Eylemler Kuzey'e yayılıyor
Güncelleme Tarihi:
Erbil'de geçen hafta düzenlenen 15 kişinin öldüğü ve yüzden fazla kişinin yaralandığı intihar saldırısından sonra Kuzey Irak'ta 13 Mayıs Pazar günü ikinci bir eylem gerçekleşti. Mahmur'da gerçekleşen saldırıda en az 50 kişinin öldüğü 70 kişinin de yaralandığı açıklandı. Her iki saldırıda da hedef alınan binalar, Irak Kürdistan Demokratik Partisi'ne(IKDP) ait. İlk saldırıda Kuzey Irak'taki bölgesel yönetimin "içişleri bakanlığı" binası hedef alınırken, ikinci saldırı doğrudan IKDP ofisine yöneltilmiştir.
Bu saldırılar, El Kaide'ye bağlı gruplar tarafından üstlenilmekte. Irak'ın merkezinde Şii-Sünni çatışmasının başlamasından beri El Kaide, kuzey bölgeyle yakından ilgilenmiyordu. Fakat, son dönemde El Kaide'ye bağlı grupların eylemlerini kuzeye doğru yaydığı gözlemlenmekte. Bunun nedenlerinden birisi, geçmişte de yapıldığı gibi Amerikan ordusunun operasyonlarının bazı bölgelere odaklandığı dönemlerde dikkatlerini dağıtmak ve gücünü bölmesini sağlamak. El Kaideci grupların kuzeye doğru kaymasının bir diğer nedeni de Kuzey Irak'taki otoriteden bıkan halkın içinde sempati kurmak olabilir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken asıl nokta şudur: Iraklı Kürtler işgalin başından bu yana Kuzey Irak'ı, Irak'ta barış ve istikrarın yaşayabildiği ve demokrasinin serpilebildiği tek alan olarak tanımlamaktaydı. Ancak, bir süredir yaşanan olaylar Irak'ta hiçbir yerin güvenli olmadığını ve işgalin tüm Iraklılara ve bölge halklarına zarar verdiğini bir kez daha hatırlatıyor.
Kuzey Irak'taki silahlı eylemler sadece intihar saldırılarından ibaret değil. Kuzey Irak'ın değişik bölgelerindeki silahlı çatışmalarda gözle görülür bir artış var. Bu artışın nedenleri hakkında şunlar söylenebilir: İşgalin başından beri ABD'yle sıkı ilişkiler kuran Kürt gruplar, peşmergelerin Felluce'de, Telafer'de ve Bağdat'ta Amerikan askerleriyle birlikte operasyonlara katılmasından dolayı Irak'ın geri kalanında tepki görmekte. Ancak, asıl sorun, Kuzey Iraklı Kürt grupların Kerkük'ü ele geçirme yolunda yaptıkları. Iraklı Kürtler anayasanın 140. maddesine göre Kerkük'te bu yıl sonuna kadar referandum yapılması için her türlü aracı kullanıyor. Irak hükümetinden geçtiğimiz aylarda çıkan bir kanunla şehre eski rejim tarafından yerleştirildiğine inanılan veya iddia edilen insanların belirli bir tazminat karşılığında gönderilmesi kararlaştırılmıştı. Kerkük'te "normalleştirme" adı altında yürütülen ve şehrin demografik yapısını değiştirme amacı güden bu faaliyetler, Sünni Araplar ve Türkmenler arasında büyük bir tepki yaratıyor. Bu nedenle, bir süredir Kerkük'te ve Musul'da şiddet olayları yaşanmaya başladı. Şiddetin tırmanmasına rağmen konuya çözüm bulunması için girişimde bulunulmaması gerginliği tırmandırıyor. Yıl sonu yaklaştıkça bu gerginlik daha da artacak gibi görünüyor. En çok korkulan ise çatışmaların kuzeydeki vilayetlerde Orta Irak'a benzer bir kaos durumumu yaratmaması. Çünkü, Irak'ın yeni bir çatışmayı kaldırmaya gücü yetecek gibi görünmüyor.