayın muhalefet liderleri bilmece gibi konuşmaktadır.
Böylesine hassas bir konuda kamuoyuna bilgi vermemek de her halde Türk tipi demokrasinin bir gereği olsa gerek.
Kamusal hafızamız çok güçlü değil. Bu nedenle son beş yılda olan bazı olaylara haber ajanslarının verdiği bilgilerle bulmaca çözer gibi yaklaşmak bir takım anlamlar çıkarmak durumunda kalıyoruz.

Yıl 2001, 9 Mayıs

ANKARA - Kuzey Irak'taki Kürt gruplarından Kürdistan Demokrat Parti'sinin (KDP) lideri Mesut Barzani dün Ankara'ya gelerek bir kez daha 'bağlılıklarını' bildirdi. Türk tarafının bölgedeki PKK varlığı ile ilgili beklentilerini dinleyen Barzani,  PKK'nın bölgesinde varlığını sürdürmekte ısrar etmesi halinde,  onları bölgeden çıkarmak için mücadelelerinin devam edeceğini söyledi.

Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan ve üç saat süren görüşmenin ardından Barzani'yle mutabık kalındığı açıklandı. Barzani de görüşme sonrasında siyasi,  ekonomik ve güvenlik konularını ele aldıklarını belirterek,  "Türkiye bölgede önemli rol oynayan bir ülke. Ortak anlayışa varmak için görüş alışverişinde bulunduk" dedi. Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ile ilişkilerinin son dönemde olumlu geliştiğini belirten Barzani,  "Bunun bölgenin yeniden yapılanması ve seçimlerin düzenlemesine yardımcı olacağını umuyorum" ifadesini kullandı. ABD'nin Saddam rejimine yönelik 'akıllı yaptırımlar' önerisinin değerlendirildiğini beliren Barzani,  Başbakan Bülent Ecevit tarafından da kabul edildi.

Yıl 2003,  8 Ocak
ANKARA : Irak Kürdistan Demokrat Partisi (IKDP) lideri Mesud Barzani,  temaslarda bulunmak üzere 1.5 yıl aradan sonra Ankara'ya geldi.

Barzani,  Esenboğa Havaalanı'nda yaptığı açıklamada,  Ankara'da Türk yetkililerle bir araya gelerek ikili ilişkileri her iki tarafın da yararına geliştirmek niyetinde olduklarını söyledi. Türk hükümetine davetinden dolayı teşekkür eden Barzani,  basın mensuplarının ısrarlı soruları üzerine,  açıklamalarını temaslarının ardından yapacağını belirtti.

Barzani,  Esenboğa Havaalanı'nda,  IKDP Ankara Temsilcisi Sefin Dizayi,  Hak ve Özgürlükler Partisi,  Göçedenler Derneği temsilcileri ve eski Diyarbakır milletvekili Haşim Haşimi tarafından karşılandı.
Ankara'ya yaklaşık 1, 5 yıldan sonra ilk kez gelen Barzani'nin ziyareti,  olası Irak operasyonu ve Kuzey Irak'a ilişkin gelişmeler nedeniyle ayrı bir önem taşıyor.

IKDP liderinin ziyareti,  daha önce sağlık nedenleri ve Başbakan Abdullah Gül'ün Ortadoğu ziyareti dolayısıyla iki kez ertelenmişti. Ankara'ya en son 7-8 Mayıs 2001 tarihinde gelen Barzani'nin yabancı basına verdiği demeçlerde Türkiye aleyhine sarf ettiği bazı ifadeler,  ilişkilerde gerginliğe neden olmuştu.
Barzani'nin yarın sabah saatlerinde Dışişleri Bakanlığı üst düzey yetkileriyle bir araya gelmesi,  cuma sabahı da Başbakan Abdullah Gül tarafından kabul edilmesi bekleniyor.

Yıl 2005, 24 Ekim
"Yerel kıyafet giyen Irak Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) lideri Mesut Barzani,  Amerikan Başkanı George Bush tarafından "Kürdistan Devlet Başkanı  sıfatıyla Beyaz Saray'da karşılandı.

Görüşme,  15 Ekim 2005 tarihinde Irak'ta yapılan anayasa referandumunun resmi olarak kabul edildiğinin açıklanmasından hemen sonra gerçekleşti. Bu zamanlamayla,  Haziran 1992'de Irak'ın kuzeyinde bir araya gelen iki Kürt partisince oluşturulan Kürdistan Bölgesel Parlamentosu'nda(!) alınan "Kürdistan(!) federe yapısının oluşturulması" kararının tanındığı ve bu oluşuma karşı çıkma yolunun dünyanın tek süper gücü olan ABD'den geçtiği mesajını başta Türkiye olmak üzere Irak'a komşu olan ülkelere iletilmek istendiği anlaşılıyor."

"BEN AŞİRET REİSLERİYLE GÖRÜŞMEM"

 Burada önemli noktalardan birisi,  yakın geçmişe kadar aşiret reisi olarak nitelendirdiği Talabani'yi Irak Cumhurbaşkanı olarak tanıyan Türkiye'nin yine aşiret reisi olarak gördüğü Barzani'yi de artık "bölgesel parlamento başkanı" olarak tanımak durumunda kalabilecek olmasıdır.

 Ayrıca bugüne dek Irak'ın kuzeyinde bir federal yapının oluşumuna karşı çıkan Türkiye,  artık federal yapıya değil,  bir 'Bağımsız Kürdistan   oluşumu'na karşı çıkmak noktasına gelmiştir.

Bu gelişmelere paralel olarak da gerek paramparça olmuş,   birbirini boğazlayan Araplar,  gerekse de Amerikan işgaline ve Irak'ın bölünmesine baştan beri şiddetle karşı çıkan ve yine bibirini boğazlayan İslami grupların,  Irak'ın kuzeyinde oluşan federal yapının tanınmasına ses çıkarmadığı görülüyor.
Böylece Irak'ın kuzeyinde çizilen Kerkük merkezli Kürdistan haritasının ve hem Irak'taki hem de bölgedeki bazı güç odaklarınca artık kabullendiği anlaşılıyor.

Türkiye kamuoyu şehit cenazeleriyle etkilenmek isteniyor. TSK 'in Irak 'a askeri bir  harekât yapmasının,   her şeyi çözümleyeceği fikri yaygınlaştırılmaya çalışılıyor.

Siyasi partilerimiz seçimlerde kozlarını paylaşma niyetiyle   çalışmalarını yoğunlaştırmış durumdalar.
Bu arada  ABD başkanı G.W. Bush,  bizzat Barzani 'yi telefonla arayarak garanti veriyor.
Neyin garantisini veriyor?
Artık onu da büyüklerimiz düşünsün.